AB Avrupa Birliği ya da kısaca AB, yirmi sekiz üye ülkeden oluşan ve toprakları büyük ölçüde Avrupa kıtasında bulunan siyasi ve ekonomik bir örgütlenmedir. Kamu idarelerine iç denetçi olarak atanacaklar, İç Denetim Koordinasyon Kurulu koordinatörlüğünde, iç denetim eğitimine tâbi tutulur. Eğitim programı, iç denetçi adaylarına denetim, bütçe, malî kontrol, kamu ihale mevzuatı, muhasebe, personel mevzuatı, AB mevzuatı ve mesleki diğer konularda yeterli bilgi verilecek şekilde hazırlanır. (5018 SK M. 65) AB EĞİTİM VE GENÇLİK PROGRAMLARI MERKEZİ. Bkz. Türkiye Ulusal Ajans AB KONSEYİ. AB Konseyi, üye devlet hükumetlerinin bakan düzeyinde temsil edildiği, gündeme göre farklı bakanların katılımı ile toplanan konseydir. AB VATANDAŞLIĞI. AB vatandaşlığı. Avrupa Birliği Antlaşması ile getirilen hükümler uyarınca, AB üyesi ülkelerin vatandaşlarına tanınmış bir statüdür.
Ayrıca bkz.
Avrupa Sosyal Şartı, Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi, Bologna süreci, Erasmus+ öğrenim hareketliliği, Eurodesk, Europass, Avrupa Kredi Transfer Sistemi, Avrupa Dayanışma Programı
ABD Bkz. ana bilim dalı
ABS Bkz analitik bütçe sınıflandırması
ABITUR Almanya’da üniversiteye giriş için gereken lise bitirme sınavına abitur denir.
Ayrıca bkz.
bac, maturità
AÇIK KAYNAK Açık kaynak, bir yazılımın, bilginin veya ürünün kaynağının herkese açık bir şekilde paylaşıldığı ve kullanıcıların bunu incelemesine, değiştirmesine, geliştirmesine ve yeniden dağıtmasına olanak tanıyan bir geliştirme ve paylaşım modelidir.
Ayrıca bkz.
bilgi
AÇIK LİSANS Katı bir telif hakkı koruması içeren “her hakkı saklı” kavramı yerine “bazı hakları saklı” yaklaşımını benimseyen, her türden eserin paylaşımına, yeniden kullanımına ve adaptasyonuna telif sahibinin belirlediği haklar çerçevesinde izin veren lisanslara açık lisans denir.
Ayrıca bkz.
eser
AÇIK OTURUM Geniş halk kitlelerini ilgilendiren bir konunun, uzmanlarınca bir başkan yönetiminde tartışıldığı toplantılara açık oturum denir.
Ayrıca bkz.
panel
AÇIKLIK Açıklık ilkesine göre bütçe tahminleri ile uygulama sonuçları, gerek milletvekilleri tarafından gerekse mükellefler tarafından yani bütçeyi incelemek isteyenler tarafından kolayca anlaşılabilecek bir şekilde olmalıdır.
Ayrıca bkz.
bütçe
ADAY Aday; ön yeterlik için başvuran gerçek veya tüzel kişileri veya bunların oluşturdukları ortak girişimleri ifade eder. İhaleye davet edilebilecek aday sayısının beşten az olması veya teklif veren istekli sayısının üçten az olması halinde ihale iptal edilir (4734 SK m. 20/4).
Ayrıca bkz.
ihale, davet, istekli, teklif, gerçek kişi, tüzel kişi, ortak girişim
ADD/DROP Öğrencilere ders eklemek veya çıkarmak yoluyla ders programlarını değiştirme imkânı veren sürece add/drop veya ekle/bırak denir. Dersin, kaydolan öğrenci sayısının yetersizliği veya başka nedenlerle açılmaması durumunda; ders ekleme çıkarma dönemini izleyen hafta içinde kaydı iptal edilen öğrencilerin açık bulunan seçimlik derslere kaydı, öğrenci danışmanının önerisi ile ilgili yönetim kurulu tarafından yapılır. (Giresun Üniversitesi Ön Lisans ve Lisans Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği m. 13)
Ayrıca bkz.
ders
ADİ EMANET Gerçek ya da tüzel kişilerin, kamu ihalelerine girerken yatırdıkları geçici veya kesin teminatlar ile temyiz depozitoları, ilgililerin peşin ödedikleri bilirkişi ücreti gibi kanuni zorunluluklarla hazineye yatırılan değerlere adi emanet denir.
Ayrıca bkz.
ihale
ADU. Bkz. yetişkin eğitimi
AE Bkz. açık erişim
AFAM . İtalya'da müzik, dans ve sanat gibi alanlarda yetenekli olan öğrencilere yönelik kurumlara alta formazione artistica e musicale veya AFAM kurumları denir.
Ayrıca bkz.
Borsa di Studio, dottorato di ricerca, IMAT, laurea, laurea magistrale, maturità, scuole magistrali
AĞ Birden fazla bilgisayarın çeşitli yollarla birbirine bağlanmasına bilgisayar ağı ya da kısaca ağ denir. AKADEMİK AĞ. Araştırmacılar, akademisyenler ve öğrenciler arasında bilgi, deneyim ve kaynak paylaşımını teşvik eden, akademik iş birliğini kolaylaştıran çevrim içi veya fiziksel bir iletişim ve etkileşim platformuna akademik ağ denir.
Ayrıca bkz.
ağa bağlı öğrenme, ağ- temelli eğitim
AĞIR VE TEHLİKELİ İŞLER Çalışanın sağlığını bozma riski ve kaza olasılığı yüksek olan ve kadınlarla çocuklar açısından özel düzenlemeler gerektiren işleri ifade eder.
Ayrıca bkz.
çalışan
AHCI Bkz. atıf
AICC AICC, Havacılık Endüstrisi Komitesi tarafından 1993'te CD-ROM formatında sunulmuş ilk resmi çevrimiçi öğrenme içerik standardıdır.
Ayrıca bkz.
öğrenme
AİLE Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birliğe âile (ﻋﺎﺋﻠﻪ) veya aile (ﻋﺎﺋﻠﻪ) denir. Aile, Türk toplumunun temelidir. (Anayasa m. 41/1) AİLE FERDİ. Memur ve hizmetlinin, harcırah verilmesini gerektiren olay sırasında evlilik bağıyla bağlı olduğu eşi ile bakmakla yükümlü olduğu usul ve füruu ve erkek ve kız kardeşlerine aile ferdi denir. Kurumlarından aylıksız izinli sayılan sendika, konfederasyon ve şube yönetim kurulu üyeleri ile bunların bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinin sağlık giderlerinin kurumlarınca karşılanmasına devam olunur. (4688 SK m. 18) HOST FAMILY. Öğrencilerin yurtdışında bir ailenin yanında konakladığı konaklama türüne host family modeli denir.
Ayrıca bkz.
memur, hizmetli, harcırah, ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
AIESEC AIESEC, gençlere uluslararası deneyim kazandırmayı, liderlik becerilerini geliştirmeyi ve kültürler arası anlayışı teşvik etmeyi amaçlayan küresel bir gençlik organizasyonudur.
Ayrıca bkz.
ESN, EURODESK, ESC, IAESTE, UNV, CISV
AKADEMİ 1. Bilimin merkezinde konumlanan ve buradan bilginin üretilerek yayıldığı araştırma ve eğitim kurumuna akademi denir. 2. Üyeleri bilginlerden, yazarlardan, sanatçılardan oluşan bilim ve sanat kuruluşuna akademi denir. 3. Akademi, bilim dallarında, güzel ya da uygulamalı sanatlarda orta ve yüksek öğretim yapan kimi okullara verilen addır. AKADEMİK ANIKLIK. Okuldaki akademik çalışmalarda başarı göstermek için gerekli olan, doğuştan ya da sonradan edinilen yeteneklerin bileşimine akademik anıklık denir. AKADEMİK BENLİK KAVRAMI. Öğrencinin bir dersten başarılı olup olmayacağına dair kendisine yönelik algısına akademik benlik kavramı denir. AKADEMİK ÇALIŞMA Bilimsel bilgi üretmek, geliştirmek, yayımlamak veya eğitim-öğretim süreçlerine katkı sağlamak amacıyla yükseköğretim kurumlarında yapılan araştırma, inceleme ve yayın faaliyetlerine akademik çalışma denir. AKADEMİK DANIŞMAN. Akademik danışmanlar veya öğreticiler, öğrenenler ve uzaktan öğretim kurumları arasında bir bağlantı olarak görev yaparlar. AKADEMİK HAZIRLIK. Yüksek öğretimin herhangi bir dalında öğrenim yapmak için gereken ön hazırlığa akademik hazırlık denir. AKADEMİK HESAP VEREBİLİRLİK. Akademik hesap verebilirlik, yükseköğretim kurumlarının ve yöneticilerinin kurum içi ve kurum dışı paydaşlara ve topluma hesap verebilme ve bu ilkenin uygulanmasını mümkün kılacak bilgi üretme ve bilgi verme süreç ve yöntemlerini kurmak ve işletme anlamına gelir. AKADEMİK ÖZERKLİK. Yükseköğretim kurumlarının iç işleyişlerine, mali işlerine ve yönetimlerine ilişkin kararlar almada ve eğitim, araştırma, dışa yönelik çatışmalar ve diğer ilgili faaliyetlerde kendi politikalarını oluşturmada devlet ve toplumun tüm diğer güçleri karşısındaki bağımsızlıklarına akademik özerklik denir. AKADEMİK ÖZGÜRLÜK. Akademik özgürlük, eğitim ve araştırma faaliyetlerinde özgür düşüncenin korunması ve desteklenmesin ifade eder. AKADEMİK PERSONEL Akademik personel, yükseköğretim kurumlarında eğitim-öğretim, araştırma ve akademik faaliyetleri yürüten profesör, doçent, doktor öğretim üyesi, öğretim görevlisi, araştırma görevlisi ve benzeri unvanlara sahip kişilerdir. AKADEMİK REGALYA Bir akademisyenin sahip olduğu unvan, derece, kıdem, semboller veya gereçler kümesine akademik regalya denir. AKADEMİK TANINMA BELGESİ. Bkz. tanınma belgesi AKADEMİK TAKVİM. Akademik takvimde üniversitelerin kayıt yenileme, ders ekleme ya da bırakma, akademik konular ile ilgili son başvuru tarihleri, sınav başlangıç-bitiş tarihleri duyurulur. AKADEMİK UNVAN Üniversiteleri eğitim ve araştırma faaliyetlerinde gösterilen yetkinlik ve uzmanlık derecesini belirten unvanlara akademik unvan denir. Öğretim üyeleri, bu kanunda yazılı hükümler dışında kazanmış oldukları akademik unvanlardan yoksun bırakılamazlar. (2547 SK m. 29/1) AKADEMİK ÜCRET. Akademik ücret; öğrenim ücreti, kayıt ücreti, sınav ücreti, laboratuvar ücreti ve kütüphane ücretini kapsar. AKADEMİK YIL. Bir yükseköğretim kurumunda eğitim-öğretim faaliyetlerinin düzenli olarak gerçekleştiği belirli bir zaman dilimine akademik yıl denir. AKADEMİK ZEKA. Akademik zeka, soyut kavramları kolayca kavramaya yatkın zekaya verilen addır. AKADEMİSYEN Bkz. öğretim elemanı AKADEMİZM. Akademizm, son şeklini bulmuş sayılan estetik düzene, akademik geleneklere sıkı sıkıya bağlılık demektir. POLİS AKADEMİSİ Emniyet Teşkilâtının memur, amir ve yönetici ihtiyacını karşılamak üzere ön lisans, lisans, lisansüstü eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapan, bünyesinde fakülte, enstitü ve polis meslek yüksek okulları bulunan bilimsel özerkliğe sahip yüksek öğretim kurumuna polis akademisi denir.
Ayrıca bkz.
yükseköğretim kurumu, yaraştırma, uzaktan öğretim, laboratuvar, kütüphane
AKÇT Bkz. Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu
AKREDİTASYON Yasal bir organın bir eğitim kurumunu veya eğitim programını amaçlanan eğitim hizmetlerini sunmak için onaylanmış ölçütleri karşılaması açısından araştırması, değerlemesi ve tanıması sürecine eş yetkilendirme veya akreditasyon denir. Helal Akreditasyon Kurumunun akreditasyon hizmetlerine ilişkin olarak yapacağı hizmet alımları, ceza ve ihalelerden yasaklama hükümleri hariç bu kanuna tâbi değildir. (4734 SK m. 3) AKREDİTASYON KURULUŞU. YÖK'ün tescil yetkisi verdiği/tescil yetkisini kabul ettiği uluslararası kalite güvencesi kuruluşlarına akreditasyon kuruluşu denir. Yükseköğretim kurumlarında program akreditasyonuna yönelik dış değerlendirme hizmeti, Kurul tarafından program akreditasyonu alanında yetkilendirilmiş veya Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından tanınan bağımsız dış değerlendirme ve akreditasyon kuruluşlarınca gerçekleştirilir. (Yükseköğretim Kalite Güvencesi ve Yükseköğretim Kalite Kurulu Yönetmeliği m. 26) KURUMSAL AKREDİTASYON PROGRAMI. Yükseköğretim kurumlarının Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından; eğitim-öğretim, araştırma ve geliştirme, toplumsal katkı ve idari hizmet süreçlerindeki planlama, uygulama, izleme ve iyileştirme süreçlerinin nitel ve nicel olarak değerlendirildiği ve bunun neticesinde akreditasyona ilişkin kararın verildiği değerlendirme sürecine kurumsal akreditasyon programı denir.
Ayrıca bkz.
yükseköğretim kurumu
AKTARMA Belli bir tertibe tahsis edilmiş olan ödeneklerin; 5018 sayılı Kanun ile yılı bütçe kanunları ve diğer kanunların hükümlerine göre, bir tertipten düşülüp başka bir tertibe eklenmesi işlemine aktarma denir.
Ayrıca bkz.
bütçe, ödenek
AKTS Bkz. Avrupa kredi transfer sistemi
ALAN ENDEKSİ Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı tarafından hazırlanıp Yükseköğretim Kurulunca onaylanan doçentlik başvurusu için kabul edilen endekslere alan endeksi denir. Üniversite Sosyal Bilimler, Eğitim Bilimleri, Avrupa Araştırmaları, İslam Ekonomisi ve Finansı, Bankacılık ve Sigortacılık, Orta Doğu ve İslam Ülkeleri Araştırmaları, Türkiyat Araştırmaları Enstitüleri doktora programlarında, öğrencinin tez savunma sınavına girilebilmesi için, doktora tezinden ürettiği en az bir araştırma makalesinin SSCI, SCI, SCI-Expanded, AHCI veya ULAKBİM TR Dizin kapsamındaki dergilerde veya Senato tarafından belirlenen uluslararası alan endekslerinde taranan dergilerde yayınlanması veya yayına kabul belgesi almış olması zorunludur (Marmara Üniversitesi Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği m. 29).
Ayrıca bkz.
SSCI, SCI, SCI-Expanded, AHCI, ULAKBİM
ALTIN YOL Bkz. altın erişim
ALTIN YAKALI Bilgi çağının yeni işçilerine altın yakalı denir.
AMBAR Kamu idarelerine ait taşınırların kullanıma verilinceye kadar veya kullanımdan iade edildiğinde muhafaza edildiği yere ambar (انبار) denir. Kullanıcılarının görevden ayrılması hâlinde söz konusu taşınırların ambara iade edilmesi zorunludur (Taşınır Mal Yönetmeliği m. 5). SANAL AMBAR. Tesis kapsamındaki taşınırların yalnızca elektronik ortamda takip edilebilmesi amacıyla oluşturulan ambara sanal ambar denir.
AMERICAN COUNCIL ON EDUCATION Bkz. Amerikan Eğitim Konseyi
ANALİTİK BÜTÇE SINIFLANDIRMASI Kamu Mali Yönetimi Projesi kapsamında yürütülen çalışmalar neticesinde oluşturulan, Devletin mali istatistiklerinin daha düzenli, daha güvenilir, daha tutarlı, analize ve ölçmeye elverişli bir şekilde tutulmasını hedefleyen ve uluslararası Government Finance Statistics esaslarında hazırlanarak 2004 yılından itibaren uygulanmaya başlanan bütçe kod yapısı analitik bütçe sınıflandırması olarak adlandırılır. Merkezî yönetim bütçe kanununun gider cetvelinin bölümleri, analitik bütçe sınıflandırması esas alınarak programlar itibarıyla düzenlenir. (5018 SK m. 15)
ANKET Herhangi bir konuda bilgi toplamak amacıyla bireylerin görüşlerinin sorulduğu ve cevaplarının da yazılı olarak alındığı tekniğe mülâkat veya anket denir. Bilimsel bir çalışma kapsamında yapılan anket ve tutum araştırmalarında katılımcıların açık rızasını almadan ya da araştırma bir kurumda yapılacaksa ayrıca kurumun iznini almadan elde edilen verileri yayımlamak kınama cezasını gerektirir. (2547 SK m. 53)
Ayrıca bkz.
araştırma
ANLAŞMA Üniversiteler, fakülteler, bölümler veya diğer eğitim kurumları arasında gerçekleştirilen, belirli bir amaç doğrultusunda iş birliği yapmayı taahhüt eden resmi bir düzenlemeye anlaşma denir. ANKARA ANLAŞMASI. Ankara Anlaşması, 1963'te imzalanan ve AET ile Türkiye arasında ortaklık kuran anlaşmayı ifade etmek için kullanılır. ÇERÇEVE ANLAŞMA. Çerçeve anlaşma; bir veya birden fazla idare ile bir veya birden fazla istekli arasında, belirli bir zaman aralığında gerçekleştirilecek alımların özellikle fiyat ve mümkün olan hallerde öngörülen miktarlarının tespitine ilişkin şartları belirleyen anlaşmayı ifade eder. Dinamik alım sistemi, elektronik eksiltme ve çerçeve anlaşmalara ilişkin başvuru esas ve usulleri Kurum tarafından yürürlüğe konulacak yönetmelikle belirlenir (4734 SK m. 54). İKİLİ ANLAŞMA. İkili anlaşma, iki üniversitenin Erasmus+ programı kapsamında imzaladığı, bir yıl veya daha uzun süreli, öğrenci ve/veya öğretim elemanı değişimini taahhüt eden anlaşmayı ifade eder. ÖĞRENİM ANLAŞMASI. Öğrencinin değişim programı ile gideceği üniversitede alacağı dersleri kredileri ile birlikte gösteren belgeye öğrenim anlaşması denir. SCHENGEN ANLAŞMASI. Schengen Anlaşması; 14 Haziran 1985 tarihinde, Almanya, Belçika, Fransa, Hollanda ve Lüksemburg arasında imzalanan, bu ülkelerin ortak sınırlarındaki denetimlerin yumuşatılmasına ve uzun vadede bu denetimlerin kaldırılarak dış sınırlara kaydırılmasına ilişkin anlaşmadır. [Schengen, Lüxemburg'da bir köy. Nüfusu 5.196. Schengen kalesi 1390'da inşa edilmiştir.]
Ayrıca bkz.
eğitim, üniversite, fakülte, bölüm
ANTET Bkz. başlık
APC Bkz. makale yayın ücreti
APOSTİL Bir belgenin gerçekliğinin tasdik edilerek başka bir ülkede yasal olarak kullanılmasını sağlayan belge onay sistemine apostil denir. ELEKTRONİK APOSTİL. Elektronik Apostil veya kısa e-apostil, 5 Ekim 1961 tarihli Lahey Konvansiyonu uyarınca yakın zamana kadar kağıt ortamda yürütülen bir belgenin Apostillenmesi işleminin elektronik ortamda güvenli elektronik imza ve zaman damgası ile gerçekleştirilmesi yöntemidir.
Ayrıca bkz.
belge
ARA DİNLENMESİ Günlük çalışma süresi içerisinde çalışana dinlenme ve yemek, içmek gibi ihtiyaçlarını giderebilmesi için verilen süreye ara dinlenmesi denir.
Ayrıca bkz.
çalışan
ARAŞTIRMA Proje maddesi kapsamında olmamak koşuluyla; bilim, teknoloji ve sanata katkı sağlayıcı nitelikte, kurum dışında görevlendirme ile yurt içinde veya yurt dışında en az dört ay süreyle yeni bilgiler üretilmesi, teknolojik problemlerin çözümlenmesi/analiz edilmesi, yenilikçi ürün, süreç, eser veya tasarımlar geliştirilmesi amacıyla bilimsel esaslara uygun olarak yürütülmüş ve sonuç raporu ilgili kurumların yetkili mercilerince başarılı bulunarak sonuçlandırılmış sistematik çalışmalara araştırma denir. Tezin tesliminden itibaren üç ay içinde yüksek lisans tezinin bir kopyası elektronik ortamda, bilimsel araştırma ve faaliyetlerin hizmetine sunulmak üzere enstitü tarafından Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına gönderilir. (Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yöntemleri m. 10). ARAŞTIRMA FONLAYICI. Araştırma fonlayıcı, araştırma için mali yardım sağlayan bir enstitü, şirket veya devlet kurumunu ifade eder. ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ. Araştırma görevlisi veya asistan, belirli bir alanda uzmanlaşmak için eğitim alan lisans mezunu kişiyi ifade eder. Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuru brüt aylık (ek gösterge dâhil) tutarının Araştırma Görevlisi kadrosunda bulunanlara %115’i oranında her ay yükseköğretim tazminatı ödenir (2914 SK Ek m. 3). ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ. Araştırma yöntemleri; bir konuyu veya olayı araştırmak, doğrulamak, düzeltmek veya üstüne koymak amacıyla kullanılan bilimsel teknikler bütününü ifade eder. Tezli yüksek lisans programı öğrencinin bilimsel araştırma yöntemlerini kullanarak bilgilere erişme, bilgiyi derleme, yorumlama ve değerlendirme yeteneğini kazanmasını sağlar (Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği m. 6). ARAŞTIRMACI. Araştırmacı, bilimsel araştırma projesinin yürütülebilmesi için proje yöneticisi tarafından proje ekibinde gösterilen öğretim elemanını ifade eder. Yurt içi ve yurt dışında öğretim üyesi ve araştırmacı yetiştirilmesi amacıyla yükseköğretim kurumlarına ödenen tutarlar karşılığını bir yandan ilgili yükseköğretim kurumunun (B) işaretli cetveline öz gelir, diğer yandan (A) işaretli cetveline ödenek kaydetmeye ilgili yükseköğretim kurumu yetkilidir (2547 SK m. 10). ALAN ARAŞTIRMASI. Alan araştırması, bir konu veya olguya ilişkin verilerin, doğal ortamında, doğrudan gözlem, görüşme veya ölçüm yoluyla toplanmasını amaçlayan bir araştırma yöntemidir. BİLİMSEL ARAŞTIRMA. Karşılaşılan bir güçlüğün bilimsel yöntem kullanılarak giderilmesi veya verilerin belli bir plana ve sisteme göre toplanması, çözümlenmesi, yorumlanması ve sonucun rapor haline getirilerek problemlere güvenilir çözümler arama çalışmasına bilimsel araştırma denir. DENEYSEL ARAŞTIRMA. Deneysel araştırma, belirli bir hipotezin test edilmesi amacıyla, bağımsız değişkenlerin sistematik olarak manipüle edilip bağımlı değişkenler üzerindeki etkilerinin gözlemlendiği, kontrollü ve tekrarlanabilir koşullarda gerçekleştirilen bilimsel bir araştırma yöntemidir. DİSİPLİNLER ARASI ARAŞTIRMA. Farklı disiplinlerin bir araya gelerek bir konu üzerinde ortak çalışmasına disiplinler arası araştırma denir. TARİHSEL ARAŞTIRMA. Geçmişte meydana gelen olay ve olguları veya bir durumun geçmişle olan ilişkisini incelemeyi yöntem olarak kullanan araştırmaya tarihsel araştırma denir. TEMEL ARAŞTIRMA. Herhangi bir özel uygulaması veya kullanımı olmayan, öncelikle olgu ve gözlemlenebilir gerçeklerin temellerine ait yeni bilgiler edinmeyi amaçlayan deneye veya teoriye dayalı araştırmaya temel araştırma denir. UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ. Uygulama ve Araştırma Merkezi; Yükseköğretim kurumlarında eğitim öğretimin desteklenmesi amacıyla çeşitli alanların uygulama ihtiyacı ve bazı meslek dallarının hazırlık ve destek faaliyetleri için eğitim - öğretim, uygulama ve araştırmaların sürdürüldüğü bir yükseköğretim kurumudur. Diş Hekimliği Uygulama ve Araştırma Merkezinin idari ünite ve birimlerinin görevleri, buralarda görevlendirilen personelin görev, yetki ve sorumlulukları ve çalışma şekline ilişkin esaslar Senato tarafından belirlenir (Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetmeliği m. 14). UYGULAMALI ARAŞTIRMA. Uygulamada işlevsel gereksinmelere karşılık olacak ve iş görecek bilgilere ulaşmak amacıyla yapılan araştırmaya uygulamalı araştırma denir.
Ayrıca bkz.
proje, bilim, teknoloji, sanat
ARŞİV 1. Kamu kayıtları veya tarihi belgelere arşiv denir. 2. Kamu kayıtları ve tarihi belgelerin tutulduğu yere arşiv denir. Öğretim elemanlarının bilimsel yayınları için üniversitelerde ve Yükseköğretim Kurulunda özel arşiv tutulur. (2547 SK m. 42) BİRİM ARŞİVİ İdareye bağlı birimlerin görevleri ile ilgili faaliyetleri sonucunda oluşan, aktüalitesini kaybetmemiş olarak aktif bir biçimde ve günlük iş akışı içinde kullanılan arşivlik malzemenin belirli bir süre saklandığı, aynı birimin sorumluluğundaki arşivlere birim arşivi denir. KURUM ARŞİVİ İdarenin merkez teşkilatı içinde yer alan ve arşiv malzemesi ile arşivlik malzemenin, birim arşivlerine nazaran daha uzun süreli saklandığı merkezi arşivlere kurum arşivi denir.
Ayrıca bkz.
belge, idare
ARTICLE PROCESSING CHARGE Bkz. makale yayın ücreti
ASİSTAN Bkz. araştırma görevlisi
AST Bkz. sanat
ASTSUBAY OKULU Ordunun astsubay gereksemesini karşılamak üzere ortaokul ya da dengi sanat okulunu bitiren gençleri alıp iki yıl süreli eğitimden sonra onları sınıf okullarına hazırlayan eğitim kurumuna astsubay okulu denir.
Ayrıca bkz.
eğitim
AŞIRMA Bkz. intihal
ATAMA Kamu hizmetine girmek ya da görevinde değişiklik yapmak isteyen ve gerekli nitelikleri taşıyan kişinin, gerekli kişiler ya da organlarca o göreve getirilmesine atama denir. Bir meslek veya sanat okulunu bitirenler en az 15 yaşını doldurmuş olmak ve Türk Medeni Kanununun 12 nci maddesine göre kazai rüşt kararı almak şartiyle Devlet memurluklarına atanabilirler. (657 SK m. 40/2)
Ayrıca bkz.
kamu hizmeti
ATAR Avustralya’da üniversiteye giriş sıralama sistemine Australian Tertiary Admission Rank veya kısaca ATAR denir.
Ayrıca bkz.
bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, gmat, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
ATIF Bir esere başka bir eserde alıntı yapılmasına atıf (ﻋﻄﻒ) veya atf (ﻋﻄﻒ) denir. Atıfların değerlendirilmesinde kişi sayısı dikkate alınmaz, her bir başvuru sahibi için ayrı puanlama yapılır. (Akademik Teşvik Ödeneği Yönetmeliği m. 7) ATIF ENDEKSİ. Akademik yayınların aldığı atıfları izleyen ve bu atıfları sayısal olarak değerlendiren sistemlere atıf endeksi denir. GENİŞLETİLMİŞ-BİLİM ATIF ENDEKSİ. Genişletilmiş-Bilim Atıf Endeksi veya SCI-Expanded, bilim ve teknik konularında dünyadaki en prestijli ve en fazla atıf alan 6.650 adet dergiyi kapsayan bir atıf endeksidir. HAKSIZ ATIF. Yayında, aslında çalışmayla doğrudan ilgisi bulunmayan eserlere atıfta bulunmak veya ilgisiz yayınlara kaynakçada yer vermeye haksız atıf denir. HEDİYE ATIF. Bkz. haksız atıf SANAT VE BEŞERİ BİLİMLER ENDEKSİ. Sanat ve Beşeri Bilimler Endeksi veya kısaca AHCI, sanat ve beşeri bilimler bilimler alanlarında dünyadaki en prestijli, en fazla atıf alan 1160 adet dergiyi kapsayan bir atıf endeksidir. SOSYAL BİLİMLER ATIF ENDEKSİ. Sosyal Bilimler Atıf Endeksi veya SSCI, güncel ve geriye dönük olarak, 50'nin üzerinde disiplindeki 2474 adet sosyal bilimler dergisini kapsayan bir atıf endeksidir.
Ayrıca bkz.
eser, yayın
AUSTRALIAN TERTIARY ADMISSION RANK Bkz. ATAR
AÜB Bkz. Anadolu Üniversiteler Birliği
AVANS Tahakkuk ve verile emri işlemlerinin tamamlanması beklemeyecek derecede ivedi giderler ile muhtelif giderler için ita amirlerinin gösterecekleri lüzum üzerine, görevlendirecekleri mutemetlere, üst sınırları yılları bütçe kanunlarıyla saptanacak tutarlarda ödenen paraya avans denir. Sözleşmesinde belirtilmek ve yüklenme tutarının yüzde otuzunu geçmemek üzere, yüklenicilere, teminat karşılığında bütçe dışı avans ödenebilir. (5018 SK m. 35/2)
Ayrıca bkz.
bütçe
AVRUPA BİRLİĞİ Bkz. AB
AVRUPA EĞİTİM VAKFI Avrupa Eğitim Vakfı (ETF), 1990 kurulmuş olan ve merkezi Torino'da bulunan AB ajansıdır. [Torino, İtalya'nın kuzeybatısında bir kent. Nüfusu yaklaşık 900 bindir. Po Irmağının kıyısına kurulmuştur. 1861-1865 yılları arasında İtalya Krallığının başkenti olmuştur.] Avrupa Eğitim Vakfının web sitesi: https://www.etf.europa.eu/en
Ayrıca bkz.
AB, eğitim
AVRUPA GÖNÜLLÜLÜK PROGRAMI Avrupa Gönüllülük Programı, gençlere ve yetişkinlere yurt dışında gönüllü olarak katılma fırsatı sunan bir inisiyatiftir. Program, gençlerin kişisel gelişimlerine katkıda bulunmayı, farklı kültürleri anlamayı ve toplumsal sorumluluk duygusunu pekiştirmeyi amaçlayan ve AB tarafından desteklenen programa verilen addır.
Ayrıca bkz.
AB, genç
AVRUPA GÜNÜ Avrupa günü, Schuman Bildirisinin açıklandığı 9 Mayıs 1950 tarihi esas alınarak her yılın 9 Mayıs günü kutlanır. [Robert Schuman, Fransız Dışişleri Bakanı. AB'nin fikir öncülerindendir. 1886'da Lüksemburg'da doğdu. Hristiyan Demokrat Partisinde siyaset yaptı. 1947'de başbakan oldu. 1958'de Avrupa Parlamentosu Başkanı oldu. 1963'te Lorraine'de öldü.]
Ayrıca bkz.
Robert Schuman Araştırma Bursları, Schuman Stajı
AVRUPA KOLEJİ Avrupa Koleji, Avrupa Birliği'nin gelecekteki liderlerini yetiştirmek amacıyla AB politikaları, hukuk, ekonomi ve uluslararası ilişkiler gibi alanlarda yüksek lisans düzeyinde eğitim veren, Brugge ve Natolin'de kampüsleri bulunan uluslararası bir akademik kurumdur. [Brugge, Belçika'da bir kent. Flaman bölgesinde yer alır. Nüfusu yaklaşık 120 bindir. Natolin, Varşova'nın bir mahallesi.]
Ayrıca bkz.
AB, yüksek lisans
AVRUPA KÖMÜR VE ÇELİK TOPLULUĞU Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT), II. Dünya Savaşı sonrası Avrupa'da barışı pekiştirmek amacıyla kömür ve çelik üretimini ortak bir yönetim altında birleştirerek ekonomik işbirliğini teşvik eden ve Avrupa Birliği'nin temelini oluşturan 1951 tarihli bir uluslararası örgüttür.
Ayrıca bkz.
AB, anlaşma
AVRUPA SOSYAL ŞARTI Avrupa Sosyal Şartı, temel sosyal ve ekonomik hakları koruyan, medeni ve politik hakları garanti eden Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni takviye eden bir Avrupa Sözleşmesidir.
Ayrıca bkz. AB, Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi, Bologna süreci, Erasmus+ öğrenim hareketliliği, Eurodesk, Europass, Avrupa Kredi Transfer Sistemi, Avrupa Dayanışma Programı
AVRUPA YETERLİLİKLER ÇERÇEVESİ Hayat Boyu Öğrenme için Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi veya kısaca Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi, yeterliliklerin anlaşılması ve karşılaştırılması için geliştirilen hayat boyu öğrenme politika aracını ifade eder.
Ayrıca bkz. AB, Avrupa Sosyal Şartı, Bologna süreci, Erasmus+ öğrenim hareketliliği, Eurodesk, Europass, Avrupa Kredi Transfer Sistemi, Avrupa Dayanışma Programı
AYLIK 657'ye tabi bir kurumda görevlendirilen memura hizmetlerinin karşılığında, kadroya dayanılarak ay itibarıyla ödenen paraya aylık denir. Kanunlarda yazılı haller dışında Devlet memurunun memurluğuna son verilmez, aylık ve başka hakları elinden alınamaz (657 SK m. 18). AYLIK KATSAYISI. Taban aylık göstergesi ile zam puanları (yan ödeme puanlar) hariç, belli bir gösterge ve orana bağlı mali ve sosyal haklara ilişkin unsurların tutara çevrilmesinde kullanılan katsayıya aylık katsayısı denir. AYLIKTAN KESME. Aylıktan kesme, memurun brüt aylığından 1/30-1/8 oranında kesinti yapılmasını ifade eder. Uyarma, kınama ve aylıktan kesme cezaları disiplin amirleri tarafından verilir (657 SK m. 126/1). GÖREV AYLIĞI. Atanılan görevle ilgili kadro unvanı ve derece karşılığı olarak alınan aylığa görev aylığı denir. GÖSTERGE AYLIĞI. Memurun bulunduğu derece ve kademenin karşılığı olan gösterge rakamı ile aylık katsayısının çarpımı sonucu bulunan tutara gösterge aylığı denir. KADEME AYLIĞI. Kademe aylığı, 657 sayılı kanunun 36. maddesinde gösterilen sınıflara ait genel gösterge tablosundaki derecelere dâhil kademelerden her biri için tespit edilen gösterge rakamına tekabül eden aylığa verilen addır. KIDEM AYLIĞI. Kıdem aylığı; her bir hizmet yılı için 20 gösterge rakamı ile aylık katsayının çarpımından oluşur. TABAN AYLIĞI. Taban aylık gösterge rakamı ile taban aylık katsayısının çarpımının sonucuna taban aylığı denir. TABAN AYLIK KATSAYISI. Taban aylık göstergesinin tutara çevrilmesinde kullanılan katsayıya taban aylık katsayısı denir.
Ayrıca bkz.
memur, kadro
AYRINTI KODU Program bütçe sınıflandırmasında harcama kaleminde yer alan ödenekler esas alınarak tahakkuk ettirilecek giderlerin, (R) işaretli cetvelde yer alan kodlamalar itibariyle devlet muhasebesi kayıtlarında gösterileceği alt ayırıma ayrıntı kodu denir.
BACCALAURÉAT Bkz. BAC
BAC Baccalauréat veya kısaca Bac, Fransa’da lise bitirme ve üniversiteye giriş sınavına verilen addır.
Ayrıca bkz.
ATAR, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, gmat, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
BAGAJ Memur ve hizmetlinin mensup olduğu kuruma veya şahsına ait olup, resmi vazife için kullanılabilecek eşya ile yolcunun bu seyahati için ihtiyacı bulunan şahsi eşyasından mutat surette taşınması mümkün olanlara bagaj denir. Aşağıda gösterilen memur ve hizmetlilere muvakkat vazife harcırahı olarak yol masrafı ile yevmiye verilir ve hamal (Cins ve adedi beyannamede gösterilmek suretiyle) bagaj ve ikametgâh veya vazife mahalli ile istasyon, iskele veya durak arasındaki nakil vasıtası masrafları da ayrıca tediye olunur: 1. Birinci maddede yazılı kurumlara ait bir vazifenin ifası maksadiyle muvakkaten yurt içinde veya dışında başka bir yere gönderilenlere; 2. Yeni ve eski memuriyetlerine mütaallik bir meseleden dolayı bu kanuna tabi kurumlarca açılan bir dava sebebiyle sanık veya davalı olarak (İşten el çektirilmiş olsun veya olmasın) başka bir yere gönderilenlerden lehinde netice hasıl olanlara; 3. Memuriyet merkezlerinin bulunduğu mahal dışındaki bir vazifeye vekâleten gönderilenlere; 4. Fiilen oturduğu mahalden gayrı bir yere açıktan vekâleten gönderilenlere (yalnız gidiş ve dönüşleri için); 5. Muvakkat kaza salahiyeti ile gönderilenlere (6245 SK m. 14).
BAKANLIK TEŞKİLATI Bakanlık teşkilatı, bakanlık merkez ve ihtiyaca göre kurulan taşra ve yurt dışı teşkilatı ile bakanlıklara bağlı, ilgili ve ilişkili kamu idarelerini kapsar.
BAREM Barem, memur maaş tutarlarının, memurun çalıştığı sınıf ve dereceye göre düzenlendiği bir sistemdir. [François-Bertrand Barrême, Fransız matematikçi. Aynı zamanda modern muhasebe sisteminin öncülerindendir. 1638'de Tarascon'da doğdu. Paris'te matematik dersleri verdi. Faizlerin hesaplanması, yabancı paralar, kambiyo gibi konular hakkında el kitapları vardır. 1703'te Paris'te öldü.]
BAŞARI TESTİ Bireylerin başarı düzeylerini belirlemek amacıyla; bir dersin veya bir eğitimin sonunda uygulanan testlere başarı testi denir.
BAŞARIM Bkz. performans
BAŞLIK 1. Bir kitabın, makalenin veya bir bilgi kaynağının adına başlık denir. 2. Bir belgeyi gönderen idarenin adının belirtildiği bölüme antet veya başlık denir.
Ayrıca bkz.
belge
BEDEL Bir malın, hizmetin veya yapım işinin karşılığı olarak ödenmesi gereken meblağa bedel (ﺑﺪﻝ) denir. İZ BEDELİ. İz bedeli, ekonomik ömrünü tamamladığı halde fiilen kullanılmasına devam edilen iktisadi kıymetler ile gerçek değeri tespit edilemeyen veya edilmesi uygun görülmeyen ancak hesaplarda izlenmesi gereken iktisadi kıymetlerin muhasebeleştirilmesinde kullanılan ve muhasebe kayıtlarında yer verilenen düşük tutarı ifade eder. MUHAMMEN BEDEL. Muhammen bedel, bir şeyin satıldığı zaman kaç liraya alıcı bulabileceği düşünülerek tahmin edilen bedel veya tahmini satın alma fiyatını ifade eder.
BEKLEME SÜRESİ Yurt dışındaki yükseköğretim kurumlarından lisans öğrenimi veya lisansüstü öğrenim için kabul belgesi almak üzere öğrencilere verilen süreye bekleme süresi denir.
Ayrıca bkz.
yükseköğretim kurumu, lisans, lisansüstü program, belge
BELEDİYE Beldenin veya belde halkının mahalli mahiyette ortak ve medeni ihtiyaçlarını karşılamakla görevli bir kamu tüzel kişisine belediye denir.
BELGE Belge; herhangi bir bireysel işlemin, kurumsal fonksiyonun veya kurumsal işlemin yerine getirilmesi için alınmış ya da idare tarafından hazırlanmış; içerik, ilişki ve formatı ile ait olduğu fonksiyon veya işlem için delil teşkil ederek aidiyet zincirini muhafaza eden, güvenli elektronik imza ya da el yazısıyla imzalanmış ve kayıt altına alınmış her türlü bilgiyi ifade eder. BELGE TARİHÇESİ Belgenin oluşturulmasından tasfiye edilmesine kadar geçen safhanın izlenmesini sağlayan görüntü ve çıktılara belge tarihçesi denir. BELGENET Belgenet, Türkiye'deki kamu kurumları ve özel sektör kuruluşlarında kullanılan, elektronik belge yönetim sistemleri (EBYS) arasında yer alan bir yazılım çözümüdür. BAŞVURU BELGESİ. Başvuru belgesi; belli istekliler arasında ihale usulünde ön yeterliğe katılan aday tarafından yeterliğinin tespitinde kullanılmak üzere sunulan belgeleri ifade eder. ELEKTRONİK BELGE Herhangi bir bireysel işlemin veya kurumsal fonksiyonun yerine getirilmesi için alınmış ya da üretilmiş; içerik, ilişki ve formatı ile ait olduğu fonksiyon için delil teşkil ederek mülkiyet zincirini muhafaza eden ve elektronik ortamda oluşturulan, gönderilen ve saklanan güvenli elektronik imzayla imzalanmış her türlü kayıtlı bilgiye elektronik belge denir. ELEKTRONİK BELGE YÖNETİM SİSTEMİ. Elektronik Belge Yönetim Sistemi veya kısaca EBYS; idarelerin faaliyetlerini yerine getirirken hazırladıkları ve faaliyetlerinin delili olabilecek e-Yazışma Teknik Rehberi’ne uygun belgelerin içerik, üstveri, format ve ilişkisel özelliklerini koruyan, belgelerin ait olduğu fonksiyon veya işlem için delil teşkil eden ve aidiyet zinciri içerisindeki yönetimini elektronik ortamda sağlayan sistemi ifade eder. KURUMSAL BELGE KAYIT SİSTEMİ. Kurumsal belge kayıt sistemi; mevzuatı sebebiyle EBYS kullanamayan idare tarafından ya da “Çok Gizli” nitelikteki belgeler ile olağanüstü durumlarda hazırlanan belgelere sayı almak için kullanılan defter ve benzeri fiziksel veya EBYS harici tutulan elektronik kaydı ifade eder. ÖĞRENCİ BELGESİ Öğrenci belgesi; yükseköğretim kurumlarında kayıtlı bir öğrencinin, eğitim durumunu ve kayıtlı olduğu programı resmi olarak belgeleyen, belirli bir tarih itibarıyla geçerli olan ve genellikle idari işlemlerde talep edilen resmi bir evraktır. UYGUNLUK BELGESİ. Uygunluk belgesi, yüklenici tarafından imzalanan ve ürünün sözleşme şartlarına uygun olduğunu belirten ve Yüklenicinin, sertifikayı sunması için bir sözleşme gereği olması zorunlu olan bir belgeyi ifade eder. ÜST POLİTİKA BELGELERİ Kalkınma planı, Cumhurbaşkanlığı programı, orta vadeli program ve Cumhurbaşkanlığı yıllık programı ile üniversiteyi ilgilendiren ulusal, bölgesel ve sektörel strateji belgeleri, üst politika belgeleri olarak adlandırılır.
Ayrıca bkz.
form
BERGEN BİLDİRGESİ Bergen Bildirgesi, Avrupa Yükseköğretim Alanının kalite güvencesi ve nitelik standartları konusunda önemli bir gelişmeyi içeren ve 2005'te imzalanan bildirgedir. [Bergen, Norveç'in ikinci büyük kenti. Nüfusu 280 bin civarındadır. Ülkenin güneybatısında yer alır. Bergen Üniversitesinin 16 bin öğrencisi vardır.]
Ayrıca bkz.
Bologna süreci, Sorbonne Bildirgesi, Prag Bildirgesi, Berlin Bildirgesi, Londra Bildirgesi, Leuven Bildirgesi, Budapeşte-Viyana Bildirgesi, Bükreş Bildirgesi
BERLİN BİLDİRGESİ Berlin Bildirgesi, Avrupa Yükseköğretim Alanının hedeflerini gerçekleştirme konusunda ilerleme raporlarını içeren ve 2005'te imzalanan bildirgedir. [Berlin, Almanya'nın başkenti. Nüfusu yaklaşık 3,5 milyondur. Ülkenin kuzeyinde yer alır. Polonya sınırına 70 km uzaklıktadır.]
Ayrıca bkz.
Bologna süreci, Sorbonne Bildirgesi, Prag Bildirgesi, Bergen Bildirgesi, Londra Bildirgesi, Leuven Bildirgesi, Budapeşte-Viyana Bildirgesi, Bükreş Bildirgesi
BEVERIDGE PLANI Beveridge planı, 20 Kasım 1942’de İngiltere’nin savaş koşullarında açıklanan ve sosyal güvenliği teminat altına almayı hedefleyen rapordur. [William Henry Beveridge, İngiliz matematikçi. 1879'da Rangpur'da doğdu. Balliol College'de matematik okudu. 1963'te Oxford'da öldü.]
BEYAZ YAKALI Kol gücünden ziyade eğitim ve kafa gücüne dayalı işlerde çalışan işçilere beyaz yakalı denir.
BEYAZ TAHTA Beyaz tahta, çevrimiçi çizim yapmaya olanak tanıyan bir uygulamadır.
BİBLİYOGRAFYA Bir araştırma metni veya bir başka belgenin yazılmasında başvurulan kaynakların referans listesine kaynakça veya bibliyografya denir. BİBLİYOGRAFİK REFERANS. Herhangi bir formatta olabilecek kaynakça maddesi kaydına bibliyografik referans denir.
BİLANÇO Bir kuruluşun, bir ticarethanenin belirli bir dönem sonundaki veya belirli bir gündeki taşınır ve taşınmaz varlıkları ile bunları sağlamak için kullanılan öz ve yabancı kaynakları dengeli olarak gösteren çizelgeye bilanço denir. CÂRÎ İŞLEMLER BİLANÇOSU Bir ülkenin mal ve hizmet ihracından elde ettiği kazançlarla, mal ve hizmet ithali için yaptığı ödemeler arasındaki farka cârî işlemler bilançosu denir. DIŞ ÖDEMELER BİLANÇOSU Bir ülke sakinlerinin bir yıl içinde dış ülke sakinleriyle gerçekleştirdiği tüm ekonomik işlemlerin sistematik kaydına dış ödemeler bilançosu denir.
BİLDİRİ Araştırılan konunun genel hatları ile sözel veya yazılı olarak sunulduğu ve tartışıldığı, tam metnin daha sonra yayımlandığı akademik çalışma türüne bildiri denir. BİLDİRİ ÖZETİ. Bildirilerin bilim kuruluna sunumu için hazırlanan ve araştırmanın mahiyeti hakkında kısa bilgi veren metinlere bildiri özeti olarak adlandırılır.
BİLGİ Bilgi, kurum ve kuruluşların kayıtlarında yer alan 4982 sayılı kanun kapsamındaki her türlü veriyi ifade eder. Herkes bilgi edinme hakkına sahiptir (4982 SK m. 4/1). BİLGİ İŞLEM DAİRE BAŞKANLIĞI Üniversitenin bilişim altyapısını geliştiren, elektronik hizmetleri sağlayan ve dijital dönüşüm projelerini yürüten birim bilgi işlem daire başkanlığı olarak adlandırılır. BİLGİ OKURYAZARLIĞI. Bilgi okuryazarlığı, bilgiye ne zaman ve neden ihtiyaç duyulduğunu, nerede bulunabileceğini, nasıl değerlendirileceğini ve etik bir biçimde nasıl iletileceğini bilmektir. BİLGİ VERME YÜKÜMLÜLÜĞÜ. Bilgi verme yükümlülüğü, kurum ve kuruluşların 4982 sayılı kanunda yer alan istisnalar dışında her türlü bilgi/belgeyi başvuranlara sunmak ve bilgi edinme başvurularını etkin, süratli ve doğru sonuçlandırmak üzere, gerekli idarî ve teknik tedbirleri almakla yükümlü olmasını ifade eder. BİLGİ YÖNETİM SİSTEMİ. Kurumun, bilgileri bir araya getirmeyi, düzenlemeyi, saklamayı ve gereksinim duyulduğunda erişilebilmesini sağlayacak bilişim altyapısı ve sistemlerine bilgi yönetim sistemi denir. BİLGİSAYAR AĞI. Bkz. ağ PERFORMANS BİLGİSİ Karar alma süreçlerini desteklemek ve hesap verebilirliği sağlamak üzere üretilen planlama, bütçeleme ve raporlama süreçlerinde sistematik olarak kullanılan, kamu hizmetlerinin çıktı ve sonuçlarına ilişkin veri ve bilgilere performans bilgisi denir. RESMİ BİLGİ İdarelerin kendi aralarında veya gerçek veya tüzel kişilerle iletişimleri sırasında metin, ses veya görüntü şeklinde oluşturdukları, gönderdikleri veya sakladıkları bilgilere resmi bilgi denir.
BİLİM Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgiye bilim denir. BİLİM DALI. Bilim dalı, en küçük akademik birimdir. BİLİMCİLİK Bilimsel bilginin mutlak bilgi olduğunu ileri süren görüşe bilimcilik denir. BİLİMSEL HAZIRLIK. Yüksek lisans, doktora ve sanatta yeterlik programlarında adayların eksikliklerini gidermek amacıyla uygulamam eğitim programına bilimsel hazırlık denir. BİLİMSEL KUŞKU. Bir konuyu bilimsel yöntemlerle gözler ve incelerken, kesin bilgi elde edinceye dek yargıda bulunmaktan kaçınmaya bilimsel kuşku denir. BİLİMSEL ŞÜPHE. Bkz. bilimsel kuşku BİLİMSEL TARTIŞMA. Üniversitelerde bilim adamlarınca bir bildiri ya da bir tez üzerinde yapılan tartışmaya bilimsel tartışma denir. BİLİMSEL YETERLİLİK Eğitimin ve araştırmaların bilimsel yöntemlere ve doğruluğa dayanmasına bilimsel yeterlilik denir. AÇIK BİLİM. Açık bilim, bilimsel araştırmaların şeffaf ve işbirlikçi bir şekilde yürütülmesini ve bilginin yayılmasını hedefleyen modern yaklaşıma verilen addır. ANA BİLİM DALI. Bir veya daha fazla birbirine yakın bilim dalını kapsayan eğitim, öğretim, uygulama ve araştırma faaliyetlerinin yürütüldüğü akademik birime ana bilim dalı denir. SİYASAL BİLİMLER Siyasal olguları ve düşünceleri, türlü siyasal yetke biçimlerini yöntemli olarak inceleyen bilimlere siyasal bilimler adı verilir. SOSYAL BİLİM. İnsan davranışlarını, toplumsal yapıları ve kültürel dinamikleri inceleyerek bireyler ve toplumlar arasındaki ilişkileri anlamayı amaçlayan bilim dallarına sosyal bilim denir. TEMEL BİLİMLER. Temel bilimler, doğa, madde, enerji ve evrenin temel ilkelerini açıklamayı amaçlayan teorik ve deneysel bilgi üretimine odaklanan bilim dallarını kapsar. UYGULAMALI BİLİMLER. Uygulamalı bilimler, temel bilimlerde üretilen bilgilerin pratik sorunların çözümüne yönelik olarak teknoloji, mühendislik ve tıp gibi alanlarda kullanılmasını sağlayan disiplinlerdir. YURTTAŞ BİLİMİ Akademik olmayan halkın - toplumsal odaklı araştırmalar ya da küresel araştırmalar ile bilimsel araştırma sürecine katılımına yurttaş bilimi denir.
BİREYSEL İŞ HUKUKU Bir işçi ile bir işveren arasındaki iş ilişkisini ele alıp düzenleyen hukuk dalına bireysel iş hukuku denir.
BİREYSEL İŞ UYUŞMAZLIĞI İşçi ile işveren arasındaki bireysel iş ilişkilerinden doğan uyuşmazlığa bireysel iş uyuşmazlığı denir.
BİRİM Organizasyon şemasında belirtilen kademelere birim denir.
BİRİNCİL EMEK PİYASASI Firmanın çalışanları üzerinde önemli tutarda yatırım yaptığı, eğitim verdiği, yüksek ücretli, beceri düzeyi ve iş süresi uzun emek piyasasına birincil emek piyasası denir.
BİRİNCİL KAYNAK Olayların orijinal kayıtlarına birincil kaynak denir.
BİRLEŞTİRİLMİŞ FAALİYET Staj hareketliliği faaliyetinin öğrenim hareketliliği faaliyetine entegre edilerek, öğrenim ve staj faaliyetlerinin tek bir faaliyet olarak yürütülmesine imkan sağlayan faaliyete birleştirilmiş faaliyet denir.
BİRLİK Birlik İlkesi; devletin tek bir bütçesi olması, tüm devlet gelir ve giderlerinin tek bir bütçede toplanmasıdır.
BLENDED LEARNING Blended learning, yüz yüze eğitim ile çevrimiçi öğrenmenin bir kombinasyonudur.
BLOKE ÖDENEK Bloke ödenek; icmal harcama programına bağlanmış olan ikinci düzey ekonomik kodlardaki ödenekler ile ayrıntılı harcama programına bağlanmış olan tertiplerdeki ödeneklerin kullanımına izin verilmeyen kısımlarını ifade eder.
BOLOGNA SÜRECİ Bologna süreci, 2010 yılına kadar Avrupa Yükseköğretim Alanı yaratmayı hedefleyen reform sürecini ifade eder. [Bologna, İtalya'nın kuzeyinde Emilia-Romagna bölgesinde yer alan kent. 2020 sayımına göre nüfusu 395 bindir. 1088'de kurulan üniversitesi, Avrupa'nın en eski üniversitesi olarak bilinir.]
Ayrıca bkz.
Erasmus+ öğrenim hareketliliği, Avrupa Kredi Transfer Sistemi
BORÇ Geri verilmek üzere alınan veya ödenmesi gerekli paraya borç denir. BORÇ SERVİSİ Borç Servisi; Devlet iç borcu ve Devlet dış borcundan doğan anapara ve faiz ödemeleri ile bu borçlara ilişkin iskonto giderleri ile ücret ve diğer ödemelerdir. BORÇ SERVİS ORANI Borç servis oranında genellikle borç ana para ve faiz ödemelerinin yıllık toplamları ihracat gelirlerine oranlanır. BORÇ STOKU Bir ülkenin belli bir dönemdeki iç ve dış borçlarının toplam miktarına borç stoku denir. BORÇLANMA GENEL GİDERLERİ Borçlanma Genel Giderleri; Devlet borcunun yürütülmesi ve yönetilmesi için yapılan kayıt ve tescil giderleri, kredi derecelendirme kuruluşlarına ödenen ücretler, avukatlık ücreti, müşavirlik ücreti, kur farkları, komisyon ödemeleri, Devlet iç borçlanma senetleri basım ve ilan giderleri ile benzeri tüm masraf ve giderlerdir. DALGALI BORÇ Bir bütçe dönemindeki gelir ve giderlerin zaman açısından farklılığını bertaraf edebilmek için Hazinenin genellikle para piyasasından sağladığı kredilere dalgalı borç denir. DEVLET BORCU Türkiye Cumhuriyeti adına Hazine Müsteşarlığının borçlu sıfatı ile taraf olduğu ya da üstlendiği her türlü mali yükümlülük Devlet borcudur. DEVLET DIŞ BORCU Devlet dış borcu; Hazine Müsteşarlığı tarafından herhangi bir dış finansman kaynağından belirli bir itfa planına göre geri ödenmek üzere sağlanan finansman imkanları ile Hazine garantileri kapsamında adı geçen Müsteşarlık tarafından üstlenilen her türlü mali yükümlülükleri kapsar. DEVLET İÇ BORCU Devlet iç borcu; Hazine Müsteşarlığı tarafından yurt içinde ihraç olunan Devlet iç borçlanma senetleri, Hazinenin geçici nakit ihtiyacını karşılamak için yurt içi piyasalardan yaptığı borçlanmalar ve senede bağlı olup olmadığına bakılmaksızın aynı Müsteşarlık tarafından üstlenilen her türlü mali yükümlülükleri kapsar. DIŞ BORÇLANMA Ülkenin kaynaklarına ek bir kaynak sağlamak, döviz olarak yeni ödeme gücü elde etmek gibi amaçlarla ülke dışındaki yabancı hükümet ya da finans kuruluşlarından karşılıklı ya da karşılıksız geri ödemeli kaynak bulunmasına dış borçlanma denir. DIŞ BORCUN DEVRİ Hazine Müsteşarlığı tarafından herhangi bir dış finansman kaynağından sağlanan dış finansman imkanlarının ekonominin çeşitli sektörlerinde gelişmeyi sağlamak ve/veya finansman ihtiyacını karşılamak üzere genel ve katma bütçe dışındaki kamu kurum ve kuruluşları ile bankalara, anlaşmanın mali şartları ile birlikte, asıl borçlusu bu kuruluşlar olmak kaydıyla aktarılmasına dış borcun devri denir. DIŞ BORÇLANMA Ülkenin kaynaklarına ek bir kaynak sağlamak, döviz olarak yeni ödeme gücü elde etmek gibi amaçlarla ülke dışındaki yabancı hükümet ya da finans kuruluşlarından karşılıklı ya da karşılıksız geri ödemeli kaynak bulunmasına dış borçlanma denir.
BORSA DI STUDIO Borsa di Studio, İtalya'da bir burs programının adıdır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, gmat, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
BÖLÜM Bölüm; amaç, kapsam ve nitelik yönünden bir bütün teşkil eden, birbirini tamamlayan veya birbirine yakın anabilim ve anasanat dallarından oluşan; fakültelerin ve yüksekokulların eğitim - öğretim, bilimsel araştırma ve uygulama birimidir. Yüksek okul kurulu, müdürün başkanlığında, müdür yardımcıları ve okulu oluşturan bölüm veya ana bilim dalı başkanlarından oluşur (2547 SK m. 20).
Ayrıca bkz.
üniversite, fakülte, ana bilim dalı, bilim dalı
BUDAPEŞTE-VİYANA BİLDİRGESİ Budapeşte-Viyana Bildirgesi, Avrupa Yükseköğretim Alanının kalite ve nitelik standartlarını güçlendirmek için yeni adımlar atılmasını içeren ve 2010'da imzalanan bildirgedir. [Budapeşte, Macaristan'ın başkenti. Nüfusu yaklaşık 1 milyon 750 bindir. Kentin ortasından Tuna Irmağı geçer. Viyana, Avusturya'nın başkenti. Nüfusu yaklaşık 2 milyondur. OPEC, AGİT ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun merkezleri Viyana'dadır.]
Ayrıca bkz.
Bologna süreci, Sorbonne Bildirgesi, Prag Bildirgesi, Berlin Bildirgesi, Bergen Bildirgesi, Londra Bildirgesi, Leuven Bildirgesi, Bükreş Bildirgesi
BUDDY SİSTEMİ Buddy sistemi, yabancı öğrencilerin bir üniversiteye uyum süreçlerini kolaylaştırmak amacıyla kullanılan, deneyimli bir öğrencinin yeni bir öğrenciye rehberlik etmesi ve destek olmasına dayanan bir mentorluk programına verilen addır.
BURS Bir yükseköğretim kurumunda okumaya hak kazanmış başarılı ve/veya ihtiyaç sahibi öğrencilere, devlet kurumları, özel şirketler, dernekler, vakıflar tarafından verilen karşılıksız paraya burs denir. Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumunca verilen burs-kredi ve nakdî yardımlar haczedilemez (5102 SK m. 4/2). BURSLULUK TAAHHÜTNAMESİ. Öğrencilerin yükümlülüklerini ve bursluluk şartlarını belirten ve burslandırılmaya uygun bulunan adaylar tarafından imzalanan belgeye bursluluk taahhütnamesi denir. ARAŞTIRMA BURSU. Bir doktora programına kayıtlı ve yeterliği geçmiş veya bir doktora programını tamamlamış adaylara araştırma programları için verilen bursa araştırma bursu denir. AVRUPA KOLEJİ YÜKSEK LİSANS BURS PROGRAMI. Avrupa Koleji Yüksek Lisans Burs Programı, AB alanında uzmanlaşmış bireylerin sayısını artırmak amacıyla, akademik açıdan başarılı ve İngilizce ile Fransızca dillerine hâkim öğrencilere, Avrupa Koleji'nde 10 aylık yüksek lisans eğitimi için burs imkânı sağlayan bir programdır. JEAN MONNET BURSU. Jean Monnet Burs Programı, AB üyesi ülkelerdeki üniversite veya eşdeğer kuruluşlarda en az 3, en fazla 12 ay süreyle araştırma veya lisansüstü eğitim imkânı sunan bir programa verilen addır. [Jean Monnet, Fransız iktisatçı. Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğunun ilk başkanı. 1888'de Cognag'da doğdu. 1919'da Milletler Cemiyeti Genel Sekreter Yardımcısı oldu. 1947'de Fransa'nın Marshall Planı'na katılımına yol açan Monnet Planı'nı kaleme adı. 1955'te, AKÇT Başkanlığı'ndan istifa etti. 1979'da Houjarray'da öldü.] TÜBİTAK BURSU. TÜBİTAK Burs Programı, Türkiye'deki üniversitelerde lisans, yüksek lisans ve doktora düzeylerinde eğitim gören öğrencilere, bilim ve teknoloji alanlarında nitelikli insan kaynağı yetiştirmek amacıyla aylık maddi destek sağlayan bir programdır. TÜRKİYE BURSLARI. Türkiye Bursları, Türkiye Cumhuriyeti tarafından uluslararası öğrencilere sağlanan, Türkiye'de lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde eğitim alma imkânı sunan kapsamlı bir burs programıdır. Türk vatandaşları, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları hariç çifte vatandaşlıklarından biri Türk vatandaşlığı olanlar ya da herhangi bir sebeple Türk vatandaşlığını kaybetmiş olanlar, Türkiye Burslarından faydalanamazlar (Türkiye Bursları Yönetmeliği m. 12). YÖK BURSU. YÖK destek bursu veya kısaca YÖK bursu, YÖK tarafından belirlenen devlet üniversitelerindeki belirli lisans programlarına üniversite giriş sınavı sonucuna göre ilk üç sırada yerleşen ve kayıt yaptıran öğrencilere, eğitim süreleri boyunca aylık maddi destek sağlayan bir burs programıdır.
BÜKREŞ BİLDİRGESİ Bükreş Bildirgesi, Avrupa Yükseköğretim Alanının gelecekteki gelişimini ve stratejilerini belirten ve 2012'de imzalanan bildirgedir. [Bükreş, Romanya'nın başkenti. Nüfusu yaklaşık 2 milyondur. Dâmbovița Irmağının kıyısında yer alır.]
Ayrıca bkz.
Bologna süreci, Sorbonne Bildirgesi, Prag Bildirgesi, Berlin Bildirgesi, Bergen Bildirgesi, Londra Bildirgesi, Leuven Bildirgesi, Budapeşte-Viyana Bildirgesi
BÜT Bkz. bütünleme sınavı
BÜTÇE 1. Devletin, bir kuruluşun, bir aile veya bir kimsenin gelecekteki belirli bir süre için tasarladığı gelir ve giderlerinin tümüne bütçe denir. 2. Devlet ve öteki kuruluş ve toplulukların belirli bir dönem içindeki gelir ve giderlerinin oranlama niceliklerini önceden belirleyen, onaylayan ve bu işlemlerin yapılmasına izin veren kanun veya karara bütçe denir. 3. Belirli bir dönemdeki gelir ve gider tahminleri ile bunların uygulanmasına ilişkin hususları gösteren ve usulüne uygun olarak yürürlüğe konulan belgeye bütçe denir. BÜTÇE AÇIĞI Bütçe gelirlerinin, bütçe giderlerinden daha az olması halinde oluşan aradaki farka bütçe açığı denir. BÜTÇE AVANSI Bir kamu giderinin yapılabilmesi için bütçeye gider yazılmaksızın verilen nakit tutara bütçe avansı denir. BÜTÇE ÇAĞRISI 5018 sayılı kanuna göre Maliye Bakanlığınca Haziran ayında yayımlanacak olan; bütçesi hazırlanacak yıla ait bir nevi hükümetin manifestosu niteliğinde olan ve nihayet bütçe hazırlama sürecini fiilen başlatan duyuruya bütçe çağrısı denir. BÜTÇE DENETİMİ Yasama organı tarafından, yürütme organına verilen gelir toplama ve harcama yapma yetkisinin, alınan yetkinin içeriğine uygun şekilde kullanılıp kullanılmadığının araştırılmasına bütçe denetimi denir. BÜTÇE DIŞI AVANS Ödeneği olup olmadığına bakılmaksızın açılan avansa bütçe dışı avans denir. BÜTÇE DIŞI FON Özel yasalarıyla oluşturulmuş, kendilerine ait özel gelirleri olan bütçe ilkeleri ve bütçe yasalarının hükümleri dışında yönetilen ve uygulanan fonlara bütçe dışı fon denir. BÜTÇE DÖNEMİ Bütçenin uygulandığı süreye bütçe dönemi denir. BÜTÇE EMANETİ 5018 sayılı Kanunun 34’üncü maddesinde düzenlenen işlemlere bütçe emaneti işlemleri denir. BÜTÇE HAKKI Kamu hizmetlerinin cinsi ve tutarı ile bu hizmetleri karşılayacak kamu gelirlerinin toplanması hakkında karar verme yetkisine bütçe hakkı denir. BÜTÇE HAZIRLAMA REHBERİ Bütçenin personel giderleri, sosyal güvenlik kurumlarına Devlet primi giderleri, mal ve hizmet alımı, cari transfer ve borç vermeye ait ödenek teklifleri hususunda, kurumlara yol gösteren, referanslar veren, kriterler belirten ve tüm ödenek teklifleri ile ilgili raporlama örnekleri sunan dokümana bütçe hazırlama rehberi denir. BÜTÇE İÇİ AVANS Tahakkuk ve verile emri işlemlerinin tamamlanması beklenilemeyecek ivedi ve çeşitli giderler için, ita amirlerinin gösterecekleri lüzum üzerine, görevlendirecekleri mutemetlere, üst sınırları yılları bütçe kanunlarıyla saptanacak tutarlarda verilen ön ödemeye bütçe içi avans denir. BÜTÇE İÇİ FON kamu bütçesine dâhil olan ve belirli bir amaca yönelik tahsis edilen mali kaynaklara bütçe içi fon denir. BÜTÇE İÇİ KREDİ Verilebilme koşulları avans sınırlarını aşan giderler için dairesinin göstereceği lüzum ve Maliye Bakanlığının izni üzerine, ita amiri mutemetleri adına banka veya saymanlık nezdinde açılan krediye bütçe içi kredi denir. BÜTÇE KODLAMASI Devlet faaliyetlerinin ekonominin geneli ve kesimleri üzerindeki etkilerinin tespit edilerek seçici bütçe politikaları uygulamaya imkan veren ve bu faaliyetlerin kurumsal, fonksiyonel ve ekonomik ayırımlara tabi tutulduğu sınıflandırmaya bütçe kodlaması denir. BÜTÇE TEKNİĞİ Bütçenin teklif edilerek hazırlanmasından uygulanmasına kadar olan tüm aşamaları ve bu aşamalarda izlenen yola bütçe tekniği denir. BÜTÇE YÖNETİM ENFORMASYON SİSTEMİ Bütçe Yönetim Enformasyon Sistemi; analitik Bütçe Sınıflandırmasının otomasyon tabanını oluşturan ve kapsamında esas olarak; bütçe hazırlama ile bütçe uygulama süreçlerinin yer aldığı yazılımdır. BÜTÇENİN KONTROLÜ Bir kuruma bütçe veren makamın, bu bütçenin tahminlere, verilen izinlere ve kurallara uygun olarak uygulanmış olduğunu sağlama bakımından yaptığı kontrole bütçenin kontrolü denir. ÇOK YILLI BÜTÇE Çok yıllı bir süreç için devlet gelirlerini ve ödenek miktarlarını belirleyen bir bütçeye çok yıllı bütçe denir. DENK BÜTÇE Devlet gelirlerinin toplam devlet harcamalarına eşit olmasına denk bütçe denir. DEVLET BÜTÇE UZMANI Devlet bütçesinden finanse edilen bütün kurumlarda organizasyon ve metot araştırmaları, kadro analizleri ve diğer gerekli bütün incelemeleri yapmaya, kadro ve ödenek talepleri ile ilişkili her türlü incelemeleri yapmaya ve evrakı tetkik etmeye yetkili olan Maliye Bakanlığı personeli devlet bütçe uzmanı olarak adlandırılır. DEVRİ BÜTÇE Dönemsel inip çıkmalara paralel olarak bütçenin yıllık dengesini sağlamaya çalışan mali politikanın başarısız olduğu düşüncesinden hareketle, ekonomik hayatın refah dönemlerinde sağlanan bütçe fazlaları ile ekonominin depresyon zamanlarındaki açığını karşılamanın mümkün olduğunu düşünen bütçeleme anlayışına devri bütçe kuramı denir. MİLLİ BÜTÇE Belli bir dönem içinde ulusal ekonominin kamu sektörü ile özel sektörün bir bütün olarak gelir ve giderlerinin ulaşacağı toplamlarını tahmin eden bütçeye milli bütçe denir. PERFORMANS ESASLI PROGRAM BÜTÇE Malî saydamlığın, hesap verebilirliğin ve kaynak tahsisinde etkinliğin sağlanması ile harcama önceliği geliştirilmesine yönelik; hükümet harcama ve faaliyetlerinin program sınıflandırmasına göre tasnif edildiği, politika amaç ve hedefleriyle ilişkilendirildiği ve karar alıcılara bilgi sağlamak üzere kamu hizmet sunumu performansına ilişkin bilgilerin bütçeleme süreçlerinde sistematik olarak kullanıldığı bütçe sistemine performans esaslı program bütçe denir.
BYES Bkz. Bütçe Yönetim Enformasyon Sistemi
BYS Bkz. bilgi yönetim sistemi
CAM TAVAN Bir örgütte kadınların üst yönetim aşamalarına ilerlemeye çalışırken karşılaştıkları engel ve ayrımcılığa cam tavan denir.
Ayrıca bkz.
örgüt
CÂRÎ Cârî (ﺟﺎﺭﻯ), uygulanan, yürürlükte olan demektir. Sınav hizmetleri; merkez teşkilatı, doğrudan merkeze bağlı temsilcilikler ile sınav koordinatörlükleri vasıtasıyla yerine getirilir. Sınav koordinatörlüklerinin çalışma usul ve esasları, bu birimlerde görev yapmak üzere personel görevlendirilmesi, görevlendirilecek personelde aranacak nitelikler ve bu personelin görevleri, birimlerin teknik altyapılarının oluşturulması, cari ve diğer giderlerinin ödenmesi ile yurt dışında yapılan sınavlara ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir (6114 SK m. 8). CÂRÎ GİDER Personel giderleri, sosyal güvenlik kurumlarına Devlet primi giderleri, faiz giderleri ve bütçe kanunları ile belirlenmiş asgari değeri aşmayan ve normal ömrü bir yıl ve daha az olan mal ve hizmet alımları cârî giderleri oluşturur. CÂRÎ KALEMLER Sürekli ve oransal olarak belirli birer akım halindeki döviz girişleri ve çıkışları, dış ödeme hesaplarının cârî kalemlerini teşkil eder. CÂRÎ TRANSFER Sermaye birikimi hedeflemeyen ve cari nitelikli mal ve hizmet alımlarının finansmanı amacıyla yapılan karşılıksız ödemelere cârî transfer denir.
CAS Confirmation of Acceptance for Studies veya kısaca CAS İngiltere’de öğrenci vizesi başvurusu için gerekli olan ve eğitim kurumu tarafından verilen bir referans numarasıdır.
CETVEL. Cetvel, bütçe, kadro veya kararname gibi düzenleyici metinlerde, mali veya idari bilgilerin sistematik bir şekilde sıralanıp tablolaştırıldığı ek belge veya liste anlamına gelir. I SAYILI CETVEL 5018 sayılı Kanuna göre Genel Bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin yer aldığı cetvele I sayılı cetvel denir. (I) sayılı cetvelde yer alan kamu idarelerinin tüm gelirleri Hazine veznelerine girer, giderleri bu veznelerden ödenir. (5018 SK m. 6/2) IV SAYILI CETVEL IV sayılı Cetvel, 5018 sayılı Kanuna göre Sosyal Güvenlik Kurumlarının yer aldığı cetveldir. A CETVELİ A cetveli bütçe kanunlarının birinci maddesi ile verilen ödeneğin bütçe kod yapısı dahilinde hizmetlere dağılımını gösteren harcama ve borç vermenin cetvelidir. B CETVELİ Tahsil edilecek gelir, hibe ve geri ödemelerin tahminini kodlamalar itibarıyla gösteren cetvele B cetveli denir. Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonunun gelirleri, yapılan kesintilerden sonra kalan tutarlar üzerinden genel bütçenin (B) işaretli cetveline gelir kaydedilir. (5018 SK Ek m. 2) C CETVELİ Devlet gelirlerinin dayandığı temel hükümlerin gösterildiği cetvele C cetveli denir. Ç CETVELİ Kanunlar ve kararnamelerle bağlanmış vatani hizmet aylıklarının gösterildiği cetvel Ç cetveli olarak adlandırılır. D CETVELİ Hazine garantilerinden kaynaklanan yükümlülüklerden Hazinece üstlenilmesi muhtemel ödemeler D cetvelinde gösterilmiştir. E CETVELİ E Cetveli; program bütçe uygulamasında R Cetvelinde yer alan ve hüküm ihtiva etmesi nedeniyle bütçenin uygulanmasında gerekliliğine ihtiyaç duyulan hususların, Analitik Bütçe Sınıflandırmasına geçilen 2004 yılından itibaren yer aldığı cetveldir. OYNAK CETVEL SİSTEMİ. Bkz. eşel mobil sistemi
Ayrıca bkz.
bütçe, ödenek
CEZA 1. Yasaların suç işleyen bir kimseye karşı öngördüğü yaptırıma ceza (ﺟﺰﺍﺀ) denir. 2. Kütüphane kaynaklarının iade edilme zamanında getirilmemesi halinde ödünç alanın ödeyeceği para tutarına ceza (ﺟﺰﺍﺀ) denir. CEZASIZ DÖNEM. Kütüphaneden kaynak ödünç alan kişinin iade etme tarihini takip eden zaman içinde ceza ödemeden kaynağı iade edebileceği süre olarak belirlenen döneme cezasız dönem denir. DİSİPLİN CEZASI. Belli bir statü içinde bulunan kimselere hizmet ve iç düzenle ilgili kurallara aykırı davranışta bulundukları zaman uygulanan cezalara disiplin cezası denir.
CHEA CHEA (Council for Higher Education Accreditation) Yükseköğretimde kalite güvencesi ve akreditasyon kuruluşlarını destekleyen ve düzenleyen bir uluslararası örgüttür.
CİLT Bir periyodik yayının bir yıllık sayılarının toplamına cilt denir.
CISV INTERNATIONAL CISV International, 1950 yılında kurulmuş ve uluslararası barış ve anlayışı teşvik eden bir öğrenci birliğidir.
Ayrıca bkz.
AIESEC, ESN, EURODESK, ESC, IAESTE, UNV
COLLEGE OF EUROPE. Bkz. Avrupa Koleji
COMMUNITY COLLEGE. Amerika Birleşik Devletlerinde iki yıllık eğitim veren ve genellikle daha uygun maliyetli olan kolejlere community college denir.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, gmat, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
CREATIVE COMMONS. Creative Commons, telif hakkı sahiplerinin varsayılan olarak kullanıcılara bazı haklar vermesini sağlayan standartlaştırılmış lisanslar paketidir.
CROUS. Centre Régional des Œuvres Universitaires et Scolaires veya kısaca CROUS, Fransa'da öğrencilere konaklama ve diğer hizmetler sağlayan kuruluşun adıdır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, DAAD, dean's list, DELE, DELF, gmat, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
CV. Akademik ve profesyonel deneyimlerin detaylı olarak yazıldığı belgeye curriculum vitae veya kısaca CV denir.
CURRICULUM VITAE. Bkz. CV
CÜBBE Hukukçuların, üniversite öğretim üyelerinin, din adamlarının, mezuniyet törenlerinde öğrencilerin elbise üstüne giydikleri uzun, yanları geniş, düğmesiz giysiye cübbe denir.
ÇALIŞAN. Kendi özel kanunlarındaki statülerine bakılmaksızın kamu veya özel işyerlerinde istihdam edilen gerçek kişiye çalışan denir. ÇALIŞMA AHLAKI. Üretim sürecinde değişik konumlarda yer alan bireylerin, amaçlanan üretim düzeyine ulaşabilmek için yetenekleri çerçevesinde yerine getirmekle yükümlü hissettikleri sorumluluk ve yükümlülüklere çalışma ahlakı denir. ÇALIŞMA HAKKI. Çalışma hakkı, istihdam hakkını yaşa, cinsiyete ve güce uymayan işlerde çalıştırılmama hakkını, işe almada ırk, renk, cinsiyet, inanç, siyasal düşünce ayrımcılığı yapılmama hakkını, istediği alan ve işte çalışma hakkını kapsar. Herkes, dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetlerine sahiptir. (Anayasa 48/1) ÇALIŞMA İZNİ. Çalışma izni, yabancı kişilerin ülke içinde çalışmalarına ilişkin verilen izindir. DİSİPLİNLER ARASI ÇALIŞMA. Akademik bilgiyi farklı disiplinlerden entegre eden çalışmalara disiplinler arası çalışma denir. DOĞUM SONRASI YARIM ZAMANLI ÇALIŞMA. Doğum sonrası yarım zamanlı çalışma; doğum yapan kadın devlet memurlarına, çocuğunun bakımını kolaylaştırmak amacıyla, belirli bir süre için haftalık çalışma süresinin yarısı kadar çalışabilme hakkı tanıyan yasal bir düzenlemeye verilen addır. ESNEK ÇALIŞMA. Devlet memurlarının, hizmetin gerektirdiği ölçüde ve işin niteliğine göre, çalışma saatleri, süreleri ve görev yerlerine bağlı kalmaksızın çalışabilmelerine imkan tanıyan, verimlilik ve memnuniyeti artırmayı amaçlayan bir çalışma düzenine esnek çalışma denir. GENÇ ÇALIŞAN. Onbeş yaşını bitirmiş ancak onsekiz yaşını doldurmamış çalışana genç çalışan denir. PART-TIME ÇALIŞMA. Normal haftalık çalışma süresinin önemli ölçüde altında olan, çalışan kimsenin kendi istek ve tercihi ile, yani gönüllü olarak işbaşında yapılan sürekli ve düzenli işe part-time çalışma denir.
Ayrıca bkz.
işveren, sendika
ÇALIŞTAY. Genel toplantılar içerisinde spesifik bir problem ve konu üzerine yapılan, konu veya durumun analiz edilmesi, fikirlerin sentezlenmesi için tasarlanmış küçük grup toplantılarına çalıştay denir.
ÇARPITMA. Çarpıtma; araştırma kayıtları veya elde edilen verileri tahrif etmek, araştırmada kullanılmayan cihaz veya materyalleri kullanılmış gibi göstermek, destek alınan kişi ve kuruluşların çıkarları doğrultusunda araştırma sonuçlarını tahrif etmek veya şekillendirmektir.
Ayrıca bkz.
intihal, sahtecilik, tekrar yayım, dilimleme, haksız yazarlık, yanlılık
ÇED. Bkz. çevresel etki değerlendirmesi
ÇEKİRDEK HAKLAR. Savaş dahil olmak üzere ne olağan ne olağanüstü hallerde hiçbir şekilde dokunulamayan, sınırlandırılamayan, müdahale edilemeyen ve mutlak suretle korunması gerek haklara sert çekirdek haklar veya kısaca çekirdek haklar denir.
ÇEVRE KORUMA HİZMETLERİ Çevre koruma hizmetlerinin kapsamına atık yönetimi, kirliliğin azaltılması ve doğal ortamın korunması gibi hizmetler girer.
ÇEVRİMİÇİ KATALOG. Terminaller ya da iş istasyonları yoluyla erişilen bilgisayara dayalı kütüphane kataloğuna kamuya açık çevrimiçi katalog veya kısaca çevrimiçi katalog denir.
ÇIKTI Bir belgenin fiziksel dökümüne çıktı denir.
ÇİFT UÇLU YAYIM. Aynı araştırma verilerinin veya bulguların, farklı bir bağlamda, başka bir dilde ya da farklı bir dergide eşzamanlı olarak yayımlanmasına çift uçlu yayım denir.
ÇOKLU ARAMA. Çoklu ağ arama motorlarını tarayarak ve sonuçları birleştirerek en yüksek düzeyde erişimi mümkün kılmak amacıyla tasarlanmış olan yazılımı kullanarak yapılan bilgi taramasına çoklu arama denir.
ÇOKTAN SEÇMELİ TEST. Bir soru kökü veya alternatif cevaplardan oluşan testlere çoktan seçmeli test denir.
DAAD. DAAD veya Deutscher Akademischer Austauschdienst, Almanya’da ve yurtdışında akademik değişim programlarını destekleyen kuruluşun adıdır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, dean's list, DELE, DELF, gmat, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
DANIŞMAN. Danışman, danışmanlık yapan, bilgi ve deneyimini idarenin yararı için kullanan, danışmanlığını yaptığı işin yüklenicileri ile hiçbir organik bağ içinde bulunmayan, idareden danışmanlık hizmeti karşılığı dışında hiçbir kazanç sağlamayan ve danışmanlık hizmetlerini veren hizmet sunucularını ifade eder.
DARÜLFÜNUN (ﺩﺍﺭ ﺍﻟﻔﻨﻮﻥ). Bkz. üniversite
DÂVET. 4734 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin (b), (c) ve (f) bentlerine göre yapılacak ihalelere katılmaları, aynı maddenin (a), (d) ve (e) maddelerine göre yapılacak ihalelerde teknik teklif üzerinde yapılan görüşme sonucunda gözden geçirilerek şartları netleştirilmiş teknik şartnameye dayalı olarak hazırlanacak fiyatı da içeren teklifleri ile yine pazarlık usulü ile yapılan ihalelerde isteklilerin son yazılı fiyat tekliflerini vermeleri için yapılan çağrıya da‘vet (ﺩﻋﻮﺕ) veya dâvet (ﺩﻋﻮﺕ) denir. Uluslararası ilan yapılan haller dahil ön ilan yapılması halinde kırk günlük ilan ve davet süresi yirmidört güne kadar indirilebilir (4734 SK m. 13). DÂVET MEKTUBU. Belli istekliler arasında ihale usulü ile gerçekleştirilecek ihalelerde, ön yeterlik değerlendirmesi sonucunda yeterli bulunan adayların teklif vermeleri ile 4734 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin (a), (d) ve (e) bentlerine göre yapılacak ihalelerde yeterlik değerlendirmesi sonucu yeterli bulunan isteklilerin fiyat içermeyen teknik tekliflerini vermeleri için yapılan çağrıya dâvet mektubu denir. İhaleye davet edilebilecek aday sayısının üçten az olması halinde davet mektubu gönderilmez ve ihale yapılmaz (4734 SK. m. 50/1).
DBS. Bkz. Doçentlik Bilgi Sistemi
DEAN'S LIST. Dean's list, Amerika Birleşik Devletlerindeki Üniversitelerde belirli bir dönem yüksek not ortalaması elde eden öğrencilerin yer aldığı listeye verilen addır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, DELE, DELF, gmat, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
DEFTERDAR Defterdar; bulunduğu ilde Maliye Bakanlığının en büyük memuru ve il ve bağlı ilçeler teşkilatının amiri olup, işlemlerin kanun hükümlerine göre yürütülmesi, denetlenmesi, merkez ve taşradan sorulan soruların cevaplandırılması, kanuna aykırı hareketi görülenler hakkında takibatta bulunulması, atamaları il’e ait merkez ve bağlı ilçeler maliye memurlarının sicillerinin tutturulması ile görevli ve sorumludur.
DEĞERLENDİRME. Öğrencilerin bir ders, program ya da genel eğitim sürecindeki bilgi, beceri ve yetkinlik düzeylerini belirlemek amacıyla yapılan sistematik ölçme ve analiz sürecine değerlendirme denir. 360 DERECE DEĞERLENDİRME Çalışanın performansının; kendisiyle aynı düzeydeki meslektaşları, üstleri, astları, dış paydaşları ile kendisi tarafından değerlendirilmesine 360 derece değerlendirme denir. ÇEVRESEL ETKİ DEĞERLENDİRMESİ. Çevresel etki değerlendirmesi, gerçekleştirilmesi planlanan projelerin çevreye olabilecek olumlu ya da olumsuz etkilerinin belirlenmesinde, olumsuz yöndeki etkilerin önlenmesi ya da çevreye zarar vermeyecek ölçüde en aza indirilmesi için alınacak önlemlerin, seçilen yer ile teknoloji alternatiflerinin belirlenerek değerlendirilmesinde ve projelerin uygulanmasının izlenmesi ve kontrolünde sürdürülecek çalışmaları ifade eder. DIŞ DEĞERLENDİRME. Bir yükseköğretim kurumunun veya programının kalite güvencesinin bağımsız dış değerlendirme ve akreditasyon kuruluşları tarafından değerlendirilme sürecine dış değerlendirme denir. DIŞ DEĞERLENDİRİCİ. Değerlendirme programlarında görev yapmak üzere Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından yetkilendirilen kişi dış değerlendirici olarak adlandırılır. İÇ DEĞERLENDİRME. Bir yükseköğretim kurumunun veya programının kalitesini kendi içinde değerlendirmesine iç değerlendirme denir. KURUMSAL DIŞ DEĞERLENDİRME PROGRAMI. Mezun vermiş yükseköğretim kurumlarının eğitim-öğretim, araştırma ve geliştirme, toplumsal katkı faaliyetleri ile idari hizmetlerinin kalitesinin Kurul tarafından gerçekleştirilecek değerlendirme sürecine kurumsal dış değerlendirme programı denir. ÖZ DEĞERLENDİRME Kişinin, bulunduğu pozisyonun yetkinlik gereksinimlerini dikkate alarak kendisini değerlendirmesine öz değerlendirme denir. PROGRAM DEĞERLENDİRMESİ. Yükseköğretim kurumlarında iç kalite güvence sisteminin bir parçası olarak öğretim programlarının değerlendirilmesi çalışmalarına program değerlendirmesi denir. YÖNETİCİ DEĞERLENDİRMESİ Yöneticinin kendisine bağlı personeli, görevin ve pozisyonun gerektirdiği yetkinlik gereksinimlerini dikkate alarak değerlendirmesine yönetici değerlendirmesi denir.
DEKAN. Üniversitelerde fakültenin yönetiminden sorumlu profesöre dekan denir. Göreve vekalet altı aydan fazla sürerse yeni bir dekan atanır (2547 SK m. 16).
Ayrıca bkz.
rektör
DELE. Diploma de Español como Lengua Extranjera veya kısaca DELE, İspanyolca dil yeterliliğini ölçen uluslararası sınav sertifikasına verilen addır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELF, gmat, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
DELF. Diplôme d’Études en Langue Française veya kısaca DELF, Fransızca dil yeterliliğini ölçen bir sınav sertifikasıdır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
DEMİRBAŞ. Belirli bir hizmete tahsis amacıyla edinilen, belli bir süreye tabi olmaksızın uzun süre kullanılabilen ve kullanılmakla yok olmayan, çeşitleri ile kod numaraları Taşınır Kod Listesinde gösterilen taşınırlara demirbaş denir. Demirbaş, makine ve cihazların kamu görevlilerinin kullanımına verilmesinde de Taşınır Teslim Belgesi düzenlenir (Taşınır Mal Yönetmeliği m. 10).
DENETLEME. Bir görevin yolunda yürütülüp yürütülmediğini anlamak için yapılan araştırmaya denetleme denir. BİLGİ TEKNOLOJİLERİ DENETİMİ. Bilgi teknolojileri denetimi; denetlenen birimin elektronik bilgi sistemlerinin sürekliliğinin ve güvenilirliğinin değerlendirilmesidir. ÇEVRİMİÇİ DENETİM. Çeşitli yazılımlar aracılığıyla, belirli kurallar dâhilinde bireylerin bilgisayar veya telefon ekranları, ses, video vb. uygulamalarının eş zamanlı/eş zamansız olarak izlenmesine çevrimiçi denetim denir. DIŞ DENETİM Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin hesap verme sorumluluğu çerçevesinde, yönetimin malî faaliyet, karar ve işlemlerinin; kanunlara, kurumsal amaç, hedef ve planlara uygunluk yönünden Sayıştay tarafından incelenmesi ve sonuçlarının Türkiye Büyük Millet Meclisine raporlanmasına dış denetim denir. DÜZENLEYİCİ VE DENETLEYİCİ KURUM. Düzenleyici ve denetleyici kurum; 5018 sayılı kanuna ekli (III) sayılı cetvelde yer alan kurumları ifade eder. DÜZENLEYİCİ VE DENETLEYİCİ KURUM BÜTÇESİ. Düzenleyici ve denetleyici kurum bütçesi, kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurul, kurum veya üst kurul şeklinde teşkilatlanan ve bu Kanuna ekli (III) sayılı cetvelde yer alan her bir düzenleyici ve denetleyici kurumun bütçesidir. İÇ DENETİM. Kamu idaresinin çalışmalarına değer katmak ve geliştirmek için kaynakların ekonomiklik, etkililik ve verimlilik esaslarına göre yönetilip yönetilmediğini değerlendirmek ve rehberlik yapmak amacıyla yapılan bağımsız, nesnel güvence ve danışmanlık faaliyetine iç denetim denir. Kamu idarelerinin malî yönetim ve kontrol sistemleri; harcama birimleri, muhasebe ve malî hizmetler ile ön malî kontrol ve iç denetimden oluşur (5018 SK m. 57/1). MALİ DENETİM. Mali denetim; Gelir, gider, varlık ve yükümlülüklere ilişkin hesap ve işlemlerin doğruluğunun; mali sistem ve tabloların güvenilirliğinin değerlendirilmesidir. PERFORMANS DENETİMİ. Performans denetimi; yönetimin bütün kademelerinde gerçekleştirilen faaliyet ve işlemlerin planlanması, uygulanması ve kontrolü aşamalarındaki etkililiğin, ekonomikliğin ve verimliliğin değerlendirilmesidir. SİSTEM DENETİMİ. Sistem denetimi; denetlenen birimin faaliyetlerinin ve iç kontrol sisteminin; organizasyon yapısına katkı sağlayıcı bir yaklaşımla analiz edilmesi, eksikliklerinin tespit edilmesi, kalite ve uygunluğunun araştırılması, kaynakların ve uygulanan yöntemlerin yeterliliğinin ölçülmesi suretiyle değerlendirilmesidir. UYGUNLUK DENETİMİ. Uygunluk denetimi; kamu idarelerinin faaliyet ve işlemlerinin ilgili kanun, tüzük, yönetmelik ve diğer mevzuata uygunluğunun incelenmesidir.
DENEY. Bilimsel bir gerçeği göstermek, bir yasayı doğrulamak, bir varsayımı kanıtlamak amacıyla yapılan işleme deney denir. DENEY GRUBU. Araştırmada bağımsız değişken uygulanan gruba deney grubu denir.
Ayrıca bkz.
araştırma, kontrol grubu
DENKLİK. Denklik; Yükseköğretim Kurulunca tanınan yurtdışı yükseköğretim kurumlarından ve programlarından alınan ön lisans, lisans ve yüksek lisans diplomalarının, ilgili eğitim düzeyindeki kazanımlar bakımından Türkiye’deki yükseköğretim kurumlarınca verilen ön lisans, lisans ve yüksek lisans diplomalarına eşdeğerliğinin tespit edilmesini ifade eder. DENKLİK BELGESİ. Denklik belgesi; Yükseköğretim Kurulunca tanınan bir yurtdışı yükseköğretim kurumundan alınan diplomanın/mezuniyet belgesinin Türk yükseköğretim sisteminde hangi alan ve düzeye eşdeğer olduğunu gösteren belgeyi ifade eder. DENKLİK İLKESİ Denklik ilkesi, mutlak anlamda bir bütçeye giren gelir ve giderlerin eşit olmasını gerektirir.
Ayrıca bkz.
yükseköğretim, yükseköğretim kurumu, ön lisans, lisans, yüksek lisans, diploma, belge
DEPO. Bir malın teslim alındığı ve muhafaza edildiği yere depo denir.
DERGİ. Bkz. bilimsel süreli yayın
DERS. Öğretim üyeleri tarafından verilen ve belirli bir konuyu kapsayan eğitim birimine ders denir. DERS GÖREV ÜCRETİ. Ders görev ücreti, 657'ye tabi kurumlara ait eğitim ve öğretim kurumları ile okul, kurs ve yaygın eğitim yapan kurumlarda öğretmenlik/öğretim üyeliği yapan memurlara ders saati itibarıyla ödenen parayı ifade eder. DERS İÇERİĞİ. Bir dersin neleri kapsayacağını, hangi konuların işleneceğini ve öğrencilerin bu derste neleri öğrenmesi gerektiğini detaylı bir şekilde açıklayan bir belgeye ders içeriği denir. DERS VERME HAREKETLİLİĞİ. Türkiye’de ECHE sahibi bir yükseköğretim kurumunda ders vermekle yükümlü olan bir personelin, program ülkelerinden birinde ECHE sahibi bir yükseköğretim kurumunda öğrencilere ders vermesine ve ders vermeye ilişkin olarak karşı kurumla ortaklaşa akademik/eğitsel faaliyetler gerçekleştirmesine imkân sağlayan faaliyet alanına ders verme hareketliliği denir. DERS YILI. Yükseköğretim kurumlarının akademik takvimlerine göre derslerin başladığı tarihten yarıyıl ve resmî tatiller dâhil olmak üzere derslerin bittiği tarihe kadar geçen süreye ders yılı denir. AÇIK DERS. Bir yükseköğretim kurumunun herhangi bir sınırlama olmaksızın geniş bir kitleye sunduğu, herkesin erişimine açık olan derslere açık ders denir. AÇIK DERS KAYNAĞI. Öğrenenlerin yaşam boyu öğrenme gereksinimlerini karşılamak için yükseköğretim ve diğer eğitim kurumlarının, sahip oldukları öğrenme içeriklerini kendilerinden talep eden öğrenenlerin erişimine açtıkları eğitim kaynaklarına açık ders kaynağı denir. AÇIK DERS MALZEMESİ. Öğrenmeye hevesli ve bu kaynaklara ihtiyaç duyan herkes ile paylaşılan, elektronik ortamda sunulan ders kaynaklarına açık ders malzemesi denir. SEÇMELİ DERS. Öğrencilerin kendi ilgi alanlarına, kariyer hedeflerine veya kişisel tercihlerine göre belirli bir ders havuzundan seçerek alabileceği derslere seçmeli ders denir. Enstitü anabilim/anasanat dallarındaki lisansüstü öğretim planları, lisansüstü programdan mezun olunabilmesi için alınması gereken zorunlu/seçmeli dersler, tez, seminer ve benzeri çalışmaları ile kredi toplamlarıdır. Bu öğretim planları üniversite senatoları tarafından kararlaştırılan asgari muhtevaya uymak şartı ile ilgili enstitü kurulunda görüşülerek onaylanır (Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği m. 34). ZORUNLU DERS. Bir programı tamamlamak ve mezun olmak için öğrencilerin mutlaka alması ve başarılı olması gereken derslere zorunlu ders denir. Bir yılda üç dönem öğretim veren yükseköğretim kurumlarında öğretim elemanlarının bu Kanunun 36 ncı maddesinde belirlenen haftalık zorunlu ders yükleri, sadece iki dönem için aranır (2547 SK m. 44).
Ayrıca bkz.
yaygın eğitim
DESTEK ELEMANI. Asli görevinin yanında iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili önleme, koruma, tahliye, yangınla mücadele, ilk yardım ve benzeri konularda özel olarak görevlendirilmiş uygun donanım ve yeterli eğitime sahip kişiye destek elemanı denir.
DEVLET. Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal bakımdan örgütlenmiş millet veya milletler topluluğunun oluşturduğu tüzel varlığa devlet denir. DEVLET TEŞKİLATI MERKEZİ KAYIT SİSTEMİ. Devlet teşkilatı merkezi kayıt sistemi veya kısaca DETSİS, dijital dönüşüm ofisi tarafından yürütülen ve idarelerin merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatındaki birimlerinin TC teşkilatı numarası ile tanımlandığı sisteme verilen addır. DEVLET PRİMİ GİDERLERİ Devlet primi giderleri, devletin işveren sıfatıyla ödediği sosyal güvenlik katkı paylarıdır. DEVLETE AİT NAKİT Hazine veznelerinde ve devletin banka hesaplarında bulunan paralar devlete ait nakdi oluşturur. ANAYASAL DEVLET. Anayasal devlet, siyasal iktidarın muhtemel tecavüzlerine karşı bireyin temel hak ve özgürlüklerini yasal düzenlemeler ile koruyan ve idarenin eylem ve işlemlerini yargısal denetime tabi tutan devlettir. SOSYAL DEVLET. Sosyal sorunlara yönelik sosyal politikalar geliştiren devlete sosyal devlet denir.
DIŞ FİNANSMAN Herhangi bir dış finansman kaynağından sağlanan Devlet dış borcu, garantili imkan ve hibe veya münferiden bunların her birine dış finansman denir. DIŞ FİNANSMAN KAYNAĞI Dış finansman kaynağı; dış finansman sağlayan yabancı ülkeler, ülkelerce oluşturulan birlikler, resmi finansman fonları, uluslararası ve bölgesel kuruluşlar ile uluslararası sermaye ve finansman piyasalarında faaliyet gösteren yatırım bankaları da dahil olmak üzere bankalar, satıcı veya alıcı kredisi sağlayan kuruluşlar ile firmalar veya münferiden bunların her birini ifade eder.
DIŞ İMKÂN Dış imkân, 5018 kapsamında yer alan kuruluşların kendi adına herhangi bir dış finansman kaynağından Hazine garantileri olmaksızın sağladıkları finansman imkanı ve hibeyi ifade eder.
DIŞ TEMSİLCİLİK. Yurtdışında bulunan Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçilik ve Başkonsolosluklara dış temsilcilik denir.
DIŞARIDAN EĞİTİM. Bkz. ekstern eğitim
DIGITAL OBJECT IDENTIFIER. Bkz. DOI
DİLEKÇE. Dilekçe, bir şey istemek, şikayet etmek veya bilgi vermek üzere kişilerden kurum ve kuruluşlara yazılan bir tür mektuba verilen addır. ADİ DİLEKÇE. Kanunlar tarafından içeriği belirlenmiş dilekçeler dışındaki dilekçeler adi dilekçe olarak adlandırılır. DİLEKÇE HAKKI. Dilekçe hakkı, Türk vatandaşlarının kendileriyle veya kamuyla ilgili dilek ve şikayetleri hakkında, TBMM'ye veya yetkili makamlara yazı ile başvurma hakkını ifade eder.
DİLİMLEME. Dilimleme; bir araştırmanın sonuçlarını, araştırmanın bütünlüğünü bozacak şekilde ve uygun olmayan biçimde parçalara ayırıp birden fazla sayıda yayımlayarak bu yayınları akademik atama ve yükselmelerde ayrı yayınlar olarak sunmaktır.
Ayrıca bkz.
intihal, sahtecilik, çarpıtma, tekrar yayım, haksız yazarlık
DİNAMİK ALIM SİSTEMİ. Dinamik alım sistemi; ihale dokümanına uygun ön teklif veren ve sistemin geçerlik süresi içerisinde yeterlik kriterlerini sağlayan bütün isteklilerin sisteme kabul edildiği, piyasada mamul olarak bulunan malların tedarikine yönelik tamamen elektronik ortamda gerçekleştirilen alım sürecini ifade eder.
Ayrıca bkz.
ihale, ihale dokümanı, istekli, teklif, tedarik
DİPLOMA. Belirli bir kursu bitirme, resmi bir programı tamamlama sonucunda elde edilen yeterlilik belgesine diploma denir. Üst kuruluşların ve üniversitelerin genel sekreterlerinin üniversite lisans diplomasına, fakülte sekreterleri ile enstitü ve yüksekokul sekreterlerinin yükseköğretim diplomasına sahip olmaları şarttır (2547 SK m. 52). DIPLOMA DE ESPAÑOL COMO LENGUA EXTANJERA. Bkz. DELE DİPLOMA DEFTERİ. Okul yönetimince tutulan ve bitirme sınavı sonuçlarına göre diploma alan öğrencilerin kimliklerinin, aldıkları notların, diploma tarih ve numaralarının işlendiği deftere diploma defteri denir. DİPLOMA EKİ. Diploma eki, bir yükseköğretim kurumu tarafından verilen diplomanın uluslararası alanda daha iyi anlaşılmasını sağlamak için düzenlenen, diploma ile birlikte verilen resmi bir belgedir. Çift anadal programından çıkarılan öğrencilerin ikinci anadal programında almış oldukları derslerin ne şekilde değerlendirileceği, senato tarafından belirlenir. Öğrencinin anadal programında kabul edilmeyen ikinci anadal programında başarılı olduğu dersler, genel not ortalamasına dahil edilmeksizin transkript ve diploma ekinde yer alır (Yükseköğretim Kurumlarında Önlisans ve Lisans Düzeyindeki Programlar Arasında Geçiş, Çift Anadal, Yan Dal ile Kurumlar Arası Kredi Transferi Yapılması Esaslarına İlişkin Yönetmelik m. 17).
Ayrıca bkz.
fakülte, yüksekokul, konservatuvar, meslek yüksekokulu, bölüm
DIPLÔME D'ÉTUDES EN LANGUE FRANÇAISE. Bkz. DELF
DİPNOT. Bir metinde herhangi bir noktayı açıklamak, bir varsayımın dayanağını göstermek ya da bir fikir, kavram, alıntı veya bilginin kaynağını belirtmek için bir bölümün veya kitabın sonuna yerleştirilen nota dipnot denir.
DİSİPLİN. 1. Öğretim konusu olabilecek bilgiler bütününe disiplin denir. 2. Bir topluluğun, yasalarına ve düzenle ilgili yazılı veya yazısız kurallarına titizlik ve özenle uymasına disiplin denir. DİSİPLİN CEZASI. Disiplin suçlarından birini işleyen öğrencilere davranışlarının ağırlık derecesine göre verilen cezaya disiplin cezası denir. DİSİPLİN SUÇU. Disiplin suçu okul içinde ya da dışında öğrencinin disiplin yönetmeliğine göre yapmaması gereken davranışlardan birini yapmasını ifade eder. DİSİPLİNLER ARASI EKİP. Farklı alanlardan uzmanların oluşturduğu araştırma veya proje grubuna disiplinler arası ekip denir. DİSİPLİNLER ARASI ETKİLEŞİM. Çeşitli disiplinler arasında bilgi alışverişi ve iş birliği disiplinler arası etkileşim denir. DİSİPLİNLER ARASI KURAM. Çeşitli disiplinlerden alınan bilgi ve yöntemlerle oluşturulan teorik çerçeveye disiplinler arası kuram denir. DİSİPLİNLER ARASI PERSPEKTİF. Bir konuya farklı disiplinlerin bakış açılarıyla yaklaşma disiplinler arası perspektif denir. DİSİPLİNLER ARASI YAKLAŞIM. Bir sorunu çözmek için çeşitli disiplinlerin yöntemlerini ve bakış açılarını birleştirmeye disiplinler arası yaklaşım denir.
DOÇENT. Doçent, özgün bilimsel çalışmalar yapmış ve doçentlik sınavına başarmış kişiyi ifade eder. Fakülte yönetim kurulu, dekanın başkanlığında fakülte kurulunun üç yıl için seçeceği üç profesör, iki doçent ve bir doktor öğretim üyesinden oluşur (2547 SK m. 18). DOÇENTLİK SINAVI Yabancı dil, doçentlik tezi, bilimsel tartışma, deneme dersi basamaklarından oluşan ve "doçent" sanını elde etmek için verilmesi gereken sınava doçentlik sınavı denir. DOÇENTLİK BİLGİ SİSTEMİ Doçentlik Bilgi Sistemi (DBS), Türkiye'de akademik kariyerlerinde doçentlik unvanını almak isteyen adayların başvuru sürecini şeffaf, hızlı ve düzenli bir şekilde elektronik ortamda yönetmelerini sağlayan, Üniversitelerarası Kurul Başkanlığı (ÜAK) tarafından geliştirilen sisteme verilen addır.
Ayrıca bkz.
öğretim üyesi, profesör
DOĞRUDAN TEMİN. Doğrudan temin; 4734'te belirtilen hallerde ihtiyaçların, idare tarafından davet edilen isteklilerle teknik şartların ve fiyatın görüşülerek doğrudan temin edilebildiği usulü ifade eder.
DOĞUM PARASI. Analık sigortası kapsamında çalışan sosyal sigortalı kadınların, analık sebebi ile çalışmadıkları her gün için, günlük ödenek kazancının 2/3’ü üzerinden geçici olarak aldıkları iş göremezlik ödeneğine doğum parası denir.
DOI. Dijital ortamdaki akademik ve bilimsel içeriklerin kalıcı olarak tanımlanmasını ve erişilmesini sağlayan, benzersiz bir alfanümerik kod sistemine DOI adı verilir.
DOKTOR Bir fakülteyi ya da yüksek okulu bitirdikten sonra belli bir bilim dalında en yüksek öğrenim aşamasına vardığını, geçirdiği özel sınavla ve başarılı bir yapıtla gösterenlere verilen unvana doktor denir.
Ayrıca bkz.
doktora
DOKTORA. Doktora; lisansa dayalı en az altı veya yüksek lisans veya eczacılık veya fen fakültesi mezunlarınca Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı tarafından düzenlenen esaslara göre bir laboratuvar dalında kazanılan uzmanlığa dayalı en az dört yarı yıllık programı kapsayan ve orijinal bir araştırmanın sonuçlarını ortaya koymayı amaçlayan bir yükseköğretimdir. DOKTORA-PROMOTION Almanya'da yüksek lisanstan sonra alınan eğitime doktora-promotion denir. DOKTORA SONRASI ARAŞTIRMA. Doktora sonrası araştırma; Doktora ile tıpta, diş hekimliğinde, eczacılıkta ve veteriner hekimlikte uzmanlık veya sanatta yeterlik eğitimi sonrasındaki yedi yıl içerisinde bir yükseköğretim kurumunda azami üç yıl süre ile gerçekleştirilen araştırma yoluyla deneyim kazanımıdır.
Ayrıca bkz.
ön lisans, lisans, yüksek lisans
DOKÜMAN Kurumsal faaliyetlerin yerine getirilmesinde üretilen ya da toplanan henüz belge vasfı kazanmamış her türlü kayıtlı bilgiye doküman denir. DİJİTALLEŞTİRİLMİŞ DOKÜMAN Elektronik olarak üretilmeyen ancak tarayıcılar ve dijital fotoğraflama cihazları gibi araçlarla elektronik ortama aktarılmış olan dokümana dijitalleştirilmiş doküman denir.
DOLAŞIM. 1. Kullanıcılara kitapların veya diğer kaynakların ödünç verilmesi ve ödünç alınan kaynakların kaydının tutulmasına dolaşım denir. 2. Belirli bir süre içinde kütüphanenin dışında kullanım için ödünç verilen ciltlerin toplamına dolaşım denir.
DOSYA TASNİF PLANI Kurumsal faaliyetlerin ve bu faaliyetler sonucunda oluşan belgelerin kurumsal yapıya ve hiyerarşiye uygun olarak konusal olarak sınıflandırılması için geliştirilmiş belge yönetim aracına dosya tasnif planı veya kısaca DTP denir.
DOTTORATO DI RICERCA İtalya'da doktora programına dottorato di ricerca denir.
DÖNEM. Yükseköğretim kurumlarında belirli bir akademik yılın bölümlere ayrılmış kısımlarına dönem denir. BAHAR DÖNEMİ. Ocak veya Şubat ayında başlayan ve Mayıs ayında sona eren döneme bahar dönemi denir. GÜZ DÖNEMİ. Genellikle Eylül veya Ekim ayında başlayan ve Ocak ayına kadar süren döneme güz dönemi denir. DÖNEMSELLİK Dönemselik, mali işlemlerin sonuçlarının belli aralıklarla çıkartılarak hesaplarda yer almasıdır.
DTP Bkz. dosya tasnif planı
DURUM TESPİT TUTANAĞI. Feshedilen sözleşme konusu işlerin hesabının tasfiye edilmesi için sözleşmenin feshedilmesine ait onay tarihinde işlerin mevcut durumunun, idarece görevlendirilecek bir heyet tarafından yüklenici veya vekili ile birlikte tespit edilmesine yönelik olarak tanzim edilen tutanağa durum tespit tutanağı denir.
E-APOSTİL. Bkz. elektronik apostil
E-İMZA. Bkz. imza
E-KİTAP. Bkz. elektronik kitap
E-REZERV. Bkz. elektronik rezerv
ECHE. Bkz. Erasmus Üniversite Beyannamesi
ECVET. Mesleki Eğitim ve Öğretim için Avrupa Kredi Sistemi veya kısaca ECVET, Avrupa ülkelerinde kalış sırasında edinilen işle ilgili becerilerin ve bilgilerin doğrulanmasını, tanınmasını ve biriktirilmesini kolaylaştırmayı amaçlayan bir sistemi ifade eder.
EĞİTİM. Gençlerin toplum yaşayışında yerlerini almaları için gerekli bilgi, beceri ve anlayışları elde etmelerine, kişiliklerini geliştirmelerine okul içinde veya dışında, doğrudan veya dolaylı yardım etmeye eğitim denir. AÇIK EĞİTİM. Öğrencilere radyo, televizyon ve eğitim araçları vasıtasıyla yapılan eğitim - öğretim türüne açık eğitim denir. Örgün, yaygın, sürekli ve açık eğitim yoluyla toplumun özellikle sanayileşme ve tarımda modernleşme alanlarında eğitilmesini sağlamak yükseköğretim kurumlarının görevidir (2547 SK m. 12/D). AÇIK EĞİTİM KAYNAĞI. Serbestçe kullanılabilen, uyarlanabilen ve paylaşılabilen her türlü eğitim materyaline açık eğitim kaynağı denir. AĞ-TEMELLİ EĞİTİM. Eğitsel içeriğin bir internet tarayıcısı üzerinden yeri geldiğinde diğer kaynaklara da referans vererek bireylere sunulmasına ağ-temelli eğitim denir. AMERİKAN EĞİTİM KONSEYİ. American Council on Education veya Amerikan Eğitim Konseyi, yeni açılan derslere kredi verilip verilemeyeceğini karara bağlayan Amerikan bir eğitim kuruluşudur. DEMOKRATİK EĞİTİM Amacı programları ve yöntemleri demokrasinin dayandığı temel ilkelere göre belirlenen eğitime demokratik eğitim denir. DİSİPLİNLER ARASI EĞİTİM. Öğrencilerin farklı disiplinlerden gelen bilgileri birleştirmelerini sağlayan öğretim yöntemine disiplinler arası eğitim denir. EKSTERN EĞİTİM. Yükseköğretimin belirli dallarında, devam zorunluluğu olmaksızın sadece yarı yıl içi ve sonu sınavlarına katılma zorunluluğu bulunan eğitim - öğretim türüne dışarıdan eğitim veya ekstern eğitim denir. HİZMET İÇİ EĞİTİM Kişilerin hizmetteki verim ve etkilerinin arttırılmasını, gelişmeye yol açan bilgi, beceri ve anlayışlarının zenginleştirilmesini amaç edinen ve kurumların genel çalışma düzenini sürekli olarak etkileyen eğitime hizmet içi eğitim denir. KARŞILAŞTIRMALI EĞİTİM. Karşılaştırmalı eğitim, dünyadaki eğitim sorunlarının benzerliğini ortaya koymakla birlikte, bu sorunların farklı ülkelerde farklı şekilde meydana geldiğini ve çözüm yollarının da farklı olabileceğini gösteren bir alandır. LİSANSÜSTÜ EĞİTİM Lisans derecesi ya da diploması almış olanlara ilgi duydukları bir bilim dalında yüksek lisans ya da doktora öğrenimi yaparak uzmanlaşma olanağı sağlamak üzere düzenlenen eğitime lisansüstü eğitim denir. MESLEKİ EĞİTİM. Fertlere, emek piyasasında geçerli olan bir işi yapabilmeleri için, gerekli mesleki bilgi ve davranışları kazandırarak, çok yönlü geliştirilen bir eğitim sürecine mesleki eğitim denir. ÖRGÜN EĞİTİM. Öğrencilerin, eğitim - öğretim süresince ders ve uygulamalara devam etme zorunluluğunda oldukları bir eğitim - öğretim türüne örgün eğitim denir. TEKNİK EĞİTİM Bir tekniğin ya da teknik yöntem ve becerilerin kazandırılmasına önem veren mühendis, teknisyen ve işçi yetiştirmeyi amaç edinen öğretim alanına teknik eğitim denir. UZAKTAN EĞİTİM Uzaktan eğitim, yükseköğretim kurumlarının fiziksel olarak bir araya gelmeden bilgi ve beceri kazandırmak amacıyla öğretim faaliyetlerini dijital, çevrim içi veya diğer iletişim teknolojileri aracılığıyla planladığı, yürüttüğü ve değerlendirdiği bir eğitim-öğretim yöntemidir. ACİL UZAKTAN EĞİTİM Pandemi sürecinde hızlıca çevrimiçi ortama taşınarak yapılan öğretim etkinliğine acil uzaktan eğitim denir. YAYGIN EĞİTİM. Yaygın eğitim, toplumun her kesimine ve değişik alanlarda bilgi ve beceri kazandırma amacı güden eğitim - öğretim türüne verilen addır. YETİŞKİN EĞİTİMİ. Örgün, yaygın veya gayri resmi nitelikte olsun, mesleki olmayan yetişkin eğitiminin tüm biçimleri yetişkin eğitimi olarak adlandırılır. YÜZ YÜZE EĞİTİM. Yüz yüze eğitim, öğrencilerin ve öğretim elemanlarının fiziksel olarak aynı mekânda bir araya geldiği, derslerin sınıf ortamında gerçekleştirildiği bir eğitim modeline verilen addır. WEB TABANLI EĞİTİM. Öğretim materyallerinin internet aracılığı ile sunulduğu öğretim sistemine web tabanlı eğitim denir.
EKLE/BIRAK. Bkz. add/drop
ELEKTRONİK EKSİLTME. Elektronik eksiltme; tekliflerin değerlendirilmesinin ardından elektronik ortamda eksiltme şeklinde sunulan yeni fiyatların veya belirli teklif unsurlarına ilişkin yeni değerlerin bir elektronik araç marifetiyle otomatik değerlendirme metotları kullanılarak yeniden değerlendirilmesi ve sıralandırılması şeklinde tekrar eden işlemleri ifade eder.
Ayrıca bkz.
teklif
ELEKTRONİK KAMU ALIMLARI PLATFORMU. İdareler ile kamu alımları sürecine taraf olanların bu sürece ilişkin işlemleri internet üzerinden gerçekleştirebilecekleri ve Kurum tarafından yönetilen elektronik ortama Elektronik Kamu Alımları Platformu veya kısaca EKAP denir.
ELEKTRONİK KİTAP. Bir kişisel bilgisayar veya e-kitap okuyucusu ile okunması tasarlanan geleneksel basılı kitabın sayısal sürümüne elektronik kitap veya kısaca e-kitap denir.
ELEKTRONİK ONAY. Elektronik onay; güvenli elektronik imza kullanılmayan durumlarda paraf yerine geçecek kaydın elektronik ortamda alınmasını ifade eder.
ELEKTRONİK ORTAM Bilgi, belge veya dokümanların kayıtlı olduğu her türlü bilgi ve iletişim teknolojisi araçlarının tümüne elektronik ortam denir.
ELEKTRONİK REZERV. Bilgisayar görüntü ekranından okunabilir biçimde düzenlenmiş ders rezerv kaynaklarının elektronik sürümüne elektronik rezerv veya kısaca e-rezerv denir.
ELEKTRONİK SERTİFİKA. İmza sahibinin imza doğrulama verisini ve kimlik bilgilerini birbirine bağlayan elektronik kaydına elektronik sertifika denir.
ELEKTRONİK VERİ. Elektronik, optik veya benzeri yollarla üretilen, taşınan veya saklanan kayıtlara elektronik veri denir.
EMBA. Çalışanlara yönelik MBA programlarına Executive MBA veya kısaca EMBA denir.
Ayrıca bkz.
MBA, yüksek lisans
EMEK. Mal ve hizmet üreten insan etkinliğine emek denir.
ENKANYA Enkanya dini ya da akademik tören anlamına gelir.
ENQA ENQA (European Association for Quality Assurance in Higher Education) Avrupa'da yükseköğretimde kalite güvencesi konusunda bilgi, deneyim ve iyi uygulamaları yaymayı amaçlayan bir üye tabanlı örgüttür.
ENSTİTÜ. Enstitü; üniversitelerde ve fakültelerde birden fazla benzer ve ilgili bilim dallarında lisansüstü, eğitim - öğretim, bilimsel araştırma ve uygulama yapan bir yükseköğretim kurumudur. YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ. Yüksek teknoloji enstitüsü, özellikle teknoloji alanında yüksek düzeyde araştırma, eğitim-öğretim, üretim, yayın ve danışmanlık yapan, kamu tüzel kişiliğine sahip yükseköğretim kurumuna verilen addır.
Ayrıca bkz.
fakülte, yüksekokul, meslek yüksekokulu
EPALE. EPALE, öğretmenler, eğitimciler, araştırmacılar, akademisyenler, politika yapıcılar ve Avrupa'da yetişkin eğitiminde profesyonel bir role sahip olan herkes için çok dilli, üyeliğe açık olan topluluğun adıdır.
EQAVET. EQAVET,, politika yapıcılar için hedef belirleme ve planlama, uygulama, değerlendirme ve incelemeyi içeren dört aşamalı bir kalite döngüsüne dayalı referans aracına verilen addır. EQAVET AŞAMALARI: hedef belirleme ve planlama, uygulama, değerlendirme ve inceleme
ERASMUS+ ÖĞRENİM HAREKETLİĞİ: Üniversite Öğrencilerinin Hareketliliği için Avrupa Topluluğu Eylem Programı veya Erasmus+ öğrenim hareketliliği, yükseköğretim kurumu öğrencilerinin bir akademik yıl içerisinde eğitimlerinin bir veya iki dönemini Avrupa Birliği üyesi bir ülkedeki anlaşmalı bir yükseköğretim kurumunda gerçekleştirmesini ifade eder. ERASMUS GÜNLERİ. Erasmus+ Programının tanınırlığını ve bu programa yönelik projelerin görünürlüğünü artırmak, potansiyel yararlanıcıları Erasmus+'tan yararlanmaya teşvik etmek amacıyla her yıl Ekim ayında düzenlenen etkinliğe Erasmus günleri denir. Erasmus günlerine ilişkin mesajlar genellikle #ERASMUSDAYS etiketi ile yayınlanır. ERASMUS+ KATILIMCISI. bir projeye tamamen dahil olan ve katılım maliyetlerini karşılamaya yönelik Avrupa Birliği hibesinin bir kısmını alabilen kişilere Erasmus+ katılımcısı denir. ERASMUS OFİSİ. Bir yükseköğretim kurumunda Erasmus hareketlilik faaliyetlerini gerçekleştirme işini yürüten birime Erasmus ofisi denir. ERASMUS STUDENT NETWORK. Erasmus Student Network veya kısaca ESN, 1989 yılında kurulan ve 1990 yılında resmi olarak kaydedilen Avrupa'nın en büyük öğrenci birliğidir. ERASMUS ÜNİVERSİTE BEYANNAMESİ. Avrupa Komisyonu tarafından verilen ve Program Ülkelerindeki yüksek öğretim kurumlarına Erasmus + kapsamındaki öğrenme ve işbirliği faaliyetlerine başvurma ve katılma hakkı veren bir akreditasyona Erasmus Üniversite Beyannamesi veya kısaca ECHE denir. [Desiderius Erasmus, Felemenk Bilgin. 1466'da Rotterdam'da doğdu. Paris Üniversitesinde okudu. 1499'da İngiltere'ye gitti. 1536'da Basel'de öldü. Günümüze kalan tek eseri Morias enkomion seu laus stultitiae'dir.]
Ayrıca bkz.
AIESEC, EURODESK, ESC, IAESTE, UNV, CISV
ERASMUS MUNDUS. Bkz. Erasmus+ öğrenim hareketliliği
ERİŞİM. Genellikle, bilginin ulaşılabilirliği; örneğin kitap gibi istenilen kaynakları edinme ayrıcalığına erişim denir. AÇIK ERİŞİM. Açık erişim, Belirli türden materyalleri açıkça yayınlamak için genel bir konsept, yani mümkün olan en geniş kullanıcı grubu ve en fazla sayıda kullanıcı tarafından erişilebilmesi ve kullanılabilmesini ifade eder. ALTIN ERİŞİM. Makalelerin açık erişimli bir dergide bir ücret karşılığında yayınlanmasına altın erişim denir. BRONZ ERİŞİM. Makalelerin bir ambargo döneminden sonra serbestçe erişime açılmasına bronz erişim denir. HİBRİT ERİŞİM. Bir dergide makalelerin bazı makalelerin açık erişimli olması diğer makalelerin erişim için abonelik gerektirmesine hibrit erişim denir. KAMPÜS DIŞI ERİŞİM. Kampüs dışından kullanıcı adı, ID numarası ve PIN numarası gibi kimlik doğrulama bilgilerini kullanarak kütüphane web sitesi aracılığıyla veri tabanlarına erişime kampüs dışı erişim denir. PLATİN ERİŞİM. Platin erişim, tamamen açık erişim olan ve yazarlardan makale işlem ücreti almayan dergileri kapsar. YEŞİL ERİŞİM. Yeşil erişim, yazarların araştırma makalelerinin bir versiyonunu kurumsal bir depoda veya bir konu deposunda arşivlemesini içerir.
Ayrıca bkz.
açık ders, açık ders kaynağı, açık öğretim, çoklu arama
ESC. Bkz. Avrupa Dayanışma Programı
ESER. Emek sonucu ortaya konan ürüne eser denir. ESER ÇALIŞMASI. Anasanat dallarında uygulanan yüksek lisans ve sanatta yeterlik programlarında, öğrencilerin tez yerine gerçekleştirebilecekleri sanatsal çalışmaya eser çalışması denir. ESER METNİ. Anasanat dallarında öğrencilerin tez yerine gerçekleştirebilecekleri özgün eser çalışmasına ilişkin, eserin amacının, yönteminin, ilgili alan açısından öneminin ve yapım süreçlerinin anlatıldığı metne eser metni denir.
ESKALASYON. İhalelerde sözleşme fiyatının maliyetlerdeki artışa göre güncellenmesine eskalasyon denir.
Ayrıca bkz.
ihale, sözleşme
ESN. Bkz. Erasmus Student Network
EŞ FİNANSMAN. AB tarafından desteklenen bir projenin maliyetlerinin hangi kısmının yararlanıcı
tarafından veya AB hibesi dışındaki harici katkılarla karşılanması ilkesine eş finansman ilkesi denir.
EŞ YETKİLENDİRME. Bkz. akreditasyon
EŞEL MOBİL SİSTEMİ. Oynak ücret, değişen aylık, hareketli merdiven veya oynak cetvel sistemi olarak bilinen eşel mobil sistemi, ücret ve maaşların enflasyon oranına göre düzenlenmesidir.
EŞİK DEĞER. Eşik değer, ihale ilan süreleri ve kuralları ile ihalelere sadece yerli isteklilerin katılmasına ve ihalelerde yerli istekliler lehine fiyat avantajı sağlanmasına ilişkin hükümlerin uygulanmasında kullanılmak üzere, 4734 sayılı Kanunun 8’inci maddesinde mal ve hizmet alımları ile yapım işleri için ayrı ayrı belirlenen ve aynı Kanunun 67’nci maddesi uyarınca güncellenen parasal limitleri ifade eder. Eşik değerlerin altında kalmak amacıyla mal veya hizmet alımları ile yapım işleri kısımlara bölünemez (4734 SK m. 5/3).
Ayrıca bkz.
ihale, istekli, yerli istekli, hizmet
EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET İLKESİ. Cinsiyet, yaş, ırk ve etnik köken gibi geçersiz veya başka türden ayrımcı sınıflamalar yerine, eğitim-öğretim, beceri, çaba ve sorumluluk temeline dayanan adil ücret ödeme biçimine eşit işe eşit ücret ilkesi denir. Her üye, ücret hadlerinin tespitiyle ilgili olarak yürürlükte bulunan usullere uygun yollardan, eşit değerde iş için erkek ve kadın işçiler arasında ücret eşitliği prensibini teşvik ve bu prensibin bütün işçilere uygulanmasını, sözü edilen usullerle telifi kabil olduğu nispette temin edecektir. (100 Sayılı İLO Sözleşmesi)
ETF. Bkz. Avrupa Eğitim Vakfı
ETİK. Çeşitli meslek kolları arasında tarafların uyması veya kaçınması gereken davranışlar bütününe etik denir. BİLİMSEL ETİK. Bilim adamlarının bilimsel çalışmalarıyla ilgili hususlarda bilim adamında bulunması gereken dürüstlük, tarafsızlık, objektiflik gibi nitelikler çerçevesinde oluşmuş mesleki normlar bütününe bilimsel etik denir. BİLİMSEL ETİK İHLALİ. Bilimsel etik normlarına uymayan davranış kalıplarına bilimsel etik ihlali denir. MESLEK ETİĞİ. Meslek etiği, belirli bir meslek grubunun üyeleri arasında uyulması gereken davranış kurallarını ve mesleki değerleri ifade eder. YAYIN ETİĞİ. Yayın etiği, akademik ve bilimsel çalışmalarda, bilgi paylaşımını düzenleyen ve doğruluk, açıklık, dürüstlük gibi temel ilkelere dayanan bir etik disiplindir.
EUA. Bkz. Avrupa Üniversiteler Birliği
EUMC. Avrupa Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı İzleme Merkezi veya kısaca EUMC; Irkçılık, yabancı düşmanlığı, İslam düşmanlığı ve antisemitizm konularında gerekli tedbirlerin alınabilmesi amacıyla, AB’ye ve üye devletlere güvenilir ve karşılaştırmalı bilgi sağlamak için 1997 yılında kurulmuş ve merkezi Viyana'da olan bir AB ajansıdır.
EURODESK: Eurodesk, Avrupa Birliği'nin gençlik politikaları ve fırsatlarını bilgilendirmek ve gençlerin bu fırsatları kullanmalarını teşvik etmek amacıyla faaliyet gösteren bir ağ sistemidir.
Ayrıca bkz.
AIESEC, ESN, ESC, IAESTE, UNV, CISV
EUROPASS. Europass, öğrencilerin beceri, deneyim ve yeterliliklerini kanıtlayabilmelerini, Avrupa'da işe girmelerini sağlayan ve AB hareketliliklerini destekleyen uluslararası yeterlilik belgesine verilen addır.
Ayrıca bkz.
Avrupa Dayanışma Programı
EUROPEAN SOLIDARITY CORPS. Bkz. ESC
EUROPEAN TRAINING FOUNDATION. Bkz. Avrupa Eğitim Vakfı
EV SAHİBİ KURUM. Bkz. host institution
EVRAK. Evrak (ﺍﻭﺭﺍﻕ) veya evrāḳ (ﺍﻭﺭﺍﻕ) , yazılı kağıt demektir.
EXECUTIVE MBA. Bkz. EMBA
FAALİYET Kamu kaynağı kullanmak suretiyle belirli bir ürün ya da hizmetin sunulması amacıyla, planlama aşamasından üretim ve hedef kitleye sunum aşamasına kadar gerçekleştirilen iş, işlem ve süreçler bütününe faaliyet denir.
FACHHOCHSCHULEN Almanya’da mühendislik ve teknik, iktisadi bilimler, sosyal hizmetler ve tasarım alanlarında eğitim veren üniversitelere fachhochschulen adı verilir.
FACHOBERSCHULE Fachoberschule Almanya'da bir mesleki branşta öğrencileri daha üst düzeyde kuramsal ve uygulamalı bilgiler, beceriler kazandırmakla görevli okuldur.
FACHOSCHULE. Almanya'da mesleki deneyimleri olan kişilere bir meslek dalında derinlemesine bir mesleki eğitim veren okullara fachoschule denir.
FAİZ Ödünç alınan paranın kullanımı karşılığında yapılan ödemeye faiz denir.
FAKÜLTE. Fakülte, yüksek düzeyde eğitim-öğretim, bilimsel araştırma ve yayın yapan; kendisine birimler bağlanabilen bir yükseköğretim kurumudur. Bir fakülte, enstitü, konservatuvar, yüksekokul veya meslek yüksekokulu içinde öğrencilerin işlemiş oldukları disiplin suçlarından dolayı soruşturma açmaya ilgili fakülte dekanı, enstitü, konservatuvar, yüksekokul veya meslek yüksekokulu müdürü yetkilidir (2547 SK m. 54). FAKÜLTE SEKRETERİ Fakülte sekreteri, üniversitelerin fakültelerinde görev alan ve fakültenin idari işleri ile ilgilenen personele verilen addır.
Ayrıca bkz.
yükseköğretim, üniversite, enstitü, yüksekokul, bölüm
FAZLA ÇALIŞMA. Haftalık kırkbeş saati aşan çalışmalara fazla çalışma denir. FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİ. Fazla çalışma ücreti, kurumun 178. madde kapsamında normal çalışma saatleri dışında çalıştırdığı memura saat itibarıyla ödenen parayı ifade eder. Kurumlar gerektiği takdirde personelini günlük çalışma saatleri dışında fazla çalışma ücreti vermeksizin çalıştırabilirler. Bu durumda personele yaptırılacak fazla çalışmanın her sekiz saati için bir gün hesabı ile izin verilir. Ancak, bu suretle verilecek iznin en çok on günlük kısmı yıllık izinle birleştirilerek yılı içinde kullandırılabilir (657 SK m. 178/B).
Ayrıca bkz.
memur
FAZLA MESAİ. Bkz. fazla çalışma
FIRSAT EŞİTLİĞİ Bireylerin cinsiyet, dil, din, ırk, ekonomik durum veya sosyal statü gibi ayrımcılıklara maruz kalmadan, yetenek ve potansiyellerini geliştirebilmeleri için eğitim, istihdam ve sosyal alanlarda eşit imkânlara sahip olmalarını sağlayan bir ilkeye fırsat eşitliği ilkesi denir.
FİNAL. Bkz. dönem sonu sınavı
FORM. Biçimli belgeye form denir. Sendikaya üyelik, kamu görevlisinin üç nüsha olarak doldurup imzaladığı üye formu ile sendikaya başvurması ve başvurunun sendika yetkili organınca kabulü ile kazanılır (4688 SK m. 14/3).
Ayrıca bkz.
belge
FORMASYON. Bkz. pedagojik formasyon
FORUM. Bir konunun, karşıt görüşlere sahip uzmanlar tarafından bir yönetici başkanlığında tartışıldığı toplantılara forum denir.
FULBRIGHT PROGRAMI. Fulbright programı, Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti tarafından uluslararası öğrenciler için desteklenen ve başvuru sürecine yaklaşık 155 milletten öğrenci katılabildiği burs programına verilen addır. [William Fulbright, ABD'li senatör. 1905'te Sumner'da doğdu. 1925'te Arkansas Üniversitesi Tarih Bölümünden mezun oldu. 1936-1939 yılları arasında aynı üniversitede ders verdi. 1946'da eğitim ve kültürel değişim yoluyla ülkeler arasında ortak bir anlayış geliştirmek amacıyla kongreye kanun teklifi sundu. 1950'de Bilimler Akademisine seçildi. 1995'te Washington'da öldü.]
FYK. Bkz. Fakülte Yönetim Kurulu
GANO. Bkz. genel not ortalaması
GEÇİCİ GÖREV YOLLUĞU VE HARCIRAHI. Geçici görev yolluğu ve harcırahı, 6245 Sayılı Kanunun 14 üncü maddesinde, kurumlara ait bir görevin yerine getirilmesi amacıyla geçici olarak yurt içinde veya yurt dışında başka bir yere gönderilmesinin yanı sıra, yeni ve eski memuriyetleri ile ilgili bir olay dolayısıyla bu Kanuna tabi kurumlarca açılan bir dava sebebiyle sanık veya davalısı olarak başka bir yere gönderilenlere verilen tazminata denir.
GEÇİCİ PERSONEL. Bir yıldan az süreli veya mevsimlik hizmet olduğuna Devlet Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlığının görüşlerine dayanılarak Bakanlar Kurulunca karar verilen görevlerde ve belirtilen ücret ve adet sınırları içinde sözleşme ile çalıştırılan ve işçi sayılmayan kimselere geçici personel denir.
GENÇ. Erasmus müktesabatına göre 13 ile 30 yaşları arasındaki bireylere genç denir.
GENEL KURUL. Bir kuruluşun en üst düzey karar alma organı olarak, belirli bir statüye sahip üyelerin katılımıyla toplanan, kuruluşun yönetimiyle ilgili önemli kararların alındığı, stratejilerin belirlendiği ve faaliyetlerin değerlendirildiği resmi bir toplantıya genel kurul denir.
GENEL SEKRETER Yükseköğretim üst kuruluşlarında başkana, üniversitelerde rektöre bağlı, merkez yönetim örgütünün başında genel sekreter bulunur.
GENELGE Yasa ve yönetmeliklerin uygulanmasında yol göstermek, herhangi bir konuda aydınlatmak, dikkat çekmek üzere ilgililere gönderilen yazıya tâmim veya genelge denir.
GERÇEĞE UYGUN DEĞER. Gerçeğe uygun değer; piyasa koşullarında muvazaasız bir işlemde bilgili ve istekli taraflar arasında bir varlığın el değiştirmesi veya bir borcun ifası için belirlenen tutarı ifade eder.
GERÇEKLEŞTİRME GÖREVLİSİ. Harcama talimatı üzerine işin yaptırılması mal veya hizmetin alınması, teslim alma işlemlerinin yapılması, belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevini yürüten kişilere gerçekleştirme görevlisi denir.
GMAT. Graduate Management Admission Test veya kısaca GMAT, Yurt dışında işletme, pazarlama, finans gibi alanlarda eğitim veren çoğu okulun yüksek lisans, MBA veya doktorayapacak öğrencilerden istedikleri, bilgisayar üzerinde uygulanan teste verilen addır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
GOETHE ZERTIFIKITAT. Goethe Zertifikat, Almanca dil yeterliliğini ölçen sınav sertifikasıdır. [Johann Wolfgang von Goethe, Alman yazar. 1749'da Frankfurt'ta doğdu. 1765'te Leipzig'de hukuk öğrenimine başladı. 1770'te Frankfurt'a döndü. 1771'de hukuk alanında doktora tezini yazdı. 1772'de Wetzlar Alman Yüksek Mahkemesi'nde asistan olarak göreve başladı. 1775'te Weimar'a gitti. 1779'da İsviçre'ye gitti. 1782'de Weimar'da maliye bakanı oldu. 1785'te Karlsbad'a gitti. 1786'da İtalya'ya gitti. 1814'te Rhein ve Main'i ziyaret etti. 1813'te Tahran'ı ziyaret etti. 1832'de Weimar'da öldü. En önemli eserleri: Die Leiden des jungen Werthers, 1774; Wilhelm Meisters Lehrjahre, 1796; West-Östlicher Divan, 1819; Faust, 1832]
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
GÖREVDEN UZAKLAŞTIRMA. Görevden uzaklaştırma, görevde kalmasında sakınca görülen devlet memurlarına ilişkin olarak uygulanan, atandıkları görevle ilişkilerini kesen koruyucu önlemi ifade eder.
GÖREVİ İHMAL. Memurun, yasaca belirli bir kamu ödev veya görevini yapmaya zorunlu bulunan bir işi yapmaması yahut yasa ve tüzüklerce yapılmasının öngörüldüğü biçimde yerine getirilmemesine görevi ihmal denir.
GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA. Bir kamu görevlisinin görevi dolayısıyla kendisine verilen yetkileri, yetkinin veriliş amacına, yasaya ve başka kurallara aykırı olarak kullanmasına görevi kötüye kullanma denir.
GÖRMEZDEN GELME. Araştırma konusuyla ilgili daha önce yapılmış yayınlardan haberi yokmuş gibi davranarak yayınını -açıkça veya zımnen- o konuda yapılmış ilk yayın veya özgün bir çalışma gibi göstermeye görmezden gelme denir.
GÖSTERGE Bir gelişimi gösteren nicelikler veya değerler arasındaki ilişkiye endeks veya gösterge denir. ÇIKTI GÖSTERGESİ Üretilen ürün veya sunulan hizmetlerin miktarına çıktı göstergesi denir. GİRDİ GÖSTERGESİ Bir politika, ürün ya da hizmetin üretimi veya sunulması için gerekli olan beşeri, mali ve fiziki kaynaklara girdi göstergesi denir. PERFORMANS GÖSTERGESİ. Yükseköğretim kurumlarının amaç ve hedeflerine ulaşıp ulaşmadığını ya da ne kadar ulaştığını ölçmek, izlemek ve değerlendirmek için kullanılan araçlara performans göstergesi denir.
GRADUATE MANAGEMENT ADMISSION TEST. Bkz. GMAT
GRANDES ÉCOLES. Fransa'da mühendislik, işletme, siyaset bilimi ve diğer alanlarda eğitim sunan prestijli kurumlara grandes écoles denir.
GRİ YAKALI. Yarı vasıflı çalışanlara gri yakalı denir.
GÜNDELİK. 657 SK m. 4C ve 4D'ye göre çalıştırılan personele ödenen paraya gündelik denir.
GÜVENCE. Bkz. teminat
GYMASIELE OBERSTUFE Gymnasiale oberstufe Almanya'da 11 ve 13. sınıfları kapsar.
GYMNASIUM Gymnasium Almanya'da 5. sınıftan 13. sınıfa kadar sınıfları kapsar.
GZFT ANALİZİ Bkz. SWOT analizi
HABERLEŞME KODU 13.08.1991 tarih ve 1991/17 sayılı Başbakanlık genelgesi ile yürürlüğe konulan, Kamu kurum ve kuruluşlarında, belgenin üretildiği kurumu ve birimi tanımlayan kodlara haberleşme kodu denir.
HADEME (ﺧﺪﻣﻪ). Bkz. hizmetli
HAK EDİŞ. Genel olarak bir kişi veya kuruluşun özellikle kamu kuruluşlarına yapmış olduğu mal veya hizmet teslimleri karşılığında düzenlenen belgeler karşılığında hak ettiği ödemeye hak ediş denir.
HAKEM LABORATUVAR. Hakem laboratuvar, ihale dokümanında itiraz muayenesinin yapılacağı laboratuvar olarak belirtilen ve vereceği rapor kesin olan laboratuvardır.
HAKEMLİ DERGİ. Uzmanlığı yazarınkine benzer düzeyde olan bilim adamları tarafından içeriği gözden geçirilmiş bilimsel makalelerin yer aldığı dergilere hakemli dergi denir.
HAKSIZ MAL EDİNME. Haksız mal edinme, kanuna ve genel ahlaka uygun olarak sağlandığı ispat edilemeyen mallar ile ilgilinin sosyal yaşantısı bakımından geliriyle uygu olduğu kabul edilemeyecek harcamalar şeklinde ortaya çıkan artışları ifade eder.
HAKSIZ MÜDAHALE. Editörlüğü, redaktörlüğü veya hakemliği yapılan dergi, kitap, kongre veya armağan kitabı vb. yayınlarda, makale/bildiri sahibinin izni, bilgisi ve haberi olmadan yazısından bir bölüm çıkarmak veya yazısına bölüm eklemeye haksız müdahale denir.
HAKSIZ YAZARLIK. Haksız yazarlık; aktif katkısı olmayan kişileri yazarlar arasına dâhil etmek veya olan kişileri dâhil etmemek, yazar sıralamasını gerekçesiz ve uygun olmayan bir biçimde değiştirmek, aktif katkısı olanların isimlerini sonraki baskılarda eserden çıkartmak, aktif katkısı olmadığı halde nüfuzunu kullanarak ismini yazarlar arasına dâhil ettirmektir.
Ayrıca bkz.
intihal, sahtecilik, çarpıtma, tekrar yayım, dilimleme
HARCAMA. 1. Bir şey almak için elden çıkarılan paraya harcama denir. 2. Herhangi bir mali hak yaratmayan veya mevcut bir mali hakkı ortadan kaldırmayan devlet ödemelerine harcama denir. HARCAMA BİRİMİ. Harcama birimi; kamu idaresi bütçesinde ödenek tahsis edilen ve harcama yetkisi bulunan birimi ifade eder. HARCAMA YETKİLİSİ. 5018 sayılı Kanuna göre bütçeyle ödenek tahsis edilen bir harcama biriminin en üst yöneticisine harcama yetkilisi denir. HARCAMA TALİMATI Kamu ihale mevzuatına tabi olmayan bir giderin idare adına geçici veya kesin olarak ödenebilmesi için giderin konusunu, gerekçesini, yapılacak iş veya hizmetin süresini, hukuki dayanaklarını, tutarını, kullanılabilir ödeneğini, tertibini, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgileri gösteren ve harcama yetkilisinin imzasını taşıyan belgeye harcama talimatı denir. CÂRÎ HARCAMA Cârî harcama; sermaye varlıkları veya sermaye varlıklarının üretiminde kullanılacak mal veya hizmetler için yapılan ödemeler dışında kalan, karşılıklı ödemeleri ve alıcıların mali sermayesinin artırılması dışındaki amaçlarla yapılan karşılıksız ödemeleri kapsar. KAMU HARCAMASI. Kamu kesini birimleri tarafından bildirilen kamu hizmeti taleplerini karşılamak için, bir kamu bütçesi ile düzenlenen ve gerçekleştirilen harcamaya kamu harcaması denir.
HARCIRAH. 6245 sayılı kanuna göre, ödenmesi gereken yol masrafı, gündelik, aile masrafı ve yer değiştirme masrafına harcırah denir.
HARÇ. 1. Resmî işlerde devlet veznesine ödenen paraya harç (ﺧﺮﺝ) denir. 2. Yükseköğretim öğrencilerinin dönem başlarında ödediği katkı payına harç (ﺧﺮﺝ) denir. Türk-Japon Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Vakfı, Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflara diğer kanunlarla tanınan vergi, resim ve harç istisnalarından yararlanır (7034 SK m. 5).
HAREKETLİ MERDİVEN. Bkz. eşel mobil sistemi
HAREKETLİLİK. Katılımcıların belirli bir süre boyunca başka bir ülkeye eğitim, gönüllülük vb. için gitmelerine hareketlilik denir. HAREKETLİLİK SÖZLEŞMESİ. Gönderen ve alan kuruluş ile katılımcı bireyler arasında, ilişki düzeyini ve kalitesini sağlamak için hareketlilik döneminin amaçlarını ve içeriğini tanımlayan bir anlaşmaya hareketlilik sözleşmesi denir.
HATÂ. İstemeyerek ve bilmeyerek yapılan yanlışa ḫaṭā’ (ﺧﻄﺎﺀ) veya hatâ (ﺧﻄﺎﺀ) denir. BÜYÜK HATA. Şartname konusu ürünün kritik hatalarının dışında kalan, ancak ürünün şeklini, fonksiyonunu ve birlikte kullanıldığı diğer ürünlere uyumunu, güvenilirliğini değiştirilebilirliğini, servis ömrünü, raf süresini, performansını, maliyetini etkileyebilecek hatalara büyük hata denir. KRİTİK HATA. Şartname konusu ürünün performansını engelleyici veya kullanıcısı veya bakımcısı açısından tehlikeli ve emniyetsiz olan, hayati tehlikeye neden olabilecek türdeki hatalar kritik hata olarak adlandırılır. KÜÇÜK HATA. Şartname konusu ürünün üretim amacının gerçekleşmesini engellemeyen, kullanımını sınırlamayan, şeklini fonksiyonunu ve uyumunu etkilemeyen, ancak üretim standartlarından bazı küçük sapmaların olmasına küçük hata denir.
HAZIRLIK SINIFI. Öğrencilere, belli bir öğretim programını izlemek veya belli bir okulda okumak için gerekli temel anlayış, bilgi ve becerileri kazandırmak amacıyla bir okula veya bir üniversiteye bağlı olarak açılan öğretim öncesi sınıfa hazırlık sınıfı denir.
HEDEF KARTI Stratejik planda yer alan her bir hedef için Kılavuzda ve ilgili rehberlerde belirtilen şablona uygun olarak hazırlanan karta hedef kartı denir.
HİBE. Hibe (ﻫﺒﻪ), bağış anlamına gelir. Her türlü iç ve dış borçlanma, yurt dışından hibe alınması, borç ve hibe verilmesi ve bunlara ilişkin geri ödemeler, Hazine garantileri, Hazine alacakları, nakit yönetimi ve bunlarla ilgili diğer hususlarda 9.12.1994 tarihli ve 4059 sayılı, 28.3.2002 tarihli ve 4749 sayılı Kanun hükümleri uygulanır (5018 SK m. 6/3).
HİZMET. Maddi olmayan mallara hizmet (خذمت) denir. Aralarında kabul edilebilir doğal bir bağlantı olmadığı sürece mal alımı, hizmet alımı ve yapım işleri birarada ihale edilemez (4734 SK m. 5/2). HİZMET SUNUCUSU. Hizmet sunucusu, hizmet alımı ihalesine teklif veren gerçek veya tüzel kişileri veya bunların oluşturdukları ortak girişimleri ifade eder. HİZMETLİ. Personel kanunlarına göre yardımcı hizmetler sınıfına dahil personele müstahdem veya hizmetli denir. AVUKATLIK HİZMETLERİ Avukatlık hizmetleri sınıfı, Özel kanunlarına göre avukatlık ruhsatına sahip, baroya kayıtlı ve kurumlarını yargı mercilerinde temsil yetkisini haiz olan memurları kapsar. ÇEVRE KORUMA HİZMETLERİ Çevre koruma hizmetlerinin kapsamına atık yönetimi, kirliliğin azaltılması ve doğal ortamın korunması gibi hizmetler girer. DİN HİZMETLERİ Din hizmetleri sınıfı, özel kanunlarına göre çeşitli derecelerde dini eğitim görmüş olan ve dini görev yapan memurları kapsar. EĞİTİM HİZMETLERİ Eğitim hizmetleri fonksiyonu kapsamında örgün ve yaygın eğitim hizmetleri yer alır. EĞİTİM VE ÖĞRETİM HİZMETLERİ Eğitim ve öğretim hizmetleri sınıfı 657 sayılı kanun kapsamına giren kurumlarda eğitim ve öğretim vazifesiyle görevlendirilen öğretmenleri kapsar. EMNİYET HİZMETLERİ Emniyet hizmetleri sınıfı, özel kanunlarına göre çarşı ve mahalle bekçisi, polis, komiser muavini, komiser, başkomiser emniyet müfettişi, polis müfettişi, emniyet amiri ve emniyet müdürü ve emniyet müdürü sıfatını kazanmış emniyet mensubu memurları kapsar. GENEL İDARİ HİZMETLERİ 657 sayılı kanun kapsamına dahil kurumlarda yönetim, icra, büro ve benzeri hizmetleri gören ve bu Kanunla tespit edilen diğer sınıflara girmeyen memurlar Genel İdare Hizmetleri sınıfını teşkil eder. JANDARMA HİZMETLERİ Jandarma hizmetleri sınıfı Jandarma Genel Komutanlığı kadrolarında bulunan subay, astsubay, uzman jandarma ile çarşı ve mahalle bekçilerini kapsar. KAMU HİZMETİ. Kamu hizmeti; devlet veya diğer kamu tüzel kişilerinde veya bunların yakın kontrolleri altında özel teşebbüs eliyle arz edilmiş olan, genel ve kolektif ihtiyaçları karşılamak ve kamu yararını sağlamak için uygulanan devamlı ve düzenli faaliyetlere verilen addır. MALİ HİZMETLER BİRİMİ. Mali hizmetler birimi, 5018 sayılı kanunun 60-ncı maddesinde sayılan görevleri yapan birimi ifade eder. SAĞLIK HİZMETİ SUNUCUSU. Sağlık hizmeti sunucusu, sağlık hizmeti sunan ve/veya üreten gerçek kişiler ile kamu tüzel kişileri veya özel hukuk tüzel kişilerini ve bunların tüzel kişiliği bulunmayan şubelerini ifade eder. TEKNİK HİZMETLER 657 sayılı kanun kapsamına giren kurumlarda meslekleriyle ilgili görevleri fiilen ifa eden ve meri hükümlere göre yüksek mühendis, mühendis, yüksek mimar, mimar, jeolog, hidrojeolog, hidrolog, jeofizikçi, fizikçi, kimyager, matematikçi, istatistikçi, yöneylemci (Hareket araştırmacısı), matematiksel iktisatcı, ekonomici ve benzeri ile teknik öğretmen okullarından mezun olup da, öğretmenlik mesleği dışında teknik hizmetlerde çalışanlar, Mimarlık ve Mühendislik Fakültesi veya bölümlerinden mezun şehir plancısı, yüksek şehir plancısı, yüksek Bölge Plancısı, 3437 ve 9/5/1969 tarih 1177 sayılı Kanunlara göre tütün eksperi yetiştirilenler ile müskirat ve çay eksperleri, fen memuru, yüksek tekniker, tekniker teknisyen ve emsali teknik unvanlara sahip olup, en az orta derecede mesleki tahsil görmüş bulunanlar, Teknik Hizmetler sınıfını teşkil eder. YARDIMCI HİZMETLER Yardımcı hizmetler sınıfı, kurumlarda her türlü yazı ve dosya dağıtmak ve toplamak, müracaat sahiplerini karşılamak ve yol göstermek; hizmet yerlerini temizleme, aydınlatma ve ısıtma işlerinde çalışmak veya basit iklim rasatlarını yapmak; ilaçlama yapmak veya yaptırmak veya tedavi kurumlarında hastaların ve hastanelerin temizliği ve basit bakımı ile ilgili hizmetleri yapmak veya kurumlarda koruma ve muhafaza hizmetleri gibi anahizmetlere yardımcı mahiyetteki görevlerde her kurumun özel bünyesine göre ve yine bu mahiyette olmak üzere ihdasına lüzum gördüğü yardımcı hizmetleri ifa ile görevli bulunanlardan 4 üncü maddenin (D) bendinde tanımlananların dışında kalanları kapsar.
HOME INSTITUTION. Öğrencinin asıl kayıtlı olduğu üniversiteye home institution denir.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
HOST INSTITUTION. Öğrencinin değişim programı sırasında eğitim aldığı üniversiteye host institution denir.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
HSK. HSK, Çince dil yeterliliğini ölçen sınav sertifikasıdır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
HUKUK MÜŞAVİRLİĞİ Üniversitenin hukuki iş ve işlemlerini takip eden, mevzuata uygunluğu sağlayan ve hukuki görüş bildiren birim hukuk müşavirliği olarak adlandırılır.
HURDA. Ekonomik ömrünü tamamlamış olan veya tamamlamadığı hâlde teknik ve fiziki nedenlerle alınış amaçları doğrultusunda kullanılması imkânı kalmayan ya da tamiri mümkün veya ekonomik olmayan arızalar nedeniyle kullanılmasında yarar görülmeyerek hizmet dışı bırakılan taşınırlar ile üretim sırasında elde edilen kırpıntı, döküntü ve artık parçalara hurda (خرده) denir.
İADE TARİHİ. Ödünç alınmış kütüphane kaynaklarının iade edilmesi veya yenilenmesi gereken tarihe iade tarihi denir.
IAESTE. International Association for the Exchange of Students for Technical Experience veya kısaca IAESTE, teknik deneyimlerin değişimini teşvik eden uluslararası bir öğrenci birliğidir.
Ayrıca bkz.
AIESEC, ESN, EURODESK, ESC, IUNV, CISV
İBLÂĞ. İblâğ (ابﻻغ), gönderme demektir. Öğrenci sayısının hesabında küsurlar tama iblağ edilir ve 500 öğrenciden fazlası dikkate alınmaz (2914 SK m. 11/3).
İBRÂ. İbrâ (ﺍﺑﺮﺍﺀ), aklama, borçtan kurtarma; alacaklının borçlusunda bulunan alacağından tamamen veya kısmen vazgeçmesi anlamına gelir.
İBRAZ. İbraz (ﺍﺑﺮﺍﺯ) veya ibrāz (ﺍﺑﺮﺍﺯ), ortaya koymak demektir. Görevli olması sebebiyle sınav süresince sınav yapılan bina ve salonlara girmek isteyenler, sorulmaksızın kimliklerini ibraz etmekle yükümlüdür (6114 SK m. 9).
İCRÂ. İcrâ (ﺍﺟﺮﺍﺀ), yapma, yerine getirme, yürütme anlamına gelir.
İDARE. İdare (ﺍﺩﺍﺭﻩ), kamu kurum ve kuruluşlarını ifade eder. İdare, kişi hürriyetinin kısıtlanması sonucunu doğuran bir müeyyide uygulayamaz (Anayasa m. 38/11). İDARİ BİRİM. Üniversitelerin temel süreçlerine, öğrenciye ve çalışanlara yönelik destek hizmetlerini yürüten birimlere idari birim denir. İDARİ EYLEM. İdarenin, temelinde bir idari karar veya işlem olmayan veya bir idari sözleşmeye dayanmayan her türlü faaliyetine veya hareketsiz kalmasına idari eylem denir. İDARİ İŞLEM. İdari makamların kamu gücünü kullanarak idare işlevine yönelik olarak tesis etmiş oldukları ve idare hukuku alanında sonuç doğuran hukuki işlemlere idari işlem denir. İDARİ PERSONEL İdari personel, yükseköğretim kurumlarında akademik faaliyetlere destek sağlamak ve kurumun idari işleyişini yürütmekle görevli memur, teknisyen, sekreter ve benzeri unvanlara sahip çalışanlardır. İDARİ VE MALİ İŞLER DAİRE BAŞKANLIĞI Üniversitenin idari işleyişini düzenleyen, malzeme temini, satın alma ve bütçe uygulamalarını yürüten birim idari ve mali işler daire başkanlığı olarak adlandırılır. İL ÖZEL İDARESİ. İl sınırları içinde yaşayan vatandaşlardan oluşan kişi topluluğuna il özel idaresi denir. MAHALLİ İDARE. 1. İl, belediye veya köy halkının oradaki ortak yerel gereksinimlerini karşılayan ve genel karar organları oradaki halk tarafından seçilen kamu tüzel kişisine yerel yönetim veya mahalli idare denir. 2. Yetkileri belirli bir coğrafi alan ve hizmetlerle sınırlı olarak kamusal faaliyet gösteren belediye, il özel idaresi ile bunlara bağlı veya bunların kurdukları veya üye oldukları birlik ve idarelere mahalli idare denir.
Ayrıca bkz.
genel yönetim kapsamındaki kamu idaresi
İHALE. İhale (ﺍﺣﺎﻟﻪ); 4734'te yazılı usul ve şartlarla mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin istekliler arasından seçilecek birisi üzerine bırakıldığını gösteren ve ihale yetkilisinin onayını müteakip sözleşmenin imzalanması ile tamamlanan işlemleri, ifade eder. Ödeneği bulunmayan hiçbir iş için ihaleye çıkılamaz (4734 SK m. 5/5). AÇIK İHALE. Açık ihale usulü; bütün isteklilerin teklif verebildiği usulü ifade eder. Dinamik alım sisteminin kurulmasında açık ihale usulü uygulanır (4734 SK. ek m. 4). BELLİ İSTEKLİLER ARASINDAKİ İHALE USULÜ. Belli istekliler arasında ihale usulü; ön yeterlik değerlendirmesi sonucunda idare tarafından davet edilen isteklilerin teklif verebildiği usulü ifade eder. ELEKTRONİK İHALE. Tekliflerin elektronik ortamda alındığı ihaleye elektronik ihale denir. İHALE DOKÜMANI. İhale dokümanı; ihale konusu mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinde; isteklilere talimatları da içeren idari şartnameler ile yaptırılacak işin projesini de kapsayan teknik şartnameler, sözleşme tasarısı ve gerekli diğer belge ve bilgileri ifade eder. İHALE ONAY BELGESİ : İhale onay belgesi, Devlet adına bir taahhüde girişilebilmesi için ihale yetkilisi tarafından verilen yetki belgesidir. İHALE SÜRECİ. İhale süreci, ihale yetkilisince ihale onayı verildiği tarihten itibaren başlayan ve sözleşmenin taraflarca usulüne uygun imzalanmasıyla tamamlanan süreci ifade eder. İHALE YETKİLİSİ. İhale yetkilisi; idarenin, ihale ve harcama yapma yetki ve sorumluluğuna sahip kişi veya kurulları ile usulüne uygun olarak yetki devri yapılmış görevlilerini ifade eder. KAMU İHALE KURUMU. Kamu İhale Kurumu; Kamu İhale Kurulu, Başkanlık ve hizmet birimlerinden oluşur. ULUSAL İHALE. Yalnızca, ihalenin yapıldığı ülke firmalarının teklif vermek üzere davet edilebildiği ihaleye milli ihale veya ulusal ihale denir.
İHDÂS. İhdâs (احداث), kurma veya yeniden oluşturma anlamına gelir. Kararname kapsamına giren kurum ve kuruluşların kadroları Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle ihdas edilir (Genel Kadro ve Usulü Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi).
İHRÂZ. İhrâz (احراز), kazanma demektir.
İKİLİ EĞİTİM. Hem iş yerinde hem de bir eğitim kurumu ya da eğitim merkezindeki eğitim öğretimi birleştiren sisteme ikili eğitim denir.
İKİNCİL KAYNAK. Birincil kaynakları analiz eden kitap ve dergi makalesi gibi kaynaklara ikincil kaynak denir.
İKRAZ İkraz (ﺍﻗﺮﺍﺽ) borç verme demektir. DIŞ BORCUN İKRAZI Hazine Müsteşarlığı tarafından herhangi bir dış finansman kaynağından sağlanan dış finansman imkanlarının ekonominin çeşitli sektörlerinde gelişmeyi sağlamak ve/veya finansman ihtiyacını karşılamak üzere genel ve katma bütçe dışındaki kamu kurum ve kuruluşları ile yatırım ve kalkınma bankalarına gerektiğinde anlaşmanın mali şartlarına bağlı kalmaksızın aktarılmasına dış borcun ikrazı denir.
İLAHİYAT. İlahiyat, dinler tarihi, dini metinler, inanç sistemleri, etik, felsefe ve dini pratikler üzerine bilimsel ve akademik araştırmalar yapan, bu alanlarda eğitim veren akademik alandır.
İLGİ. Bir belgede, belgenin bağlantılı olduğu diğer belge veya belgelerin belirtildiği bölüme ilgi denir.
ILL. Kullanıcının ihtiyacı olan ve kütüphane sisteminde bulunmayan kaynakları diğer kütüphanelerden sağlama hizmetine kütüphaneler arası kitap ödünç alma veya kısaca ILL denir.
İLMİ HÜVİYET TESPİTİ. İlmi hüviyet tespiti; denklik işlemleri sürecinde alınan seviye tespit sınavı kararı kapsamında, yükseköğretim kurumlarınca oluşturulan komisyonlar marifetiyle yapılan sözlü ve gerektiğinde yazılı ve pratik uygulama aşamalarını da içeren ve yazılı seviye tespit sınavına muadil olan sınavı ifade eder.
Ayrıca bkz.
denklik, denklik belgesi
IMAT. İtalya’da Tıp ve Diş Hekimliği eğitimi almak isteyen öğrencilerin girmesi gereken bir sınava IMAT denir.
İMZÂ. Bir kimsenin bir metinde yazılı olanları kabul ettiğini, gördüğünü veya bir şeyin kendisi tarafından yapıldığını göstermek üzere kendi eliyle ve kendine has bir biçimde yazdığı isme imżā’ (ﺍﻣﻀﺎﺀ) veya imzâ (ﺍﻣﻀﺎﺀ) denir. ELEKTRONİK İMZÂ. Başka bir elektronik veriye eklenen veya elektronik veriyle mantıksal bağlantısı bulunan ve kimlik doğrulama amacıyla kullanılan elektronik veriye elektronik imzâ veya e-imzâ denir. GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZÂ. Güvenli elektronik imza; münhasıran imza sahibine bağlı olan, sadece imza sahibinin tasarrufunda bulunan güvenli elektronik imza oluşturma aracı ile oluşturulan, nitelikli elektronik sertifikaya dayanarak imza sahibinin kimliğinin ve imzalanmış elektronik veride sonradan herhangi bir değişiklik yapılıp yapılmadığının tespitini sağlayan elektronik imzayı ifade eder. ISLAK İMZÂ. Kişinin kâğıt üzerine kalemle attığı imzâya ıslak imzâ denir. Varlık işlem fişleri ayrıca ıslak imzalı olarak muhasebe birimine gönderilmez (Taşınır Mal Yönetmeliği m. 30). MOBİL ELEKTRONİK İMZÂ Elektronik imzayla ilgili süreçlere ve teknik kriterlere ilişkin tebliğde yer alan ve taşınabilir elektronik cihazlar ile atılan imzâya mobil elektronik imzâ denir. İMZÂ DOĞRULAMA ARACI. Elektronik imzâyı doğrulamak amacıyla imza doğrulama verisini kullanan yazılım veya donanım aracına imzâ doğrulama aracı denir. İMZÂ OLUŞTURMA ARACI. Elektronik imza oluşturmak üzere, imza oluşturma verisini kullanan yazılım veya donanım aracına imza oluşturma aracı denir.
Ayrıca bkz.
belge
INQAAHE INQAAHE (International Network for Quality Assurance Agencies in Higher Education) 1991 yılında kurulan, yükseköğretimde kalite güvencesi kuruluşlarını destekleyen ve geliştiren küresel bir birliktir.
İNTERNET. TCP/IP protokolleri kullanılarak bilgisayarların birbirine bağlanmasına internet denir.
İNTİBAK. İntibak (ﺍﻧﻄﺒﺎﻕ) veya inṭibāḳ (ﺍﻧﻄﺒﺎﻕ), mevcut şartlara uyma demektir. Yatay geçişle gelen öğrencilerin önceki diploma programından aldığı ve başarılı olduğu derslerin intibakının yapılarak, bu derslere ilişkin daha önce alınan notlar transkripte işlenir ve not ortalamasına eklenir (Yükseköğretim Kurumlarında Önlisans ve Lisans Düzeyindeki Programlar Arasında Geçiş, Çift Anadal, Yan Dal ile Kurumlar Arası Kredi Transferi YApılması Esaslarına İlişkin Yönetmelik m. 11). İNTİBAK PROGRAMI. İntibak programı; diploma programları arasında geçiş yapılması halinde, geçiş yapılan diploma programının müfredatına uyum sağlamak amacıyla ilave ders ve uygulamalardan oluşan programı ifade eder. İlgili komisyonlar öğrencinin daha önceki dönemlerde aldığı dersler ile yatay geçiş yaptığı programın derslerini dikkate alarak, senatonun belirlediği esaslara göre öğrencinin hangi yarıyıla veya sınıfa intibak ettirileceğini tespit eder, varsa öğrencinin alması gereken ilave derslerden oluşan bir intibak programı ile muaf tutulması gereken dersleri belirler. (Yükseköğretim Kurumlarında Önlisans ve Lisans Düzeyindeki Programlar Arasında Geçiş, Çift Anadal, Yan Dal ile Kurumlar Arası Kredi Transferi YApılması Esaslarına İlişkin Yönetmelik m. 8).
Ayrıca bkz.
diploma, diploma programı
İNTİHAP, -BI. İntihāp (ﺍﻧﺘﺨﺎﺑﺎﺕ) veya intiḫāb (ﺍﻧﺘﺨﺎﺑﺎﺕ), seçme demektir.
İNTİHÂL. 1. Birisinin yazısını veya şiirini kendinin gibi göstermeye intihâl (ﺍﻧﺘﺤﺎﻝ) denir. 2. Başkalarının fikirlerini, metotlarını, verilerini veya eserlerini bilimsel kurallara uygun biçimde atıf yapmadan kısmen veya tamamen kendi eseri gibi göstermeye aşırma veya intihâl (ﺍﻧﺘﺤﺎﻝ) denir. Yüksek lisans tezinin savunmasından önce ve düzeltme verilen tezlerde ise düzeltme ile birlikte öğrenci tezini tamamlayarak danışmanına sunar. Danışman tezin savunulabilir olduğuna ilişkin görüşü ile birlikte tezi enstitüye teslim eder. Enstitü söz konusu teze ilişkin intihal yazılım programı raporunu alarak danışmana ve jüri üyelerine gönderir. Rapordaki verilerde gerçek bir intihalin tespiti halinde gerekçesi ile birlikte karar verilmek üzere tez enstitü yönetim kuruluna gönderilir (Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği m. 9). KENDİNDEN İNTİHAL. Bir yazarın yayımlanmış veya yayına sunulmuş kendi çalışmasından usulüne uygun olarak kaynak göstermeden alıntı yapmasına kendinden intihal denir.
Ayrıca bkz.
sahtecilik, çarpıtma, tekrar yayım, dilimleme, haksız yazarlık
İNTÖRNLÜK. İntörnlük, tıp fakültesi son sınıf öğrencilerinin hastane ortamında klinik karar verme ve temel klinik becerilerini uygulayarak veya kullanarak kapsamlı klinik deneyim elde ettikleri ve ilgili becerileri geliştirdikleri eğitim sürecini ifade eder. Üniversitelerin tıp fakültelerinin beşinci yılını tamamlayıp altıncı yılına geçen öğrencileri ile diş hekimliği fakültelerinin dördüncü yılını tamamlayıp beşinci yılına geçen öğrencilerine intörn eğitimi döneminde öğretim üyesi rehberliğinde yaptıkları uygulama çalışmaları karşılığında ilgili kurumların bütçesinden oniki ayı geçmemek üzere; Devlet üniversitelerinde ödemenin yapıldığı tarihteki net asgari ücret tutarında, vakıf üniversitelerinde ise 4.702 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda aylık ücret ödenir (2547 SK Ek m. 29).
Ayrıca bkz.
fakülte
ISSN. Bkz. uluslararası standart süreli yayın numarası
İSTEKLİ. İstekli, mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalesine teklif veren tedarikçi, hizmet sunucusu veya yapım müteahhidini ifade eder. İSTEKLİ OLABİLECEK. İstekli olabilecek; ihale konusu alanda faaliyet gösteren ve ihale veya ön yeterlik dokümanı satın almış gerçek veya tüzel kişiyi ya da bunların oluşturdukları ortak girişimi ifade eder. YERLİ İSTEKLİ. Yerli istekli, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı gerçek kişiler ile Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre kurulmuş tüzel kişilikleri ifade eder.
Ayrıca bkz.
mal, ihale, teklif, tedarikçi, hizmet sunucusu, tüzel kişi, ortak girişim
İŞ. Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinliğe iş denir. İŞ DENEYİM BELGESİ. İsteklinin ihale konusu iş, hizmet veya alımla ilgili veya benzer nitelikteki iş, hizmet veya alımlarla ilgili mesleki deneyimini ortaya koyan ve taahhüdün yapıldığı idare tarafından düzenlenen belgelere iş deneyim belgesi denir. İŞ GÜÇLÜĞÜ ZAMMI. Niteliği ve çalışma şartları bakımından güç olan işlerde çalışanlara ödenen paraya iş güçlüğü zammı denir. İŞ GÜCÜ. Bir ülkede çalışanlarla iş arayanlarının toplamına iş gücü denir. İŞ GÜCÜ PİYASASI. Emek faktörünün alınıp satıldığı piyasaya iş gücü piyasası denir. İŞ GÜNÜ. İş günü, ulusal bayram ile genel ve hafta sonu tatil günleri dışındaki günleri ifade eder. İŞ GÜVENCESİ. Çalışanın haklı ya da yeterli bir nedene dayanmayan, keyfi fesihlere karşı korunmasına iş güvencesi denir. İŞ GÜVENLİĞİ. İşin yapılması sırasında işçinin sağlığını ve güvenliğini tehdit eden tehlikelerin ortadan kaldırılması veya azaltılması, işçinin işi nedeniyle kazaya uğramaması, hastalığa yakalanmaması için konulan kamu hukuku kurallarının ve alınması gereken önlemlerin tümüne iş güvenliği denir. İŞ GÜVENLİĞİ UZMANI. Usul ve esasları yönetmelikle belirlenen, iş sağlığı ve güvenliği alanında görev yapmak üzere Bakanlıkça yetkilendirilmiş, iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip, Bakanlık ve ilgili kuruluşlarında çalışma hayatını denetleyen müfettişler ile mühendislik veya mimarlık eğitimi veren fakültelerin mezunları ile teknik elemana iş güvenliği uzmanı denir. İŞ KAZASI. İşyerinde veya işin yürütümü nedeniyle meydana gelen, ölüme sebebiyet veren veya vücut bütünlüğünü ruhen ya da bedenen engelli hâle getiren olaya iş kazası denir. İŞ RİSKİ ZAMMI. Sağlık için tehlike arz eden hizmetlerde çalışana ödenen paraya iş riski zammı denir. İŞ YERİ. Kamu hizmetinin yürütüldüğü yerlere iş yeri denir. İŞ YERİ HEKİMİ. İş sağlığı ve güvenliği alanında görev yapmak üzere Bakanlıkça yetkilendirilmiş, işyeri hekimliği belgesine sahip hekime iş yeri hekimi denir. İŞ YERİ SENDİKA TEMSİLCİSİ. Bir işyerinde en çok üye kaydetmiş sendikaca o işyerinden seçilen kamu görevlisine iş yeri sendika temsilcisi denir. İŞ YERİ TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ. Sadece bir işyerini kapsayan toplu iş sözleşmesine iş yeri toplu iş sözleşmesi denir. SENDİKA İŞ YERİ TEMSİLCİSİ. Bir işyerinde en çok üye kaydetmiş sendika dışındaki her bir sendika tarafından o işyerinden seçilen kamu görevlisine sendika işyeri temsilcisi denir. İŞÇİ. Bir iş sözleşmesine dayanarak çalışan gerçek kişiye işçi denir. İŞLETME. Büyüklüğü, yasal statüsü ve faaliyet gösterdiği ekonomik sektör ne olursa olsun, özel veya kamuya ait her tür kurum/kuruluş ile sosyal ekonomi dâhil her tür ekonomik faaliyette bulunan girişimi (şirketler, yükseköğretim kurumlarının iktisadi teşebbüsleri, araştırma merkezleri, serbest meslek erbabı, aile işletmeleri ve düzenli olarak ekonomik faaliyette bulunan her türlü kuruluşa işletme denir. İŞVEREN. Çalışan istihdam eden gerçek veya tüzel kişi yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren denir. ALT İŞVEREN. Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin bir işte veya bir işin bölüm veya eklentilerinde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği sigortalıları çalıştıran üçüncü kişiye alt işveren denir. KAMU İŞVERENİ. Kamu görevlilerinin çalıştığı tüzel kişiliği olan ya da olmayan kamu kurum ve kuruluşlarına kamu işvereni denir. KAMU İŞVEREN VEKİLİ. Kamu kurum ve kuruluşlarını temsile ve bütününü sevk ve idareye yetkili olanlar ile bunların yardımcılarına kamu işveren vekili denir.
ÎTÂ Îtâ (ﺍﻋﻄﺎﺀ), verme anlamına gelir. ÎTÂ ÂMİRİ Kamu kurum ve kuruluşlarında, bütçe ile tahsis edilen ödeneklerin kanunlara ve mevzuata uygun şekilde harcanmasından ve yönetilmesinden birinci derecede sorumlu olan yetkili kişiye îtâ âmiri denir.
İTİRAZ MUAYENESİ. Kabul muayenesinin reddolması durumunda; yüklenicilerin sonucu kabul etmeyip, itiraz etmeleri halinde verilen ret raporuna göre yapılan muayeneye itiraz muayenesi denir.
IVY LEAGUE. Amerika Birleşik Devletlerinin en prestijli birkaç üniversitesinden oluşan gruba Ivy League denir.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, LSAT, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
KABUL. Bir mal, hizmet veya yapım işinin, ihale dokümanında belirtilen şartlara, teknik spesifikasyonlara ve sözleşmeye uygun şekilde tamamlandığının, idare (kamu kurumu) tarafından onaylanması işlemine kabul denir. KABUL HEYETİ. Tedarik edilen malzemenin kabule esas testlerde bulunmak üzere tedarik Makam ve İhtiyaç Makamı uzman personelinden oluşan heyete kabul heyeti denir.
KADEME. Kademe; derece içinde, görevin önemi veya sorumluluğu artmadan, memurun aylığındaki ilerlemeye verilen addır. KADEME İLERLEMESİNİN DURDURULMASI. Kademe ilerlemesinin durdurulması, memurun ilerlemesinin 1-3 yıl durdurulmasını ifade eder.
KADRO. Kadro, kamu kurum ve kuruluşlarında belirli bir görev veya pozisyon için ayrılmış olan, resmi olarak onaylanmış ve belirli nitelikleri taşıyan personelin çalışabileceği pozisyon veya görev anlamına gelir. BOŞ KADRO Henüz atama yapılmamış olup, kurum gereksinimlerine göre atama amacıyla kullanılabilecek kadroya boş kadro denir. DOLU KADRO Dolu Kadro, serbest kadrolardan, atama amacıyla kullanılmış olanları ifade eder. NORM KADRO. Vatandaşlarına hizmet veren kamu kurum ve kuruluşlarının, hizmetlerin yürütülmesi için personelin nitelik, sayı, sahip olacağı unvan ve derece olarak tespit edilmesi ve standart hale getirilmesine norm kadro denir.
KAMPÜS. Kampüs veya yerleşke, bir üniversitenin tüm birimleriyle üzerinde kurulmuş olduğu, öğrencinin içerisinde yaşam ve aktivite alanı bulduğu, eğitim binalarından kütüphanesine, öğrenci yurtlarından spor salonuna kadar tüm ihtiyaçlarını karşılayabildiği sosyal yaşam merkezine verilen addır. Üniversite kampüsünde üniversite senatosu tarafından belirlenen alanlar dışında, sigara ve diğer tütün ürünleri ile elektronik sigara kullanmak kınama cezasını gerektirir (2547 SK m. 6).
KAMU. Halk hizmeti gören devlet organlarının tümüne kamu denir. Bakanlar, kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli kullanılması ile hukuki ve mali konularda Cumhurbaşkanına karşı sorumludurlar (5018 SK m. 10/2). KAMU GELİRİ. Kamu geliri; kanunlara dayanılarak toplanan vergi, resim, harç, fon kesintisi, pay veya benzeri gelirler, faiz, zam ve ceza gelirleri, taşınır ve taşınmazlardan elde edilen her türlü gelirler ile hizmet karşılığı elde edilen gelirler, borçlanma araçlarının primli satışı suretiyle elde edilen gelirler, sosyal güvenlik primi kesintileri, alınan bağış ve yardımlar ile diğer gelirleri ifade eder. KAMU GİDERİ. Kamu gideri; kanunlara veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerine dayanılarak yaptırılan iş, alınan mal ve hizmet bedelleri, sosyal güvenlik katkı payları, iç ve dış borç faizleri, borçlanma genel giderleri, borçlanma araçlarının iskontolu satışından doğan farklar, ekonomik, malî ve sosyal transferler, verilen bağış ve yardımlar ile diğer giderleri ifade eder. KAMU GÖREVİ. Toplumdaki bütün bireyler adına yürütülen görevlere kamu görevi denir. KAMU GÖREVLİLERİ SENDİKALARI HEYETİ. Kamu görevlileri sendikaları heyeti; Bağlı sendikaların toplam üye sayısı itibarıyla en fazla üyesi bulunan konfederasyonun Heyet Başkanı olarak belirleyeceği bir temsilci ile her bir hizmet kolunda en fazla üyeye sahip kamu görevlileri sendikaları tarafından belirlenecek birer temsilci, bağlı sendikaların üye sayıları esas alınmak kaydıyla toplam üye sayıları itibarıyla birinci, ikinci ve üçüncü sırada bulunan konfederasyonlar tarafından belirlenecek birer temsilci olmak üzere onbeş üyeden oluşur. KAMU GÖREVLİSİ. kamu görevlisi, kamu görevi ifa eden veya kamu görevinin icrasına kamu hukukunun usûlüne göre iştirak eden kişiyi ifade eder. KAMU GÜCÜ. Kamu görevinin ifası için, ifa sırasında, göreve bağımlı olarak kullanılan erke kamu gücü denir. KAMU İDARESİ. Kişi topluluğu biçimindeki kamu tüzel kişilerine kamu idaresi denir. GENEL YÖNETİM KAPSAMINDAKİ KAMU İDARESİ. Genel yönetim kapsamındaki kamu idaresi; Uluslararası sınıflandırmalara göre belirlenmiş olan, merkezî yönetim kapsamındaki kamu idareleri, sosyal güvenlik kurumları ve mahallî idareleri ifade eder. MERKEZİ YÖNETİM KAPSAMINDAKİ KAMU İDARESİ. Merkezî yönetim kapsamındaki kamu idaresi; 4734'e ekli (I), (II) ve (III) sayılı cetvellerde yer alan kamu idarelerini ifade eder. KAMU İŞVEREN HEYETİ. Kamu işveren heyeti; Devlet Personel Başkanlığının bağlı olduğu Bakanın başkanlığında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve heyet başkanınca uygun görülen bakanlık temsilcileri ile Hazine Müsteşarlığı ve Devlet Personel Başkanlığı temsilcilerinden oluşur. KAMU KAYNAĞI. Kamu kaynağı; borçlanma suretiyle elde edilen imkânlar dahil kamuya ait gelirler, taşınır ve taşınmazlar, hesaplarda bulunan para, alacak ve haklar ile her türlü değerleri ifade eder. KAMU KESİMİ. Ülke halkının ihtiyaç duyduğu hizmetleri sunmak için bürokratik bir düzen içinde örgütlenmiş idari yapılar kamu kesimi olarak adlandırılır. KAMU KURUMU. Mal topluluğu biçimindeki kamu hukuku tüzel kişisine kamu kurumu denir. KAMU MALÎ YÖNETİMİ. Kamu malî yönetimi; kamu kaynaklarının tanımlanmış standartlara uygun olarak etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasını sağlayacak yasal ve yönetsel sistem ve süreçleri ifade eder. KAMU MALİYESİ. Devletin gelir ve harcamalarını inceleyen bilim dalı kamu maliyesi olarak adlandırılır. KAMU SEKTÖRÜ. Bkz. kamu kesimi KAMU YÖNETİMİ. Hükümete hizmet eden ve hükümet politikalarının yürürlüğe konmasını sağlayan bürokratik sistemler ve prosedürlere kamu yönetimi denir. KAMU ZARARI. Kamu görevlilerinin kasıt kusur veya ihmallerinden kaynaklanan, mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasına kamu zararı denir. KAMUYA AÇIK ÇEVRİMİÇİ KATALOG. Bkz. çevrimiçi katalog
KARİYER. Kariyer, devlet memurlarına yaptıkları hizmetler için lüzumlu bilgilere ve yetişme şartlarına uygun şekilde sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkânı sağlamaktır.
Ayrıca bkz.
liyakat, sınıflandırma
KATALOG. Kitap, dergi, harita ve/veya video gibi kaynakların belirli bir sıralamada düzenlenmiş listesine katalog denir.
KAVRAMSAL DİZİN. Bir indeks veya veri tabanında kullanılan denetimli sözlüğe kavramsal dizin denir.
KAYIT. Kayıt, bir öğrencinin bir yükseköğretim kurumunda belirli bir programa dahil olmak için resmi başvuru sürecini tamamlaması ve ilgili kurum tarafından öğrenci olarak kabul edilmesini ifade eder.
Ayrıca bkz.
yükseköğretim kurumu, program, öğrenci
KAYNAKÇA. Bkz. bibliyografya
KENAR NOTU. Bilimsel makale veya araştırma bağlamında, metnin ana kısmına ek olarak sayfanın kenarına yazılan kısa açıklama, referans, uyarı veya ek bilgi notuna kenar notu denir.
KIDEM. Bir iş yerinde çalışılan süreye kıdem denir.
KINAMA. Kınama, memura kusurlu olduğunun yazı ile bildirilmesini ifade eder.
Ayrıca bkz.
uyarma, kınama, aylıktan kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması, devlet memurluğundan çıkarma
KİŞİ. Borç ve haklara sahip olabilen varlığa kişi denir. KİŞİ TOPLULUĞU. Kişilerin belli bir amaç doğrultusunda bir araya gelmesiyle oluşturdukları topluluklara kişi topluluğu denir. TÜZEL KİŞİ. Belli bir amacı gerçekleştirmek üzere bağımsız bir varlık şeklinde örgütlenmiş, haklara ve borçlara sahip olabilen kişi ve mal topluluğuna tüzel kişi denir. KAMU HUKUK TÜZEL KİŞİSİ. Kamu hukukuna tabi tüzel kişiye kamu hukuk tüzel kişisi denir. ÖZEL HUKUK TÜZEL KİŞİSİ. Özel hukuka tâbi tüzel kişiye özel hukuk tüzel kişisi denir. KİŞİSEL VERİ. Kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgiye kişisel veri denir.
KILAVUZ. Ölçme, seçme ve yerleştirme işlemlerine ilişkin uyulması gereken kurallar, duyurular veya yol gösterici açıklamalardan oluşan ve adaylar ile diğer ilgilileri bağlayıcı olan basılı veya elektronik ortamdaki bilgi paketine kılavuz denir.
KLASÖR Klasör, belge veya dokümanların elektronik ya da fiziksel olarak içinde bulunduğu ortamı ifade eder.
KOLOKYUM. Akademisyenlerin bilimsel bir konu üzerinde açıklama yaptıkları ve ilgili soruları cevaplandırdıkları, öğretim ve tartışma odaklı küçük grup toplantılara kolokyum denir.
KOMİSYON. Komisyon; uzmanlıkları dikkate alınarak seçilen belirli sayıda vekilden oluşan ve genel kurulda görüşülecek metinleri olgunlaştıran kurullara verilen addır. Disiplin amiri soruşturmayı kendisi yapabileceği gibi soruşturmayı yapmak üzere birim içerisinden soruşturmacı veya komisyon görevlendirebilir (2547 SK m. 53/A).
KOMPTROLÖR. Komptrolör, özellikle finansal ve idari alanlarda denetim ve kontrol görevini üstlenen kişi demektir.
KONFEDERASYON. Değişik hizmet kollarında bu Kanuna tabi olarak kurulmuş en az beş sendikanın bir araya gelerek oluşturdukları tüzel kişiliği olan üst kuruluşlara konfederasyon denir.
Ayrıca bkz.
sendika
KONFERANS. Teknik, bilimsel yada ticari alanlarda yapılan ve düzenli bir periyot göstermeyen toplantılara konferans denir.
KONGRE. Uzmanlık gerektiren bir alanda bilgi ve görüşlerin resmi alışverişini kolaylaştıran, genellikle sorunları çözme amaçlı, yıllık veya periyodik aralıklarla düzenlenen genel oturumlara kongre denir.
KONSERVATUVAR. Konservatuvar; müzik ve sahne sanatlarında sanatçı yetiştiren bir yükseköğretim kurumudur.
Ayrıca bkz.
sanat
KONSORSİYUM. 1. İş birliği yaparak belirli hedeflere ulaşmaya çalışan iki veya daha fazla kurumun resmi birlikteliğine konsorsiyum denir. 2. Konsorsiyum, üyelerinin, hak ve sorumluluklarını ayırarak işin kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili kısımlarını yapmak üzere oluşturdukları ortaklığa verilen addır. Ortak girişimler birden fazla gerçek veya tüzel kişi tarafından iş ortaklığı veya konsorsiyum olarak iki türlü oluşturulabilir (4734 SK m. 14).
Ayrıca bkz.
ortak girişim
KONTENJAN. Kontenjan; önceden belirlenip ilan edilen öğrenci sayısını ifade eder. Belirlenen kontenjanların üniversiteye bağlı birimler arasında dağıtımı üniversite yönetim kurulunun kararı ve rektörün onayı, gönderilme ise ilgili yönetim kurulunun kararı ve rektörün onayı ile olur (2547 SK m. 39).
Ayrıca bkz.
öğrenci
KONTROL GRUBU. Popülasyonu temsil etme açısından deney grubu ile aynı özelliklere sahip olan, ancak deney grubunun tersine, deneysel işleme tabi tutulmayan karşılaştırma grubuna kontrol grubu denir.
KOORDİNATÖR KURULUŞ. Ortak kuruluşlardan oluşan bir konsorsiyum adına Erasmus + hibesi için başvuran katılımcı bir kuruluşa koordinatör kuruluş denir.
KOPYACILIK Genellikle yazılı sınavlarda sorulara karşılık yazarken gizlice kitaba, ders notlarına ya da başkasının kâğıdına bakma alışkanlığına kopyacılık denir.
KREDİ. 1. Ödünç alınan veya verilen mal, paraya kredi denir. 2. Belli bir öğrenimin tamamlanması için öğrencilerden istenen her türlü kuramsal ve uygulamalı çalışmalar göz önünde tutularak bir yarıyıl veya bir öğretim yılı okutulan herhangi bir dersin, okul programı bütünlüğü içindeki değerini nicelik olarak gösteren birime kredi denir. YÜKSEKÖĞRENİM KREDİ YURTLAR KURUMU. Kredi Yurtlar Kurumu veya kısaca KYK, Yüksek Öğretim kurumlarına yerleşme başarısını gösteren ve belirli şartları taşıyan öğrencilere, burs, öğrenim kredisi, harç kredisi ve barınma imkânı sağlayan kurumdur. AVRUPA KREDİ TRANSFER SİSTEMİ. Avrupa Kredi Transfer Sistemi veya kısaca AKTS, Yükseköğretim kurumları arasındaki öğrenci değişimini ve Akademik tanınmayı kolaylaştırmak için kullanılan akreditasyon sistemini ifade eder. Bir yükseköğretim kurumunun tanınması için programlarının eğitim sürelerinin, örgün veya uzaktan eğitim türünde olmasının ve AKTS karşılıklarının Türkiye’deki benzer programlar ile uyumlu olması aranır (Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları ve Denklik Yönetmeliği m. 5). ÖĞRENİM KREDİSİ. Bir Yükseköğretim kurumunda öğrenim gören öğrencilerin maddi yönden desteklenmesi amacıyla kayıtlı oldukları yüksek öğretim kurumlarının normal öğrenim süresince verilen, zorunlu hizmet yükümlülüğü bulunmayan borç paraya öğrenim kredisi denir.
KÜLTÜR TURİZMİ. Kültür turizmi, doğal ve tarihsel kültür varlıklarını, kültürel etkinlikleri ve güncel sanat eserlerini, kültür sanayilerinin sonuçlarını, bazı sosyo-ekonomik olguları turistik bir ürün biçiminde gezginlerin hizmetine sunan bir turizm anlayışıdır.
KURUL. Bir işi yapmak, yönetmek veya bir kurum ve kuruluşu temsil etmek için görevlendirilmiş kişilerden oluşmuş topluluğa kurul denir. KURULTAY. Bir kurumun belli zamanlarda ya da gerektikçe temel konuları konuşmak/görüşmek, yeni kurullar seçmek üzere, (yerli/yabancı) yetkin kimselerin/delegelerin katılımıyla gerçekleştirilen ulusal/uluslararası toplantılara kurultay denir. ENSTİTÜ KURULU Enstitü Kurulu; Enstitü Müdürü başkanlığında, müdür yardımcıları ve Enstitü anabilim/anasanat dalı başkanlarından oluşur. ENSTİTÜ YÖNETİM KURULU Enstitü Yönetim Kurulu; Enstitü Müdürü başkanlığında, müdür yardımcıları ve Enstitü Kurulu tarafından üç yıl için seçilen üç öğretim üyesinden oluşur. FAKÜLTE KURULU. Fakülte kurulu, dekanın başkanlığında fakülteye bağlı bölümlerin başkanları ile varsa fakülteye bağlı enstitü ve yüksekokul müdürlerinden ve üç yıl için fakültedeki profesörlerin kendi aralarından seçecekleri üç, doçentlerin kendi aralarından seçecekleri iki, doktor öğretim üyelerinin kendi aralarından seçecekleri bir öğretim üyesinden oluşur. FAKÜLTE YÖNETİM KURULU. Fakülte yönetim kurulu, dekanın başkanlığında fakülte kurulunun üç yıl için seçeceği üç profesör, iki doçent ve bir doktor öğretim üyesinden oluşur. KAMU GÖREVLİLERİ HAKEM KURULU. Kamu görevlileri hakem kurulu; her toplu sözleşme dönemi için; a) Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay Başkan, Başkanvekili, Başkan Yardımcısı veya Daire Başkanları arasından Bakanlar Kurulunca Başkan olarak seçilecek bir üye, b) Kamu İşveren Heyeti Başkanınca Kalkınma Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı ve Devlet Personel Başkanlığından görevlendirilecek birer üye, c) Bağlı sendikaların üye sayısı itibarıyla en fazla üyeye sahip konfederasyon tarafından belirlenecek iki, bağlı sendikaların üye sayısı açısından ikinci ve üçüncü sırada bulunan konfederasyonlardan birer üye, d) Üniversitelerin kamu yönetimi, iş hukuku, kamu maliyesi, çalışma ekonomisi, iktisat ve işletme bilim dallarından en az Doçent unvanını taşıyanlar arasından Bakanlar Kurulunca seçilecek bir üye, e) Bağlı sendikaların üye sayısı itibarıyla en fazla üyeye sahip konfederasyon tarafından üç, bağlı sendikaların üye sayısı açısından ikinci ve üçüncü sırada bulunan konfederasyonlar tarafından ikişer olmak üzere (d) bendinde belirtilen bilim dallarından en az Doçent unvanını taşımak kaydıyla, önerilecek toplam yedi öğretim üyesi arasından Bakanlar Kurulunca seçilecek bir üye, olmak üzere on bir üyeden oluşur. KAMU PERSONELİ DANIŞMA KURULU. Kamu personeli danışma kurulu; kamu görevlileri sendikaları ve konfederasyonları ile kamu idareleri arasında sosyal diyalogun geliştirilmesi, kamu personel mevzuatının ve kamu yönetimi uygulamalarının değerlendirilmesi, yönetimin daha iyi işleyen bir yapıya kavuşturulması için ortak çalışmalar yürütülmesi, kamu görevlilerinin yönetime katılımının sağlanması ve kamu yönetiminin karşılaştığı sorunlara çözümler geliştirilmesi amacıyla; Devlet Personel Başkanlığının bağlı olduğu Bakanın başkanlığında, en çok üyeye sahip üç konfederasyonun genel başkanı ile her bir hizmet kolunda en çok üyeye sahip kamu görevlileri sendikasının başkanı ve Devlet Personel Başkanından oluşur. STRATEJİ GELİŞTİRME KURULU. Strateji Geliştirme Kurulu, Rektörün başkanlığında üniversite yönetim kurulu üyeleri ve genel sekreter ile ihtiyaç duyması halinde Rektörün görevlendireceği diğer kişilerden oluşur. YÜKSEK HAKEM KURULU. Yüksek hakem kurulu; Yargıtay’ın 6356 Sayılı Kanun’dan doğan uyuşmazlıklara bakmakla görevli dairelerinin başkanlarından en kıdemli olanının başkanlığında; a) Bakanlar Kurulunca, bakanlıklar bünyesi dışında, işçi veya işveren kuruluşları ile hiçbir şekilde bağlantısı bulunmayan ve siyasi parti organlarında görevli olmayan, ekonomi, işletme, sosyal politika veya iş hukuku konularında bilgi ve tecrübe sahibi olanlar arasından seçilecek bir üye, b) Üniversitelerin iş ve sosyal güvenlik hukuku anabilim dalı öğretim üyeleri arasından Yükseköğretim Kurulunca seçilecek bir üye, c) Bakanlık Çalışma Genel Müdürü, ç) İşçi sendikaları konfederasyonlarından kendisine mensup işçi sayısı en yüksek olan konfederasyonca seçilecek iki üye, d) İşverenler adına en çok işveren mensubu olan işveren sendikaları konfederasyonunca biri kamu işverenlerinden olmak üzere seçilecek iki üyeden, oluşur. Yüksek Hakem Kurulunun kararları kesindir ve toplu iş sözleşmesi hükmündedir. (Anayasa m. 54/5) YÜKSEKÖĞRETİM DENETLEME KURULU. Yükseköğretim Denetleme Kurulu, Yükseköğretim Kurulu adına üniversiteleri, bağlı birimlerini, öğretim elemanlarını ve bunların faaliyetlerini gözetim ve denetim altında bulunduran, Yükseköğretim Kuruluna bağlı kuruluştur. YÜKSEKÖĞRETİM KALİTE KURULU Yükseköğretim Kalite Kurulu; a) Yükseköğretim Kurulu Genel Kurulu tarafından seçilen üç, b) Üniversitelerarası Kurul tarafından seçilen üç, c) Millî Eğitim Bakanlığı tarafından seçilen bir, ç) Mesleki Yeterlilik Kurumunu temsilen bir, d) Türk Akreditasyon Kurumunu temsilen bir, e) Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumunu temsilen bir, f) Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığını temsilen bir, g) Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğini temsilen bir, ğ) Öğrenci temsilcisi bir üye olmak üzere toplam on üç üyeden oluşur. YÜKSEKÖĞRETİM KURULU. Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Türkiye'deki üniversitelerin kuruluş, görev, yönetim, denetim ve eğitim-öğretim faaliyetlerini düzenleyen ve denetleyen, üniversitelerin bağımsızlıklarını ve akademik standartlarını koruyarak yükseköğretimin kalitesini artırmayı hedefleyen devlet kurumudur.
Ayrıca bkz.
işveren, kamu işvereni, yükseköğretim, konfederasyon, sendika
KURULUŞ İÇİ ANALİZ İnsan kaynaklarının yetkinlik düzeyi, kurum kültürü, teknoloji ve bilişim altyapısı, fiziki ve mali kaynaklara ilişkin analizlerin yapılarak üniversitenin mevcut kapasitesinin değerlendirilmesine kuruluş içi analiz denir.
KURUM KÜLTÜRÜ Üniversite çalışanları tarafından benimsenen ve paylaşılan değerler bütününe kurum kültürü denir.
KURUMLAR ARASI ANLAŞMA. Bkz. ikili anlaşma
KÜRSÜ 1. Yükseköğretim kurumlarında öğretim üyelerinin ders vermek için üzerine çıktıkları yüksekçe yere kürsü denir. 2. Üniversitelerde aynı alanda ya da birbirine çok yakın alanlardaki bilim dallarında oluşan bir çalışma birimine kürsü denir.
KÜTÜPHÂNE. Kuruluş amaç ve görevine uygun kitap, film, plak vb. her türlü kayıtlı bilgi kaynağını toplayan, düzenleyen ve bilgi gereksinimi olan kullanıcının etkin biçimde hizmetine sunan kuruluşa kütüphâne (ﻛﺘﺒﺨﺎﻧﻪ) denir. KÜTÜPHÂNE DEFTERİ. Kütüphanelerdeki yazma ve basma nadir eserler ile kitap ve kitap dığı materyal için tutulan deftere kütüphâne defteri denir. KÜTÜPHANE VE DOKÜMANTASYON DAİRE BAŞKANLIĞI Üniversitenin bilgi kaynaklarını düzenleyen, erişim hizmetlerini sağlayan ve akademik araştırmaları destekleyen birim kütüphane ve dokümantasyon daire başkanlığı olarak adlandırılır.
Ayrıca bkz.
tüketim malzemeleri defteri, dayanıklı taşınırlar defteri, müze defteri
KYK. Bkz. Yükseköğrenim Kredi Yurtlar Kurumu
LABORATUVAR. Tıp, eczacılık, fizik, kimya gibi bilim dallarıyla ilgili araştırmaların, deneylerin yapıldığı özel donanımlı yere laboratuvar denir.
Ayrıca bkz.
bilim
LAUREA Laurea İtalya'da üniversite derecesine verilen addır.
LAUREA MAGISTRALE İtalya'da yüksek lisans derecesine laurea magistrale denir.
LEARNING AGREEMENT. Bkz. öğrenim anlaşması
LEUVEN BİLDİRGESİ Leuven Bildirgesi, Avrupa Yükseköğretim Alanının yeni bir dönemde nasıl gelişeceği konusunda stratejik planlar içeren ve 2009'da imzalanan bildirgedir. [Leuven, Belçika'da bir kent. Nüfusu yaklaşık 100 bindir. Flaman bölgesindedir. Belçika'nın en büyük üniversitesi Leuven Katolik Üniversitesidir.]
Ayrıca bkz.
Bologna süreci, Sorbonne Bildirgesi, Prag Bildirgesi, Berlin Bildirgesi, Bergen Bildirgesi, Londra Bildirgesi, Budapeşte-Viyana Bildirgesi, Bükreş Bildirgesi
LİSANS. Lisans; ortaöğretime dayalı, en az sekiz yarı yıllık bir programı kapsayan bir yükseköğretimdir. LİSANSÜSTÜ PROGRAM. Yüksek lisans, doktora veya sanatta yeterlik düzeyinde eğitim ve öğretim yapılarak diploma verilen yükseköğretim programına lisansüstü program denir. ÖN LİSANS. Ön Lisans; Ortaöğretim yeterliliklerine dayalı, en az iki yıllık bir programı kapsayan nitelikli insan gücü yetiştirmeyi amaçlayan veya lisans öğretiminin ilk kademesini teşkil eden bir yükseköğretimdir. YÜKSEK LİSANS. Yüksek Lisans veya master, bir lisans öğretimine dayalı, eğitim - öğretim ve araştırmanın sonuçlarını ortaya koymayı amaçlayan bir yükseköğretimdir. TEZLİ YÜKSEK LİSANS. Tamamlama süresi 4 yarıyıl olan iki yarıyılı ders, iki yarıyılı tez çalışmasıyla geçen yüksek lisans programına tezli yüksek lisans denir. TEZSİZ YÜKSEK LİSANS. Üç yarıyıldan oluşan, tez hazırlanmadan bitirilen yüksek lisans programına tezsiz yüksek lisans denir.
Ayrıca bkz.
yükseköğretim, yarıyıl
LİYAKAT. 1. Doktrin Liyakat (ﻟﻴﺎﻗﺖ), personel sisteminin herkesin hizmete giriş ve yükselmesinde, yetenek ve başarının belirleyici bir unsur olarak kabul edildiği, hizmet koşullarının ve ödüllerinin hizmetin düzeyine ve sürekliliğine katkıda bulunacak şekilde düzenlenmesini ifade eder. 2. Mevzuat Liyakat (ﻟﻴﺎﻗﺖ), devlet kamu hizmetleri görevlerine girmeyi, sınıflar içinde ilerleme ve yükselmeyi, görevin sona erdirilmesini liyakat sistemine dayandırmak ve bu sistemin eşit imkânlarla uygulanmasında devlet memurlarını güvenliğe sahip kılmayı ifade eder.
Ayrıca bkz.
kariyer, sınıflandırma
LLP. Bkz. hayat boyu öğrenme
LONDRA BİLDİRGESİ Londra Bildirgesi, Globalleşen dünyada Avrupa Yükseköğretim Alanının mevcut zorluklarına karşı nasıl tepki verileceğini belirten ve 2007'de imzalanan bildirgedir. [Londra, Birleşik Krallık'ın başkenti. Nüfusu yaklaşık 9 milyondur. Ülkenin güneydoğusunda yer alır. Kentin ortasından Thames Irmağı geçer. Londra metrosunun 11 hattı, 270 istasyonu bulunmaktadır.]
Ayrıca bkz.
Bologna süreci, Sorbonne Bildirgesi, Prag Bildirgesi, Berlin Bildirgesi, Bergen Bildirgesi, Leuven Bildirgesi, Budapeşte-Viyana Bildirgesi, Bükreş Bildirgesi
LSAT. Amerika Birleşik Devletleri'nde hukuk lisansı eğitimine giriş sınavına Law School Admission Test veya kısaca LSAT adı verilir.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, MCAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
MAHSUP. Mahsup veya maḥsūb (ﻣﺤﺴﻮﺏ); bir alacak miktarının bazı nedenler yüzünden indirime tabi tutulması; genellikle aralarında bağlantı bulunan iki alacağın birbirine sayılmasıdır.
MAKALE. Bir konu üzerine yazılmış ve genellikle 1-35 sayfa uzunluğunda olan kısa esere makale denir. MAKALE İŞLEM ÜCRETİ. Bkz. makale yayın ücreti BİLİMSEL MAKALE. Belirli bir konuda özgün bir araştırmanın sonuçlarını, bulgularını ve analizlerini sistematik, objektif ve akademik bir üslupla sunarak bilim dünyasına katkıda bulunmayı amaçlayan, genellikle hakemli dergilerde yayımlanan yazılı bir çalışmaya bilimsel makale denir.
MAKAM. Devlet kademesinde yüksek ve önemli memuriyete makam denir. YETKİLİ MAKAM. Yetkili makam, mevzuatta belirtilen görevleri yerine getirme hususunda yürütme ve karar verme yetkisine sahip görevlileri ifade eder. Kamu görevlisi iken üyeliğe seçilenler, memuriyete giriş şartlarını kaybetmemeleri kaydıyla, görev sürelerinin sona ermesi veya görevden ayrılma isteğinde bulunmaları ve otuz gün içinde eski kurumlarına başvurmaları durumunda atamaya yetkili makam tarafından bir ay içinde mükteseplerine uygun bir kadroya atanır (6698 SK m. 21).
MAL. Satın alınan her türlü ihtiyaç maddeleri ile taşınmaz mal ve haklara mal (ﻣﺎﻝ) denir. MAL NUMUNESİ. Muayeneye sunulan maldan alınan, ihale dokümanında belirtilen ve bütün özelliklerini taşıyan, gerektiğinde analiz edilmesi için laboratuvar ya da itiraz komisyonuna gönderilen, mühürlenmiş olarak saklanan numuneye mal numunesi denir. MAL TOPLULUĞU. Belli bir mal varlığının belli bir amacın gerçekleşmesine tahsis edilmesiyle oluşan tüzel kişiye mal topluluğu denir. MALİ KONTROL. Malî kontrol; kamu kaynaklarının belirlenmiş amaçlar doğrultusunda, ilgili mevzuatla belirlenen kurallara uygun, etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde kullanılmasını sağlamak için oluşturulan kontrol sistemi ile kurumsal yapı, yöntem ve süreçleri ifade eder. ÖN MALİ KONTROL. Ön mali kontrol, harcama birimlerinde işlemlerin gerçekleştirilmesi aşamasında yapılan kontroller ile mali hizmetler birimi tarafından yapılan kontrolleri kapsar. MALİ SAYDAMLIK. Mali saydamlık, her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında denetimin sağlanması amacıyla kamuoyunun zamanında bilgilendirilmesini ifade eder. MALİ YIL. Mali yıl, bütçenin yürürlüğe girdiği 01 Ocak gününden başlayıp 31 Aralık gününe dek devam eden takvim yılıdır. YAKLAŞIK MALİYET. Yaklaşık maliyet, mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalesi yapılmadan önce idarece her türlü fiyat araştırması yapılarak katma değer vergisi hariç olmak üzere hesaplanan ve dayanakları ile birlikte bir hesap cetvelinde gösterilen, ihale ve ön yeterlik ilanlarında yer verilmeyen, isteklilere veya ihale süreci ile resmî ilişkisi olmayan diğer kişilere açıklanmayan, ihale konusu alım, hizmet veya yapım işinin öngörülen bedelini ifade eder.
M-LEARNING. Bkz. mobil öğrenme
MALULLÜK. Çalışma gücünün kısmen ya da tamamen yitirilmesine malullük denir. VAZİFE MALULLÜĞÜ. Memurun veya askerin vazife esnasında uğradığı sakatlığa vazife malullüğü denir.
MASTER. Bkz. yüksek lisans
MASTER OF BUSINESS ADMINISTRATION. Bkz. MBA
MATURITÀ. Maturità, İtalyan devlet lise diplomasına verilen addır.
Ayrıca bkz.
abitur, bac
MAVİ YAKALI. Çalışmalarında kol emeği ağır basan ücretlilere mavi yakalı denir.
MBA. Master of Business Administration ya da kısaca MBA, üniversitelerin işletme yüksek lisans programlarına verdikleri addır.
MCAT. Amerika Birleşik Devletleri'nde tıp lisansı eğitimine giriş sınavına Medical College Admission Test veya kısaca MCAT adı verilir.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, personnummer, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
MEMUR. 1. Memur (ﻣﺄﻣﻮﺭ), mevcut kuruluş biçimine bakılmaksızın, devlet ve diğer kamu tüzel kişiliklerince genel idare esaslarına göre yürütülen asli ve sürekli kamu hizmetlerini ifa ile görevlendirilenleri ifade eder. 2. Memur(ﻣﺄﻣﻮﺭ), 657 SK m. 4A-1'de tanımlananlar dışındaki kurumlarda genel politika tespiti, araştırma, planlama, programlama, yönetim ve denetim gibi işlerde görevli ve yetkili olanları ifade eder. Devlet memurları görevleri ile ilgili resmi belge araç ve gereçleri, yetki verilen mahaller dışına çıkaramazlar, hususi işlerinde kullanamazlar (657 SK m. 16/1). MEMURİYET MAHALLİ. Memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgâhının bulunduğu şehir ve kasabaların belediye sınırları içinde bulunan mahaller ile bu mahallerin dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu şehir ve kasabaların devamı niteliğinde bulunup belediye hizmetlerinin götürüldüğü, büyükşehir belediyelerinin olduğu illerde ise il mülki sınırları içinde kalmak kaydıyla memur ve hizmetlinin asıl görevli olduğu veya ikametgâhının bulunduğu ilçe belediye sınırları içinde kalan ve yerleşim özellikleri bakımından bütünlük arz eden yerler ile belediye sınırları dışında kalmakla birlikte yerleşim özellikleri bakımından bu yerlerin devamı niteliğindeki mahaller ve kurumlarınca sağlanan taşıt araçları ile gidilip gelinebilen yerlere memuriyet mahalli denir. DEVLET MEMURLUĞUNDAN ÇIKARMA. Devlet memurluğundan çıkarma, bir daha atanmamak üzere memurluktan çıkarmayı ifade eder.
MEÖ. Bkz. mesleki eğitim ve öğretim
MESLEK. Bir kimsenin geçimini sağlamak için yaptığı sürekli işe meslek (ﻣﺴﻠﻚ) denir. MESLEK PROFİLİ. Belirli bir meslekle ilgili beceri, yeterlilik, bilgi ve niteliklerin tamamına meslek profili denir. MESLEK HASTALIĞI. Mesleki risklere maruziyet sonucu ortaya çıkan hastalığa meslek hastalığı denir. MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM. Bireylere belirli bir meslekte başarılı olabilmeleri için gerekli bilgi, beceri ve yetkinlikleri kazandıran, iş gücü piyasasının ihtiyaçlarına cevap veren, yaşam boyu öğrenmeyi destekleyen sistematik bir eğitim sürecine mesleki eğitim ve öğretim veya kısaca MEÖ denir. MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM BÖLGESİ. Mesleki ve teknik eğitim bölgesi veya kısaca METEB; bir veya daha fazla meslek yüksekokulu ile öğretim programları bütünlüğü ve devamlılığı içinde ilişkilendirilmiş mesleki ve teknik orta öğretim kurumlarından oluşan eğitim bölgesidir. MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM İÇİN AVRUPA KALİTE GÜVENCESİ REFERANS ÇERÇEVESİ. Bkz. EQAVET MESLEKİ EĞİTİM VE ÖĞRETİM İÇİN AVRUPA KREDİ TRANSFER SİSTEMİ. Bkz. ECVET
METADATA. Bkz. üstveri
METEB. Bkz. mesleki teknik eğitim bölgesi
METRİK Bir yükseköğretim kurumunun performansını değerlendirmek için kullanılan ölçüt veya göstergelere metrik denir. ALT METRİK. Alt metrik, ana metriklerin daha spesifik ve detaylı bileşenlerini ifade eder.
MEZUN. Bir okulu bitirerek diploma almış kimseye me’ẕūn (ﻣﺄﺫﻭﻥ) veya mezun (ﻣﺄﺫﻭﻥ) denir. MEZUNİYET TARİHİ. Öğrenim görülen yükseköğretim kurumu tarafından belirlenen ve öğrencinin derecesini alabilmesi için tüm gereklilikleri başarıyla yerine getirerek mezuniyeti hak ettiğini gösteren tarihe mezuniyet tarihi denir.
MİLLİ İHALE. Bkz. ihale
MİSYON. 1. Bir kişi, kurum, kuruluş veya topluluğun üstlendiği göreve misyon denir. 2. Misyon bir üniversitenin var oluş sebebini, ne yaptığını, nasıl yaptığını ve kimin için yaptığını ifade eder.
MOBBING. Mobbing; işyerlerinde belirli bir kişiyi hedef alarak kasıtlı ve sistematik olarak, en az altı ay süreyle ve genellikle en az haftada bir sıklıkla, çalışmalarını engelleme, huzursuz olmasına yol açarak yıldırma, dışlama, aşağılama, küçümseme, kişiliğini ve saygınlığını zedeleme, gözden düşürme, kötü muameleye tabi tutma, yıldırma ve benzeri hal ve fiillerle; hedef kişi üzerinde asabiyet, kayıtsızlık, yüksek stres, fiziksel hastalıklar, psikolojik tepkiler, madde bağımlılığı, intihara ve şiddete meyil gibi olumsuz etkiler oluşmasına veya işyeri genelinde etkinlik ve üretkenliğin düşmesi, işyeri kurallarında aşınma, artan işveren memnuniyetsizliği, artan gerginlik, artan sağlık nedeniyle işe gelmeme, işyerinde artan işçi işe giriş ve çıkışları, işyerinde huzursuzluk gibi olumsuz etkiler oluşmasına sebebiyet veren fiillerin tümü olarak tanımlanır.
MOBİL ÖĞRENME. Mobil cihazlar aracılığı ile gerçekleştirilen öğrenme ve bilgi yönetimi faaliyetlerine m-learning veya mobil öğrenme denir.
MOTİVASYON MEKTUBU. Bkz. niyet mektubu
MUAYENE. Her türlü mal veya hizmetin ihale dokümanında belirtilen özelliklere uygun olup olmadığının saptanmasına muayene (ﻣﻌﺎﻳﻨﻪ) denir. MUAYENE KOMİSYONU. Muayene komisyonu; muayene ve kabul işlemlerine ilişkin olarak ilgili idareler tarafından belirlenen en az üç veya tek sayıda kişilerden oluşan kuruldur. MUAYENE SÜRESİ. Yüklenici tarafından, malın, muayene ve kabul işlemleri için idareye teslim edildiği tarih ile muayene sonucunun yükleniciye tebliğ edildiği ya da yüklenici tarafından tebellüğ edildiği tarih arasında geçen süreye muayene süresi denir. KABUL MUAYENESİ. Kabul muayenesi, teslim edilen malın veya işin, muayene ve kabul komisyonlarınca ihale dokümanında istenilen özelliklere uygun olup olmadığının tespitini gösteren muayenedir. KONTROL MUAYENESİ. Birlik veya kurumların depolarında ordu malı haline gelmiş; özelliğini kaybedip kaybetmediği hakkında şüpheye düşülenler, garanti süreli malların durumunun incelenmesi, kabul muayenesi ve ödemesi yapılmış mallar için herhangi bir yazılı bilgi ve şikâyet bulunması halinde görevlendirilen soruşturma heyeti veya kontrol muayene ve kabul komisyonu tarafından durumlarının tespiti için yapılan muayeneye kontrol muayenesi denir.
MUĞLAK YAZARLIK. Çok yazarlı bir yayında kimin eserin hangi kısmına ne tür katkıda bulunduğunun açıkça belirtilmemesine muğlak yazarlık denir.
MUHATAP, BI. Bir belgenin gönderildiği idare veya kişiye muḫāṭab (ﻣﺨﺎﻃﺐ) veya muhatap (ﻣﺨﺎﻃﺐ) denir. Muhatap gerçek kişi ise muhatap bölümüne “Sayın” ibaresinden sonra muhatabın adı ilk harfi büyük diğerleri küçük harflerle, soyadı ise büyük harflerle yazılır (Resmi Yazışmalarda Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik m. 14).
MULTIMEDYA. Bilgiyi birden fazla format kullanarak sunan kaynağa multimedya denir.
MUVÂFAKAT, -Tİ. Muvâfakat (ﻣﻮﺍﻓﻘﺖ), uygun görme demektir.
Ayrıca bkz.
muvâfakatnâme
MUVÂFAKATNÂME. Muvâfakatnâme (ﻣﻮﺍﻓﻘﺖ ﻧﺎﻣﻪ), izin belgesi demektir.
Ayrıca bkz.
muvâfakat
MÜCBİR SEBEP. Bkz. zorlayıcı sebep
MÜFREDAT. Bir programının temelini oluşturan ve öğrencilerin neleri öğrenmesi gerektiğini belirleyen bir plana müfredat denir.
Ayrıca bkz.
program, öğrenci
MÜHENDİS. İnsanlığın ihtiyaçlarını karşılamak için iyi bir estetik tasarım ile temel bilimler çerçevesinde en az maliyette en yüksek verimlilik ve güvenlikte teknoloji veya sistem geliştiren kimseye mühendis denir.
MÜHÜR Bir kimsenin, bir kuruluşun adının veya unvanının tersine kazılı bulunduğu, metal, lastik vb.nden yapılmış araca mühür denir. ELEKTRONİK MÜHÜR Elektronik belgenin yalnızca muhatabı tarafından idare kayıtlarına alındığını veya okunduğunu sağlamak üzere geliştirilmiş elektronik araca elektronik mühür denir.
MÜKERRER SAYI Mükerrer sayı, olağan sayılardan farklı olarak aynı gün içerisinde birden fazla kez yayımlanan ve genellikle acil, önemli veya özel bir durumla ilgili mevzuat, karar veya duyuruları içeren resmi gazete ek baskılarıdır.
MÜKERRER YAYIM. Bkz. tekrar yayım
MÜLÂKAT (ﻣﻼﻗﺎﺕ). Bkz. anket
MÜNHASIRAN. Munḥaṣiren (ﻣﻨﺤﺼﺮﺍً) veya münḥaṣıran (ﻣﻨﺤﺼﺮﺍً), sadece demektir. Herkes, işlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kişinin kendisi aleyhine bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme hakkına sahiptir (6698 SK m. 11).
MÜSTAHDEM (ﻣﺴﺘﺨﺪﻡ). Bkz. hizmetli
MÜZE DEFTERİ. Müzelerde sergilenen veya sergilenmek üzere muhafaza altında bulundurulan taşınırlar için tutulan deftere müze defteri denir.
Ayrıca bkz.
tüketim malzemeleri defteri, dayanıklı taşınırlar defteri, kütüphane defteri
NADİR KİTAP. İçerikleri, zor bulunmaları, baskı veya yayınlanma tarihleri, fiziksel karakteristik özellikleri veya kondisyonları bakımından değerli olan kitaplara nadir kitap denir.
NGO. Bkz. sivil toplum kuruluşu
NİSÂB. Nisâb (نصاب), bir toplantıda veya kurulda görüşmeye geçebilmek için olması gereken üye çoğunluğu demektir.
NİYET MEKTUBU. Başvuru yapılan programın neden seçildiğini ve gelecekteki hedeflerin neler olduğunu anlatan yazıya motivasyon mektubu veya niyet mektubu denir. Öğrencilerin niyet mektubu, araştırma ve tez önerilerinin hazırlanması ile tez ve çalışma konularının kurumun ihtiyaçları doğrultusunda belirlenmesi hususlarında rehberlik yapmak yurt içi akademik danışmanın görevidir (Türk Öğrencilerin Yabancı Ülkelerde Öğrenimleri Hakkında Yönetmelik m. 11)
Ayrıca bkz.
program
NOT. Yükseköğretim kurumlarında öğrencinin dersle ilgili bilgi ve beceri düzeyini göstermek üzere verilen dereceye not denir. NOT ÇİZELGESİ. Not çizelgesi; öğrenim süresi içinde alınan derslerin, isim, kredi ve başarı notlarının topluca yazıldığı belgeyi ifade eder. GENEL NOT ORTALAMASI. Öğrencinin hazırlık sınıfı hariç, cari döneme kadar almış olduğu tüm derslerin kredilerine göre ağırlıklandırılmış not ortalamasına genel ağırlıklı not ortalaması veya kısaca genel not ortalaması denir.
OBP. Bkz. ortaöğretim başarı puanı
OER. Bkz. açık eğitim kaynağı
OKUL. Her türlü eğitim ve öğretimin toplu olarak yapıldığı yere okul denir. YAZ OKULU. Bir eğitim-öğretim yılının normal iki yarıyılının dışında kalan ve yaz tatili ayları içinde uygulanan bir eğitim-öğretim programına yaz okulu denir. Yaz okulu öğretim ücretleri, öğrenciler tarafından peşin olarak üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsü adına kamu bankalarından birinde açtırılacak hesaba yatırılır (2547 SK Ek m. 26). YÜKSEKOKUL. Yüksekokul; Belirli bir mesleğe yönelik eğitim öğretime ağırlık veren bir yükseköğretim kurumudur. Üniversite; fakülte, enstitü, yüksekokul, konservatuvar, meslek yüksekokulu, araştırma ve uygulama merkezi ve benzeri birimlerden oluşur (2809 SK m. 3/1). MESLEK YÜKSEKOKULU. Meslek Yüksekokulu; belirli mesleklere yönelik nitelikli insan gücü yetiştirmeyi amaçlayan, yılda iki veya üç dönem olmak üzere iki yıllık eğitim-öğretim sürdüren, önlisans derecesi veren bir yükseköğretim kurumudur. Meslek yüksekokullarının Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen uzmanlık alanlarına başvuracak olanlar hariç olmak üzere öğretim görevlisi kadrosuna başvuracak adaylarda en az tezli yüksek lisans derecesine sahip olmak şartı aranır. (2547 SK m. 31). POLİS MESLEK YÜKSEKOKULU Emniyet Teşkilâtının polis memuru ihtiyacını karşılamak üzere ön lisans düzeyinde eğitim-öğretim ve uygulama yapan yüksek öğretim kurumuna polis meslek yüksek okulu denir.
Ayrıca bkz.
yükseköğretim, üniversite, fakülte, enstitü, bölüm
ONAY Taslak belgenin veya dokümanın yetkili mercii tarafından kabul edilme işlemine onay denir.
OPAC Bkz. çevrimiçi katalog
ORDİNARYÜS Ordinaryüs derecesi, akademide en az beş yıl profesörlük yapmış, bilimsel çalışmaları ile kendini ispatlamış ve öğretim üyeleri arasından seçilen kürsünün yönetiminde görevlendirilen akademisyenlere verilmekteydi ve 1960'ta kaldırıldı.
ORTAK GİRİŞİM. Ortak girişim; ihaleye katılmak üzere birden fazla gerçek veya tüzel kişinin aralarında yaptıkları anlaşma ile oluşturulan iş ortaklığı veya konsorsiyumları ifade eder.
Ayrıca bkz.
ihale, gerçek kişi, tüzel kişi, konsorsiyum
ORTAK ÜLKELER Erasmus + Programına tam olarak katılmayan, ancak Programın belirli eylemlerinde (ortak veya başvuru sahibi olarak) yer alabilen ülkelere ortak ülkeler denir.
ORYANTASYON Yeni kayıt olan öğrencilerin üniversite hayatına uyum sağlamalarını kolaylaştırmak amacıyla düzenlenen etkinliklere oryantasyon denir. O-WEEK. Avustralya'da üniversitelerin akademik yıl başlamadan önce düzenlediği oryantasyon haftasına O-week denir.
OYNAK ÜCRET. Bkz. eşel mobil sistemi
ÖDENEK. Bir iş için ayrılan belli miktarda paraya ödenek denir. ÖDENEK AKTARILMASI. Ödenek aktarılması, bütçenin programları arasında yer alan proje ve faaliyetlere ilişkin ödeneklerin, o mali yıl içinde hizmeti yürütecek olan dairenin bütçesine aktarılmasını ifade eder. BAKIM ÖDENEĞİ. Bakım sigortası kapsamında bakıma muhtaç kişiye bakım hizmetleri sunan bakıcı, aile fertlerine, bakıcı personele veya bakım merkezine kişinin bakıma muhtaçlık derecesine, bakım kapsamı ve bakım türlerine göre değişik miktarlarda ödenen ücrete bakım ödeneği denir. DÜŞÜNÜLMEYEN GİDERLER ÖDENEĞİ Bütçenin hazırlanması sırasında öngörülmeyen, dolayısıyla tahmin edilemeyen ve bu nedenle de bütçede tertibi bulunmayan hizmetler için Maliye Bakanlığı bütçesinin (A) cetveline “Düşünülmeyen Giderler” adıyla bir tertibe ödenek konulur. YEDEK ÖDENEKLER Bütçede başlangıçta öngörülemeyen hizmet karşılıkları olarak veya yapılan tahminlerin yıl içi gelişmeler neticesinde gerçekleşmemesi ihtimaline karşılık hizmetlerin aksamaması için ihtiyat olarak ayrılan ödeneklere yedek ödenekler (09-Yedek ödenekler) denir.
Ayrıca bkz.
bütçe
ÖDÜL. 657 sayılı kanunun 123. maddesine göre ödenen paraya ödül denir. Geçmiş hizmetleri sırasındaki çalışmaları olumlu olan ve ödül veya başarı belgesi alan memurlar için verilecek cezalarda bir derece hafif olanı uygulanabilir (657 SK m. 125/E).
ÖĞRENCİ. Öğrenim görmek amacıyla ders alan kimseye öğrenci denir. ÖĞRENCİ KİMLİĞİ Yükseköğretim kurumları tarafından kayıtlı öğrencilerine verilen, öğrencinin kimliğini ve o kuruma ait öğrenci statüsünü gösteren, üzerinde kişisel bilgiler ile fotoğrafın yer aldığı, eğitim süresince geçerli bir resmi tanıtım kartına öğrenci kimliği denir. ÖĞRENCİ KULÜBÜ. Öğrenci kulübü, bir üniversitede bir grup öğrencinin çeşitli hobilerle uğraşmak, belirli bir konu üzerine tartışmak veya araştırma yapmak, belli bir siyasi görüşü savunmak, öğrencilere veya insanlara yardım etmek, kişisel gelişimi sağlamak vb. gibi amaçlarla bir araya gelerek oluşturdukları topluluğa verilen addır. Sergi kapsamındaki etkinliklerin değerlendirilmesinde, eğitim-öğretim faaliyetleri ve öğrenci kulüp faaliyetleri kapsamındaki sergiler dikkate alınmaz (Akademik Teşvik Yönetmeliği m. 7). ÖĞRENCİ İŞLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI Öğrencilerin kayıt, mezuniyet, transkript ve diğer akademik süreçlerini düzenleyen ve yürüten birim öğrenci işleri daire başkanlığı olarak adlandırılır. ADAY ÖĞRENCİ Bir yükseköğretim kurumuna geçici olarak alınan, ancak kesin kayıt için gerekli işlemleri sonuçlandırmamış olan öğrenciye aday öğrenci denir. ÖZEL ÖĞRENCİ. Özel öğrenci; bir yükseköğretim kurumunda kayıtlı öğrenci olup, farklı bir yükseköğretim ortamı, kültürü, kazanımı edinmek isteyen veya özel durumu, sağlık ve benzeri nedenlerle kayıtları kendi üniversitelerinde kalmak şartıyla farklı bir yükseköğretim kurumunda eğitime devam etme imkanı tanınan öğrenciyi ifade eder. RESMİ BURSLU ÖĞRENCİ. Yurt dışına mecburî hizmet karşılığında lisans ve/veya lisansüstü düzeyde öğrenime gönderilen ve öğrenim masrafları Bakanlık veya hesabına öğrenim görülen kurum ya da kuruluşça karşılanan öğrenciye resmî burslu öğrenci denir. YÜKSEKÖĞRETİM ÖĞRENCİ VERİ TABANI. Yükseköğretim öğrenci veritabanı veya kısaca YÖKSİS; Yükseköğretim Kurulu bünyesinde tüm yükseköğretim kurumlarında önlisans, lisans ve lisansüstü düzeylerde öğrenim gören öğrencilerin bilgilerinin tutulduğu merkezi veritabanına verilen addır.
Ayrıca bkz.
yüksek öğretim
ÖĞRENİM. Herhangi bir sanat, meslek veya iş için gerekli bilgi, beceri ve alışkanlıkların elde edilmesi amacıyla yapılan çalışmaya tahsil (ﺗﺤﺼﻴﻞ) veya öğrenim denir. ÖĞRENİM PLANI. Yurt dışında esas öğrenime başlayan bir öğrencinin öğrenim süresini, alacağı dersleri, kredileri, yapacağı akademik çalışmaları ve katılacağı bilimsel etkinlikleri gösteren plana öğrenim planı denir. YÜKSEKÖĞRENİM İÇİN ÜNİVERSİTE BEYANNAMESİ. Bkz. Erasmus Üniversite Beyannamesi
ÖĞRENME. Öğrenme, bireyin bilgi, beceri, tutum ve değerlerde anlamlı ve kalıcı değişiklikler yaratan, deneyimlere dayalı sürece verilen addır. ÖĞRENME ÇIKTISI. Öğrenme çıktısı, bir öğrencinin bilgi, beceri ve yeterlilik açısından tanımlanan bir öğrenme sürecini tamamladıktan sonra ne bildiği, anladığı ve yapabildiğidir. ÖĞRENME YÖNETİM SİSTEMİ. Elektronik ortamda öğretim materyallerinin oluşturulmasına da olanak sağlayan, bu materyallerin saklanması, dağıtımı, yönetimi ve öğrenim durumunun ölçülmesi için yararlanılan tümleşik sistemlere öğrenim yönetim sistemi denir. AĞA BAĞLI ÖĞRENME. Öğrenenlerin ve öğretenlerin mesajlar alışverişi yapmak, diyaloga girmek ve kaynaklara erişmek için bilgisayarları kullandığı bir tür öğrenmeye ağa bağlı öğrenme denir. AKREDİTE ÖĞRENME. Bir eğitim kurumu veya sınav kurulu gibi başka bir harici kuruluş tarafından akredite edilmiş veya onaylanmış öğrenmeye akredite öğrenme denir. HAYAT BOYU ÖĞRENME. Hayat boyu öğrenme, okullar ile sınırlı kalmayan; evde, işte, hayatın her alanında gerçekleşebilen; öğrenmenin yaş, sosyal, ekonomik statü ve eğitim seviyesine bakılmaksızın, herhangi bir engel olmadan sürdürülebileceğini gösteren temel kavramdır. SERBEST ÖĞRENME. Resmi olmayan , günlük yaşam aktivitelerinde, işte, akranlarla vb. öğrenmeye serbest öğrenme denir.
ÖĞRETİM. Öğrenmeyi kolaylaştıracak etkinlikleri düzenleme, gereçleri sağlama ve kılavuzluk etmeye öğretim denir. ÖĞRETİM ELEMANI. Öğretim Elemanı; yükseköğretim kurumlarında görevli öğretim üyeleri, öğretim görevlileri ve araştırma görevlilerini ifade eder. ÖĞRETİM GÖREVLİSİ. Öğretim Görevlisi: Yükseköğretim kurumlarında okutulan dersleri vermek, uygulama yapmak veya yaptırmakla yükümlü olan öğretim elemanıdır. ÖĞRETİM ÜYESİ. Öğretim üyesi, yükseköğretim kurumlarında görevli profesör, doçent ve doktor öğretim üyelerini ifade eder. ÖĞRETİM YILI. Öğretim yılı, her yıl 1 Ekim tarihinden 30 Eylül tarihine kadar olan süreyi ifade eder. AÇIK ÖĞRETİM. 1. Geniş Açık öğretim bireyin öğrenme kaynaklarına erişimi önündeki mümkün olan tüm politik ve pratik engellerin kaldırılmasını ifade eder. 2. Dar Açık öğretim zaman ve mekan kısıtlaması olmayan, öğrenenlerin kendi kendilerine öğrenmesine dayanan, açık kaynaklar ile desteklenen, ihtiyaç duyulduğunda öğretim elemanlarının desteğine başvurulan öğretim yaklaşımına verilen addır. Yükseköğretim kurumları, örgün, yaygın ve açık öğretim yöntemleri ile her türlü eğitim - öğretim yapabilirler. (2547 SK m. 43) ÇEVRİMİÇİ ÖĞRETİM. Bilgisayar teknolojileri ve çoğunlukla internet vasıtasıyla gerçekleştirilen yapılandırılmış, yapılandırılmamış veya yarı yapılandırılmış öğretim sistemine çevrimiçi öğretim denir. DOKTOR ÖĞRETİM ÜYESİ. Doktor Öğretim Üyesi; Doktora çalışmalarını başarı ile tamamlamış, tıpta, diş hekimliğinde, eczacılıkta ve veteriner hekimlikte uzmanlık unvanını veya Üniversitelerarası Kurulun önerisi üzerine Yükseköğretim Kurulunca tespit edilen belli sanat dallarının birinde yeterlik kazanmış olan akademik unvana sahip kişidir. ORTAÖĞRETİM. İlköğretimi tamamlayan öğrencilerin, genellikle 14-18 yaşları arasında devam ettiği, temel eğitimden yükseköğretime geçişi sağlayan ve bireylere hem genel kültür hem de mesleki bilgi kazandırmayı amaçlayan eğitim kademesine ortaöğretim denir. ORTAÖĞRETİM BAŞARI PUANI. Öğrencinin diploma notunun diğer öğrencilerin diploma notlarına oranına ortaöğretim başarı puanı veya kısaca OBP denir. Ortaöğretim başarı puanının yüzde onikisi yerleştirme puanı hesaplanırken merkezî sınavdan alınan puana eklenir. (2547 SK m. 45). UZAKTAN ÖĞRETİM. Uzaktan öğretim; Yükseköğretim kurumlarındaki eğitim-öğretim faaliyetlerinin, bilgi ve iletişim teknolojilerine dayalı olarak planlandığı ve uygulandığı, öğrenci ile öğretim elemanının ve öğrencilerin kendi aralarında karşılıklı etkileşimine dayalı olarak derslerin bizzat öğretim elemanı tarafından aynı mekânda bulunma zorunluluğu olmaksızın ancak eşzamanlı biçimde yürütüldüğü eğitim-öğretimi ifade eder. YÜKSEKÖĞRETİM. Yükseköğretim, milli eğitim sistemi içinde, ortaöğretime dayalı, en az 4 yarıyılı kapsayan her kademedeki eğitim-öğretimin tümüne verilen addır. YÜKSEKÖĞRETİM KURUMU. Yükseköğretim Kurumları; Üniversite ile yüksek teknoloji enstitüleri ve bunların bünyesinde yer alan fakülteler, enstitüler, yüksekokullar, konservatuvarlar, araştırma ve uygulama merkezleri ile bir üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsüne bağlı meslek yüksekokulları ile bir üniversite veya yüksek teknoloji enstitüsüne bağlı olmaksızın ve kazanç amacına yönelik olmamak şartı ile vakıflar tarafından kurulan meslek yüksekokullarıdır. YÜKSEKÖĞRETİM KALİTE GÜVENCESİ SİSTEMİ. Yükseköğretim kurumlarının eğitim-öğretim, araştırma ve geliştirme ve toplumsal katkı faaliyetleri ile idari hizmetlerinin iç ve dış kalite güvencesi, akreditasyon süreçleri ve bağımsız dış değerlendirme ve akreditasyon kuruluşlarının tanınması ve yetkilendirilmesi süreçlerine ilişkin esaslara yükseköğretim kalite güvencesi sistemi denir. YÜKSEKÖĞRETİM ÜST KURULUŞU. Yükseköğretim üst kuruluşları, Yükseköğretim Kurulu ve Üniversiteler Arası Kurul'dur.
Ayrıca bkz.
doktora, profesör
ÖLÇME. Belirlenmiş usul ve esaslara göre adayların bilgi ve yetenek seviyelerinin, sorulara verdikleri cevapların puanlanması suretiyle tespit edilmesi işlemlerine ölçme denir.
ÖLÜM YARDIMI. Sosyal güvenlik kurumları tarafından, ölen kişilerin aile fertlerine veya sağlığında bildirdiği kişilere yapılan nakdi yardıma ölüm yardımı denir.
ÖN BASKI Henüz resmi hakem değerlendirmesinden geçmemiş, uzmanlardan araştırma hakkında erken geri bildirim almak için dağıtılan çalışma taslağına ön baskı denir.
ÖN İLAN. Ön ilan; yıl içerisinde ihale edilmesi planlanmış işlere ilişkin olarak, mali yılın başlangıcını izleyen mümkün olan en kısa sürede yapılan duyuruyu ifade eder.
ÖN ÖDEME. Harcama yetkilisinin uygun görmesi ve karşılığı ödeneğin saklı tutulması kaydıyla ilgili kanunlarda öngörülen haller ile gerçekleştirme işlemlerinin tamamlanması beklenilmeyecek ivedi veya zorunlu giderler için avans vermek veya kredi açmak suretiyle yapılan ödemeye ön ödeme denir.
ÖRGÜT Ortak bir amacı veya işi gerçekleştirmek için bir araya gelmiş kurumların veya kişilerin oluşturduğu birliğe örgüt denir.
ÖRNEK OLAY İNCELEMESİ. Gerçek hayatta karşı karşıya kalınan problemlerin, sınıf ortamına getirilerek çözülmesi yoluyla öğrenmenin sağlanmasına örnek olay incelemesi denir.
ÖRTÜLÜ DUBLİKASYON. Bir yayında ortaya konan tezlerin başka yayınlarda, yayının kayda değer bir kısmını kaplayacak şekilde lafzı farklılaştırılarak tekrar edilmesine örtülü dublikasyon denir.
ÖZ. Bir çalışmanın içeriğinin kısa tanım ve özetine öz denir.
ÖZEL GELİR. Özel gelir; genel bütçe kapsamındaki idarelerin kamu görevi ve hizmeti dışında ilgili kanunlarında veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde belirtilen faaliyetlerinden ve fiyatlandırılabilir nitelikteki mal ve hizmet teslimlerinden sağlanan ve genel bütçede gösterilen gelirleri ifade eder.
ÖZEL İMALAT. Özel imalat, piyasada hazır halde alınıp satılmayan, projelendirme veya bir talep üzerine üretimi yapılacak olan, özel ihtisas ve üretim tekniği gerektiren işleri ifade eder.
ÖZGEÇMİŞ. Bkz. CV
PANEL. Bir konuşmacı topluluğunun katılmasıyla, genellikle bir bilimsel, toplumsal ya da siyasal konuyu dinleyiciler önünde tartışmak amacı ile düzenlenen tartışmalı toplantıya panel denir.
PAPER. Akademik ödevlerin bir parçası olarak yazılan ve teslim edilen bilimsel makaleler, raporlar veya yazılara paper denir.
PARAF Bakıldı, görüldü, onaylandı işlemlerine karşılık gelen imza niteliği taşımayan onaya paraf denir.
PAYDAŞ. Bir yükseköğretim kurumu için paydaş; kurumun eğitim - öğretim, araştırma - geliştirme ve toplumsal katkı faaliyetleri ile ilişkili olan kamu ve özel sektörde yer alan kurum ve kuruluşlar ile doğrudan toplumdaki bireylerin dahil olduğu geniş bir kitleyi ifade eder. DIŞ PAYDAŞ. Dış paydaşlar, üniversitenin sunduğu ürün ve hizmetlerden yararlananlar ile üniversiteden etkilenen veya üniversiteyi etkileyen üniversite dışındaki kişi, grup veya kurumlardır. İÇ PAYDAŞ. İç paydaşlar, üniversiteden etkilenen veya üniversiteyi etkileyen üniversite içerisindeki kişi ve gruplardır.
PAYLAŞIM. Bir kaynağın veya alanın ortak kullanımına paylaşım denir.
PAZARLIK USULÜ. Pazarlık usulü; 4734'te belirtilen hallerde kullanılabilen, ihale sürecinin iki aşamalı olarak gerçekleştirildiği ve idarenin ihale konusu işin teknik detayları ile gerçekleştirme yöntemlerini ve belli hallerde fiyatı isteklilerle görüştüğü usulü ifade eder.
PEDAGOJİK FORMASYON. Eğitimci olabilmek için gerekli bilgi ve eğitime sahip olmaya pedagojik formasyon denir.
PERFORMANS. Herhangi bir eseri veya işi ortaya koyarken gösterilen başarıya performans denir.
PERSONEL Devlet ve diğer kamu kuruluşlarında çalışan, etkinliğe çeşitli görevleriyle katılan gerçek kişilere personel denir. PERSONEL DAİRE BAŞKANLIĞI Üniversitenin akademik ve idari personelinin özlük işlemlerini, atama, terfi ve emeklilik süreçlerini yöneten birim personel daire başkanlığı olarak adlandırılır. PERSONEL EĞİTİM ALMA HAREKETLİLİĞİ. Personel eğitim alma hareketliliği, Türkiye’de ECHE sahibi bir yükseköğretim kurumunda istihdam edilmiş herhangi bir personelin, program ülkelerinden birinde eğitim almasına imkân sağlayan faaliyet alanıdır. PERSONEL GİDERLERİ 01-Personel giderleri, kamu personeli ile kamu personeli olmamakla birlikte mevzuatı gereğinde ilgililere bordroya dayalı olarak yapılan ödemeleri kapsar.
PERSONNUMMER. İsveç’teki eğitim alanların sağlık sigortasına erişime izin veren yalnızca bir yıldan uzun süreli eğitimler için geçerli olan kişisel kimlik numarası personnummer olarak adlandırılır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, sat, tier-4, TOEFL, UCAS
PLEJİRİZM. Bkz. intihal
POPÜLER BİLİM. Bilim konularını toplumun her kesimini anlayabileceği ve ilgileneceği bir şekilde sunmaya popüler bilim denir.
POLİTEKNİK Teknik bilgilerin ve uygulamalı fen derslerinin öğretimine ağırlık tanıyan programa politeknik denir.
POLİTİKA Bir kurumun, belirli bir konuda nasıl hareket edeceğini düzenleyen kararlar bütününe politika denir. AÇIK BÜTÇE POLİTİKASI Devletin, ekonomik durgunluğu ve işsizliği önlemek gibi bir takım ekonomik hedeflere ulaşmak amacıyla bütçe açığını bir ekonomi politikası aracı olarak kullanmasına açık bütçe politikası denir.
PRAG BİLDİRGESİ Prag Bildirgesi, Avrupa ülkelerinin yükseköğretim alanındaki hedeflerini ve stratejilerini belirten ve 2001'de imzalanan bildirgedir. [Prag, Çekya'nın başkenti. Nüfusu yaklaşık 1.300.000'dir. Ülkenin kuzeybatısında yer alır. Kentin ortasından Vlava Irmağı geçer.]
Ayrıca bkz.
Bologna süreci, Sorbonne Bildirgesi, Berlin Bildirgesi, Bergen Bildirgesi, Londra Bildirgesi, Leuven Bildirgesi, Budapeşte-Viyana Bildirgesi, Bükreş Bildirgesi
PROFESÖR. Profesör, En yüksek düzeydeki akademik unvana sahip kişiye verilen addır. Öğretim üyeleri sınıfı; profesörler, doçentler ve doktor öğretim üyelerinden oluşur (2914 SK m. 3).
Ayrıca bkz.
öğretim üyesi
PROGRAM. 1. Kamu idarelerinin temel görev ve sorumlulukları esas alınarak kaynak tahsis edilen, birbiriyle uyumlu ve anlamlı şekilde bir araya getirilmiş faaliyetler grubuna program denir. 2. Öğrencilerin belirli bir alanda bilgi ve beceri kazanmasını amaçlayan, önceden belirlenmiş bir ders ve etkinlik dizisine program denir. PROGRAM AKREDİTASYONU. Bağımsız dış değerlendirme ve akreditasyon kuruluşları tarafından belirli bir alanda önceden belirlenmiş akademik ve alana özgü standartların bir yükseköğretim programı tarafından karşılanıp karşılanmadığını ölçen dış değerlendirme ve kalite güvence sürecine program akreditasyonu denir. PROGRAM GELİŞTİRME. Belli bir alanda eğitimin planlanması, uygulanması ve değerlendirilmesi sürecine program geliştirme denir. PROGRAM KOORDİNATÖRÜ. Üniversite öğretim üyeleri arasından Enstitü anabilim/anasanat dalı başkanının önerisi ve Enstitü Yönetim Kurulu kararı ile atanan, anabilim/anasanat dalı altındaki lisansüstü eğitim programı koordinatörüne program koordinatörü denir. ALT PROGRAM. Program” ile faaliyet seviyeleri arasında yer alan, programın sonuçlarına ulaşmak amacıyla bir araya getirilen birbiriyle uyumlu faaliyetler grubuna alt program denir. AVRUPA DAYANIŞMA PROGRAMI. Avrupa Dayanışma Programı, gençlerin kişisel, eğitimsel, sosyal, sivil ve mesleki gelişimlerini teşvik ederken, kendi ülkelerinde veya yurt dışında topluma yarar sağlayan projelerde gönüllü olmaları, çalışmaları veya ağ kurma faaliyetlerinde bulunmaları için fırsatlar yaratan, toplumsal ihtiyaçları karşılamayı hedefleyen Avrupa Birliği girişimine verilen addır. AYRINTILI HARCAMA PROGRAMI 5018 sayılı Kanunun I, II ve IV sayılı cetvellerinde yer alan kamu idarelerinin Maliye Bakanlığınca belirlenecek esaslar dahilinde, nakit planlamasını da dikkate alarak hazırladıkları ve vize ettirdikleri harcama programına ayrıntılı harcama programı denir. ÇİFT ANADAL PROGRAMI. Çift anadal programı, başarı şartını ve diğer koşulları sağlayan öğrencilerin aynı yükseköğretim kurumunun iki programından eş zamanlı olarak ders alıp, iki ayrı diploma alabilmesini sağlayan programı ifade eder. DEĞİŞİM PROGRAMI. Değişim programı; yurt içi veya yurt dışı iki yükseköğretim kurumu arasında düzenlenen protokol çerçevesinde öğrencilerin kısa süreli olarak diğer kurumda eğitim görmesini ve bir kurumdan alınan derslerin diğer yükseköğretim kurumunda eşdeğer olarak kabul edilebilmesini öngören programı ifade eder. FARABİ DEĞİŞİM PROGRAMI. Yükseköğretim Kurumları Arasında Öğrenci ve Öğretim Üyesi Değişim Programı veya kısaca Farabi Değişim Programı, üniversite ve yüksek teknoloji enstitüleri bünyesinde ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde eğitim-öğretim yapan yükseköğretim kurumları arasında öğrenci ve öğretim üyesi değişim programıdır. [Ebû Nasr Muhammed bin Muhammed bin Tarhan bin Uzluğ el-Fârâbî et-Türkî, Tükr filozof. 872'de Kazakistan'da doğdu. Buhara, Semerkant, Merv ve Belh gibi Türkistan'ın veya İran’ın önemli ilim ve kültür merkezlerini ziyaret ettiği, daha sonra Bağdat’a vardığı tahmin edilmektedir. Eserlerinin çoğunu Bağdat'ta kaleme aldı. 948'de Mısır’a kısa bir seyahat yaptıktan sonra Dımaşk’a (Şam) döndü, 951'de öldü.] MEVLANA DEĞİŞİM PROGRAMI. Mevlana Değişim Programı, Türkiye'deki yükseköğretim kurumları ile yurt dışındaki yükseköğretim kurumları arasında öğrenci ve öğretim elemanı değişimini teşvik eden bir programdır. [Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî, Türk mutasavvıf. 1207'de Belh'te doğdu. 1273'te Konya'da öldü.] ORHUN DEĞİŞİM PROGRAMI. Orhun Değişim Programı, Türk Üniversiteler Birliği üyeleri arasında imzalanacak protokoller kapsamında yapılan öğrenci ve öğretim üyesi değişim programının adıdır. [Orhon, Moğolistan'da bir ırmak. Hangay Dağlarından doğar. Uzunluğu 1.124 kilometredir. Selenge Irmağı ile birleşerek Baykal Gölüne dökülür.] DERS PROGRAMI Bir öğrencinin belirli bir dönemde alması gereken dersleri, derslerin içeriklerini, haftalık saatlerini, öğretim elemanlarını ve derslerin gerçekleştirileceği yerleri içeren detaylı planlama dokümanına ders programı denir. DİPLOMA PROGRAMI. Diploma programı, fakülte, yüksekokul, konservatuvar, meslek yüksekokulu veya bölümlerin belirlenen yeterlilikleri sağlayan öğrencilere önlisans veya lisans diploması düzenlenen yükseköğretim programlarını ifade eder. DİSİPLİNLER ARASI PROGRAM. Birden çok disiplinin içeriklerini bir araya getiren akademik program disiplinler arası program denir. EĞİTİM PROGRAMI. Öğrenene, okulda ve okul dışında planlanmış etkinlikler yoluyla sağlanan öğrenme yaşantıları düzeneğine eğitim programı denir. EŞDEĞER DİPLOMA PROGRAMI. Eşdeğer diploma programı, isimleri aynı olan veya ilgili yönetim kurulları tarafından içeriklerinin en az yüzde sekseni aynı olduğu tespit edilen diploma programlarını ifade eder. İZLEME PROGRAMI. İzleme programı kapsamında değerlendirilen yükseköğretim kurumlarının kalite gelişimlerinin Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından değerlendirilmesi sürecine izleme programı denir. LEONARDO DA VINCI PROGRAMI. Leonardo da Vinci Programı, mesleki eğitim ve öğretimde kaliteyi artırmayı, yenilikçi projeleri desteklemeyi ve uluslararası iş birliğini teşvik etmeyi amaçlayan bir Avrupa Birliği eğitim programıdır. [Leonardo di ser Piero da Vinci, İtalyan ressam. 1452'de Vinci'de doğdu. 1460'larda ailesi Floransa'ya taşındı. 1466'da olan Andrea del Verrocchio'nun atölyesinde garzone oldu. 1469'da çırak oldu.1472'de Saint Luke Loncasında usta oldu. 1482'de Milano Dükü Sforza'nın hizmetine girdi. 1485'te Macaristan'a girdi. 1490'da Pavia katedralinin şantiyesine danışman olarak çağrıldı. 1499’da Milano'yu terk etti, İtalya’da seyahat etmeye başladı. 1500'de Venedik'e gitti. 1503'te Floransa'ya döndü. 1506'da Fransız valisi Charles II d'Amboise tarafından Milano'ya çağrıldı. 1507'de terkar Floransa’ya döndü. 1513-1516 arasında Roma’da yaşadı. 1519'da Amboise'de öldü. En önemli eserleri: Uomo vitruviano, Mona Lisa, Ultima Cena] ORTAK PROGRAM. 1. Ortak program, fakülte/YO/MYO'ya kabul edilen öğrencilerin ön lisans veya lisans verilen bir programa geçmeden önce aynı yükseköğretim kurumunda aldıkları derslerden oluşan programı ifade eder. 2. Ortak program, ortak bir amaca veya sonuca yönelik olarak farklı idareler tarafından sunulan hizmetler ve üretilen ürünler grubudur. PERFORMANS PROGRAMI Kamu idarelerinin performans esaslı program bütçeye uygun olarak yürütecekleri faaliyetler ile bunların kaynak ihtiyacını, amaç, hedef ve performans göstergelerini içeren programa performans programı denir. SINAV PROGRAMI Sınavların türünü, gününü, saatini ve yerini gösteren çizelgeye sınav programı denir. TERMİNAL PROGRAM. Öğrencilerin acilen iş bulmaları için hazırlanmış eğitim programına terminal program denir. ULUSAL PROGRAM. Avrupa Birliğine aday ülkeler tarafından hazırlanarak Avrupa Komisyonuna sunulan ve Katılım Ortaklığı Belgesinde yer alan önceliklerin ne şekilde yerine getirileceğine ilişkin belgeye ulusal program denir. ULUSLARARASI ORTAK DİPLOMA PROGRAMI. Uluslararası ortak diploma programı; yükseköğretim kurumlarının yurtdışındaki yükseköğretim kurumları ve diğer kuruluşlarla işbirliği tesis ederek önlisans veya lisans diploması veren programlarında yürüttükleri uluslararası ortak eğitim ve öğretim programını ifade eder. YANDAL PROGRAMI. Yandal programı, bir diploma programına kayıtlı öğrencinin öngörülen şartları taşıması kaydıyla, aynı yükseköğretim kurumu içinde belirli bir konuya yönelik sınırlı sayıda dersi almak suretiyle, diploma yerine geçmeyen yandal sertifikası alabilmelerini sağlayan programını ifade eder.
Ayrıca bkz.
AIESEC, ESN, EURODESK, IAESTE, UNV, CISV
PROJE. 1. Değişik alanlarda önceden plan ve programa alınmış, maliyeti hesaplanmış, kurum ve kuruluşların yönetim organları tarafından onaylanmış, kısa ve uzun vadeye bağlanarak özel kurum veya devlet adına gerçekleştirilmesi kabul edilmiş bilimsel çalışma tasarısına proje denir. 2. Öğrencilerin belirli bir konu üzerinde uygulamalı çalışma yaparak bilgi edinmelerini sağlayan bir sürece proje denir. PROJE YÖNETİCİSİ. Projeyi teklif eden, hazırlanmasından, yürütülmesinden sorumlu olan öğretim üyeleri ile doktora, tıpta uzmanlık ya da sanatta yeterlik eğitimini tamamlamış araştırmacılar proje yöneticisi olarak adlandırılırlar. DİSİPLİNLER ARASI PROJE. Farklı disiplinlerin bir arada yürüttüğü uygulamalı çalışmalara disiplinler arası proje denir. GELİŞTİRME PROJESİ. Araştırma projesi ve teknolojik projelerden elde edilmiş sonuçlardan faydalı araç, gereç, malzeme, hizmet veya ürün, yöntem, süreç, sistem ve üretim teknikleri oluşturulması, teknolojik problemlerin çözümlenmesi veya mevcut teknolojilerin daha fazla geliştirilmesine yönelik veya teknoloji transferi ve7veya adaptasyonu içeren projelere geliştirme projesi denir. UYGULAMA PROJESİ. Belli bir yapının onaylanmış kesin projesine göre yapının her türlü ayrıntısının belirtildiği projeye uygulama projesi denir. KESİN PROJE. Kesin proje; belli bir yapının onaylanmış ön projesine göre; mümkün olan arazi ve zemin araştırmaları yapılmış olan, yapı elemanlarının ölçülendirilip boyutlandırıldığı, inşaat sistem ve gereçleri ile teknik özelliklerinin belirtildiği projeyi ifade eder. ÖN PROJE. Ön proje; belli bir yapının kesin ihtiyaç programına göre; gerekli arazi ve zemin araştırmaları yapılmadan, bilgilerin halihazır haritalardan alındığı, çevresel etki değerlendirme ve fizibilite raporları dahil elde edilen verilere dayanılarak hazırlanan plân, kesit, görünüş ve profillerin belirtildiği bir veya birkaç çözümü içeren projeyi ifade eder.
RAPOR. Herhangi bir konuda yapılan inceleme, araştırma sonucunu ve tespit edilenleri bildiren yazıya rapor denir. BİLİMSEL RAPOR Bilimsel rapor, teknik veya bilimsel bir araştırma sürecini, ilerleyişini ve/veya sonuçlarını ya da bir teknik veya bilimsel araştırma probleminin mevcut durumunu açıklayan bir belgeye verilen addır. KURUMSAL AKREDİTASYON RAPORU. Kurumsal akreditasyon programı kapsamında değerlendirilen yükseköğretim kurumu için değerlendirme takımı tarafından hazırlanan rapora kurumsal akreditasyon raporu denir. KURUMSAL GERİ BİLDİRİM RAPORU. Kurumsal dış değerlendirme programı kapsamında değerlendirilen yükseköğretim kurumu için dış değerlendiriciler tarafından hazırlanan kurumun güçlü ve iyileşmeye açık alanlarını içeren rapora kurumsal geri bildirim raporu denir. STRATEJİK PLAN İZLEME RAPORU Stratejik plandaki performans göstergelerine ilişkin OcakHaziran dönemi gerçekleşmelerinin izlenmesine imkân veren ve her yıl Temmuz ayının sonuna kadar hazırlanan rapora stratejik plan izleme raporu denir. USÛLE AYKIRI RAPOR. 22.8.2011 tarihli yönetmelik ile tespit edilen usûl ve esaslara uyulmaksızın alınan hastalık raporuna usûle aykırı rapor denir.
REFERANS. Bir paragrafın alındığı esere veya bir ifadenin ait olduğu kaynağa gönderme yapılan nota referans denir. REFERANS MEKTUBU. Öğrencinin akademik veya profesyonel hayatından referans gösterdiği kişilerin yazdığı mektuba referans mektubu denir.
REKTÖR. Üniversitenin tüzel kişiliğini temsil eden, yönetimden, eğitim ve öğretimin eşgüdümlü bir şekilde yürütülmesinden sorumlu profesöre rektör denir. Rektörler, Üniversitelerarası Kurula, bir yıl süre ile, üniversitelerin Cumhuriyet dönemindeki kuruluş tarihlerine göre, sıra ile, başkanlık yaparlar (2547 SK m. 11).
Ayrıca bkz.
üniversite
RESMÎ YAZIŞMA. Resmî yazışma; idarelerin kendi içlerinde, birbirleriyle veya gerçek ya da tüzel kişiler ile iletişim sağlamak amacıyla güvenli elektronik imza kullanarak elektronik ortamda ve zorunlu hâllerde veya olağanüstü durumlarda el yazısıyla atılan imza ile fiziksel ortamda yürüttükleri süreci ifade eder.
Ayrıca bkz.
belge
REZERV KAYNAK. Akademik kütüphanelerde, öğretim üyelerinden gelen istek doğrultusunda kursu alan bütün öğrencilere kullanım fırsatı vermek üzere sınırlı zamanda kısa dönem için ödünç verilen kaynaklara rezerv kaynak denir.
ROBERT SCHUMAN ARAŞTIRMA BURSLARI. Avrupa Parlamentosu Eğitim Komisyonu, uluslararası ilişkiler ve siyaset tarihi gibi alanlarda araştırma yapmak isteyen ilgili bölüm mezunlarına yönelik olarak Robert Schuman Araştırma Bursları vermektedir.
SAĞLIK, KÜLTÜR VE SPOR DAİRE BAŞKANLIĞI Üniversite bünyesindeki sağlık, kültürel ve sportif faaliyetlerin düzenlenmesinden ve öğrenci destek hizmetlerinden sorumlu birim sağlık kültür ve spor daire başkanlığı olarak adlandırılır.
SAĞLIK YARDIMI. Sigortalının, hekime muayene ettirilmesi, hekimin göstereceği lüzum üzerine teşhis için gerekli klinik ve laboratuvar muayenelerinin sağlanması, gerekirse sağlık kurumlarına yatırılması her türlü tedavinin yapılması ve tedavi sürecinde gerekli ilaç ve iyileştirme araçlarının sağlanmasına sağlık yardımı denir.
SAHTECİLİK. Sahtecilik; bilimsel araştırmalarda gerçekte var olmayan veya tahrif edilmiş verileri kullanmaktır.
Ayrıca bkz.
intihal, çarpıtma, tekrar yayım, dilimleme, haksız yazarlık
SAKLAMA PLANI Bir belgenin ne kadar süre saklanacağını ve saklama süresinin bitiminde nasıl bir işleme tabi tutulacağının belirlenmesine saklama planı denir.
SANAL SINIF. Öğrenen ve eğiticilerin bir araya getirildiği, ekran paylaşımı, beyaz tahta uygulaması, sunum yapma, soru-cevap vb. uygulamaların yapılmasına olanak sağlayan internet temelli öğretim ortamına sanal sınıf denir.
SANAT. İnsan ile nesnel gerçeklik arasındaki estetik ilişkiye sanat denir. ANA SANAT DALI. Bir veya daha fazla sanat dalını kapsayan eğitim, öğretim, uygulama ve araştırma faaliyetlerinin yürütüldüğü akademik birime ana sanat dalı denir. SANAT DALI. Güzel sanatlar alanında belirli bir uzmanlık ve ifade biçimi gerektiren yaratıcı faaliyetlerin yürütüldüğü, eğitim-öğretim ve uygulama çalışmaları yapılan akademik birim, sanat dalı olarak adlandırılır. SANATTA YETERLİK. Sanatta yeterlik, lisansa dayalı en az altı, yüksek lisansa dayalı en az dört yarı yıllık programı kapsayan ve orijinal bir sanat eserinin ortaya konulmasını, müzik ve sahne sanatlarında ise üstün bir uygulama ve yaratıcılığı amaçlayan doktora düzeyinde lisansüstü bir yükseköğretim eşdeğeridir.
Ayrıca bkz.
eser
SAT. Amerika Birleşik Devletleri'nde lisans eğitimine giriş sınavına Scholastic Aptitude Test veya kısaca SAT adı verilir.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, tier-4, TOEFL, UCAS
SCHOLASTIC APTITUDE TEST. Bkz. SAT
SCI-EXPANDED. Bkz. atıf
SCUOLE MAGISTRALI İtalya'da anaokulu öğretmeni yetiştiren okullara scuole magistrali denir.
SDP Bkz. standart dosya planı
SEHVEN. Sehven (ﺳﻬﻮﺍً), yanlışlıkla demektir.
SEMESTER TICKET. Almanya'da öğrencilerin toplu taşıma araçlarını indirimli veya ücretsiz kullanmalarını sağlayan bilete semester ticket denir.
SEMİNER. Genellikle 30 veya daha az kişiden oluşan küçük gruplar halinde yapılan, tartışma, sunum ve bilgi paylaşma odaklı eğitim şekline seminer denir. Tezli yüksek lisans programı toplam yirmi bir krediden az olmamak koşuluyla en az yedi ders, bir seminer dersi ve tez çalışmasından oluşur (Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği m. 6). ÇEVRİMİÇİ SEMİNER. Bkz. Webinar
SEMPOZYUM. Bir dinleyici topluluğu karşısında özellikle bilim, sanat ve fikir ağırlıklı konularda çeşitli kurumlardan gelen yerli/yabancı konuşmacıların, önceden hazırlanmış ve kurullarca kabul edilmiş bildirilerini, verilen süre içinde sunmalarına sempozyum denir.
SENATO Senato, rektörün başkanlığında, rektör yardımcıları, dekanlar ve her fakülteden fakülte kurullarınca üç yıl için seçilecek birer öğretim üyesi ile rektörlüğe bağlı enstitü ve yüksekokul müdürlerinden oluşur.
SENDİKA. Kamu görevlilerinin ortak ekonomik, sosyal ve meslekî hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kuruluşlara sendika denir.
Ayrıca bkz.
kamu görevlisi, tüzel kişi
SERMAYE Bir ticaret işinin kurulması, yürütülmesi için gereken anapara ve paraya çevrilebilir malların tamamına sermaye denir. BEŞERİ SERMAYE Çalışanların eğitim, beceri ve yetenek gibi unsurlarının birikimine beşeri sermaye denir. DÖNER SERMAYE Döner sermaye, kamu kurum ve kuruluşlarının kendi faaliyetlerinden elde ettikleri gelirleri yine aynı faaliyetlerin finansmanında kullanmak üzere oluşturulan, bütçe dışı ve sürekli olarak işletilen bir sermaye sistemidir. Yükseköğretim kurumlarında üniversite yönetim kurulunun önerisi ve Yükseköğretim Kurulunun onayı ile döner sermaye işletmesi kurulabilir. (2547 SK m. 58) SERMAYE GİDERLERİ 06-Sermaye giderleri, normal ömrü bir yıldan fazla olan mal ve hizmet alımları ile sabit sermaye edinimleri ve gayri maddi aktiflerin edinimi için yapılan, bütçe hazırlama rehberi ve bütçe kanunları ile belirlenmiş asgari değeri aşan ödemelerdir. SERMAYE TRANSFERİ Sermaye birikimi amaçlayan ve sermaye nitelikli mal ve hizmetlerin finansmanı amacıyla bütçe dışına yapılan karşılıksız ödemelere sermaye transferi (07-Sermaye transferleri) denir.
SERTİFİKA. Kişinin bilgi gerektiren herhangi bir konuda niteliğini gösteren belgeye sertifika denir. KATILIM SERTİFİKASI. Erasmus + bağlamında, eğitim, öğretim ve gençlik alanında bir öğrenme faaliyetini tamamlamış herhangi bir kişiye verilen bir belgeye katılım sertifikası denir.
SEYYÂNEN. Seyyânen (ﺳﻴّﺎﻧﺎً), eşit olarak demektir.
SINAV. Adayların veya öğrencilerin bilgi derecesini anlamak için yapılan yoklamaya sınav denir. SINAV KOORDİNATÖRÜ. ÖSYM tarafından yapılan sınavlar için Devlet üniversiteleri ile ihtiyaç duyulması hâlinde kamu veya özel kurum ve kuruluşları ile yurt dışı temsilcilikler bünyesinde, sınav organizasyonu ve sınavlarla ilgili diğer işleri yerine getirmek üzere görevlendirilen kişilere sınav koordinatörü denir. AÇIK SINAV. Sınav sırasında ilgili ders kitabı, notlar ve diğer materyallerden yararlanılabiliyor ise uygulanan bu sınava açık sınav denir. ARA SINAV. Ara sınav, yükseköğretim kurumlarında bir akademik dönem içinde, genellikle derslerin ortasına yakın bir zamanda yapılan değerlendirme sınavıdır. BİLİM SINAVI. Bilim sınavı, yüksek lisans başvuru aşamasında bir takım programlara başvuran öğrencilere uygulanan ve programla ilgili bilgilerin test edildiği sınavı ifade eder. BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ SINAV. Elektronik ortamda her bir adaya aynı veya farklı zamanlarda adayın verdiği cevaplara ve seviyesine göre soru sayısının ve soruların niteliğinin değişebildiği sorulardan oluşan sınava bireyselleştirilmiş sınav denir. BÜTÜNLEME SINAVI. Öğrencinin başarısız olduğu bir sınav için verilen yeniden değerlendirilme hakkında bütünleme sınavı denir. DÖNEM SONU SINAVI. bir akademik dönemin sonunda, öğrencilerin o dönemde aldıkları derslere ilişkin bilgi ve becerilerinin değerlendirilmesi amacıyla yapılan sınava dönem sonu sınavı denir. EŞDEĞER SINAV. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı tarafından aynı veya farklı zamanlarda farklı sorularla yapılan, ancak adaylara sağladığı haklar bakımından eşit sonuçlar verdiği Yönetim Kurulu kararı ile belirlenen birden fazla sınava eşdeğer sınav denir. GÖREVDE YÜKSELME SINAVI. Yükseköğretim Üst Kuruluşları İle Yükseköğretim Kurumları Personeli Görevde Yükselme Ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinin 5 inci maddesinde belirtilen görevlere atanacaklar için yapılacak yazılı ve sözlü sınava görevde yükselme sınavı denir. ÖZEL YETENEK SINAVI. Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu, Güzel Sanatlar Fakültesi, Mesleki Eğitim Fakültesi gibi özel yetenek sınavı ile öğrenci alan okullara kayıt yaptırmak isteyen adayların girmek zorunda oldukları sınav özel yetenek sınavı olarak adlandırılır. SAVUNMA SINAVI. Tez, eser metni veya sanatta yeterlik çalışmasının öğrenci tarafından ilgili jüri önünde savunulduğu sınava savunma sınavı denir. TIPTA UZMANLIK EĞİTİMİ GİRİŞ SINAVI. Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı veya kısaca TUS, Tıp Fakültesinden mezun olan ve uzmanlık eğitimi almak isteyen pratisyen hekimlerin girmek zorunda oldukları sınava verilen addır. UNVAN DEĞİŞİKLİĞİ SINAVI. Unvan değişikliği sınavı, en az ortaöğretim düzeyinde meslekî veya teknik eğitim sonucu ihraz edilen unvanlara ilişkin görevlere atanabilmek için yapılan sınavı ifade eder. YETERLİK SINAVI. Yeterlik sınavı, derslerini ve seminerini tamamlayan öğrencinin alanındaki temel konular ve kavramlar ile doktora çalışmasıyla ilgili bilimsel araştırma derinliğine sahip olup olmadığının ölçülmesidir.
SINIFLANDIRMA. Sınıflandırma, devlet kamu hizmetleri görevlerini ve bu görevlerde çalışan devlet memurlarını görevlerin gerektirdiği niteliklere ve mesleklere göre sınıflara ayırmayı ifade eder.
Ayrıca bkz.
kamu hizmeti, memur
SİCİL. 1. Sicil veya sicill (ﺳﺠﻞّ), görevlilerin meslek yaşamlarındaki çalışma durumları demektir. 2. Sicil veya sicill (ﺳﺠﻞّ), görevlilerin meslek yaşamlarındaki çalışma durumlarının işlendiği dosya anlamına gelir. Kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişiler, veri işlemeye başlamadan önce Veri Sorumluları Siciline kaydolmak zorundadır (6698 SK m. 16). SİCİL AMİRİ. Sicil ve başarı değerlemesi raporlarını birinci ve ikinci derecede yetkili olarak doldurmakla görevli amire sicil amiri denir. Valiler, vali muavini ile kaymakamların, il idare şube başkanlarının ve il ve bölge muhakemat müdürlerinin, genel ve özel kolluk amirlerinin birinci derecede, diğer memurların ikinci derecede sicil amiridirler (5442 SK m. 18).
SİGORTA. Meydana gelmesi düşünülen zararların tazmini maksadıyla yapılan çift taraflı bir akite sigorta denir. SİGORTALI. Kısa ve/veya uzun vadeli sigorta kolları bakımından adına prim ödenmesi gereken veya kendi adına prim ödemesi gereken kişiye sigortalı denir. AİLE SİGORTASI. Aile sigortası, sosyal sigortalar sisteminde, sigortalı işçinin çalışmayan aile fertlerinin de sosyal güvenlik kapsamında olduğunu ve dolayısıyla sosyal sigortalı olduğunu ifade eder. ANALIK SİGORTASI. Sigortalının kendisine veya eşinin doğum nedeniyle tedavi ve sağlık hizmetleri dışında hak kazanacağı parasal yararların karşılandığı sigortaya analık sigortası denir. BAKIM SİGORTASI. Bakıma muhtaçlık riskinden doğan, bedeni-maddi-manevi zararların telafisini sağlamak maksadıyla sosyal sigorta sistemi içinde tesisi edilen bir sigorta türüne bakım sigortası adı verilir. GENEL SAĞLIK SİGORTASI. Kişilerin öncelikle sağlıklarının korunmasını, sağlık riskleri ile karşılaşmaları halinde ise oluşan harcamaların finansmanını sağlayan sigortaya genel sağlık sigortası denir. HASTALIK SİGORTASI. Sigortalı sayılanların, iş kazası ve meslek hastalığı dışında ortaya çıkan, sigortalıyı iş göremez duruma düşüren bedensel veya ruhsal rahatsızlık halinde yararlandığı sigortaya hastalık sigortası denir. MALULLÜK SİGORTASI. Çalışma hayatında malullükten kaynaklanan iş göremezlikten dolayı ortaya çıkan maddi gelir kaybını telafi etmek maksadıyla, sosyal sigortalar sisteminde oluşturulan bir sigortaya malullük sigortası denir. ÖLÜM SİGORTASI. Sosyal sigortalının sigortalının ölümüne bağlı olarak geride kalan hak sahiplerine sosyal güvenlik ve koruma garantisi temin eden bir sigortaya ölüm sigortası denir. SOSYAL SİGORTA. Sosyal sigorta; insan onuruna yaraşır hayat standardı seviyesinin altında bir gelir seviyesine düşmeye yol açan ölüm, yaşlılık, hastalık, sakatlık, işsizlik ve evsizlik gibi sosyal riskler karşısında tedbir alınmasını öngören sisteme verilen addır.
SİVİL TOPLUM KURULUŞU. Toplumdaki çeşitli sorunları bağımsız olarak ele alıp kamuoyunu bilgilendirme ve aydınlatma görevi yapan, öneriler sunan her türlü birliğe sivil toplum kuruluşu (NGO) denir.
SIZDIRMA. Bilimsel yayın süreçlerine ilişkin yazışmalar ve değerlendirme içeriklerini gizlilik esasına uygun şekilde korumama, yetkisiz kişilere veya kurumlara ifşa etmeye sızdırma denir.
SKS. Bkz. sağlık kültür ve spor daire başkanlığı
SONNOT. Makalenin sonunda yer alan ek bilgiler, açıklamalara sonnot denir.
SORBONNE BİLDİRGESİ Sorbonne Bildirgesi, Avrupa ülkelerinin yükseköğretim sistemlerini uyumlu hale getirmek için birlikte hareket etmelerini belirten ve 1998'de imzalanan bildirgedir. [Sorbonne, Fransız üniversitesi. Fransa'nın en eski üniversitesidir. 1257'de Sorbonne Koleji olarak kuruldu. 2018'de statüsü değişti.]
Ayrıca bkz.
Bologna süreci, Prag Bildirgesi, Berlin Bildirgesi, Bergen Bildirgesi, Londra Bildirgesi, Leuven Bildirgesi, Budapeşte-Viyana Bildirgesi, Bükreş Bildirgesi
SORUŞTURMA. Bir sorunu açıklığa kavuşturmak amacıyla bir idari veya adli makamın yönettiği, ilgililerden ve tanıklardan bilgi toplama, konuyu inceleme işine tahkîkat veya soruşturma denir. Devlet memurlarının görevleri ile ilgili veya görevleri sırasında işledikleri suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılması ve haklarında dava açılması özel hükümlere tabidir (657 SK m. 24).
SOSYAL ADALET. Sosyal adalet, sosyal sınıflar arasındaki dengesizlikleri gidermek, iktisaden zayıf zümreleri, özellikle işçileri işverenlere ve diğer varlıklı sınıflara karşı korumayı ifade eder.
SOSYAL GÜVENCE. İnsanların yoksulluğa düşmelerini ya da yoksul kalmalarını önlemek amacıyla, devletin idare ettiği ortalama değer testine dayalı gelir koruma sistemlerine sosyal güvence adı verilir.
SOSYAL GÜVENLİK. Mesleki, fizyolojik ve sosyo-ekonomik riskten ötürü geliri veya kazancı sürekli ya da geçici olarak kesilmiş kimselerin geçinme ve yaşama ihtiyaçlarını karşılayan sistem sosyal güvenlik olarak adlandırılır. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU 5018 sayılı kanuna ekli (IV) sayılı cetvelde yer alan kamu kurumlarına sosyal güvenlik kurumu denir.
SÖMESTİR. Bkz. yarıyıl
SÖZLEŞME. Mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinde idare ile yüklenici arasında yapılan yazılı anlaşmaya sözleşme denir. SÖZLEŞME ÜCRETİ. 657 SK m. 4B'ye göre çalıştırılan personele ödenen paraya sözleşme ücreti denir. SÖZLEŞMELİ PERSONEL. Sözleşmeli personel, kalkınma planı, yıllık program ve iş programlarında yer alan önemli projelerin hazırlanması, gerçekleştirilmesi, işletilmesi ve işlerliği için şart olan, zaruri ve istisnai hallere münhasır olmak üzere özel bir meslek bilgisine ve ihtisasına ihtiyaç gösteren geçici işlerde, cumhurbaşkanınca belirlenen esas ve usuller çerçevesinde, ihdas edilen pozisyonlarda, mali yılla sınırlı olarak sözleşme ile çalıştırılmasına karar verilen ve işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlilerini ifade eder. Sözleşmeli personelin ücretleri sözleşme şartlarına göre; geçici personelin gündelikleri gün hesabıyla hafta veya ay sonlarında ödenir (657 SK m. 164/2). GÖTÜRÜ BEDEL SÖZLEŞME. Götürü bedel sözleşme, mal ve hizmet alımı işlerinde, ayrıntılı özellikleri ve miktarı idarece belirlenen işin tamamı için isteklinin teklif ettiği toplam bedel üzerinden yapılan sözleşmedir. KISA SÖZLEŞME. Kısa sözleşme, mal veya hizmet alımında ihaleyi yapan idare ile yüklenici arasında imzalanan ve alım konusu mal veya hizmetin miktarı ile teslim ve ifa şartlarını gösteren ve mal veya hizmetin bedeli ile ödeme şartlarını içeren yazılı sözleşmeyi ifade eder. MÜNFERİT SÖZLEŞME. Münferit sözleşme, çerçeve Anlaşma kapsamında yapılan alımlarda istekliler ile idare arasında imzalanan yazılı sözleşmeyi ifade eder. TOPLU SÖZLEŞME. Kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını belirlemek üzere yürütülen görüşmeler sonucunda mutabık kalınması durumunda taraflarca imzalanan sözleşmeye toplu sözleşme denir.
Ayrıca bkz.
ihdas, kamu hizmeti, münhasır
SÖZLÜ SUNUM. Bkz. sunum
SSCI. Bkz. atıf
STAJ. 1. Herhangi bir meslek edinecek olan kimsenin geçirdiği uygulamalı öğrenme dönemi staj denir. 2. Öğrencilerin, öğrenim gördükleri alanla ilgili olarak bilgi ve becerilerini artırmak amacıyla gerçekleştirdiği pratik çalışmaya staj denir. Yükseköğretim kurumlarının ve özellikle, meslek yüksekokullarının, eğitim – öğretim faaliyetlerinin yürütülebilmesi için; ders araç – gereçleri ile öğretim elemanı temin etmek, öğrencilere atölye ve sağlık tesisleri ile diğer iş yerleri ve tesislerinde staj ve uygulama imkanları sağlamak üzere, ilgili bakanlıklar ile onlara bağlı veya diğer kamu kurum ve kuruluşlarından yararlanılır (2809 SK m. 4). ERASMUS+ STAJ HAREKETLİLİĞİ. Erasmus+ Staj Hareketliliği, Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve yükseköğretim öğrencilerinin farklı bir Avrupa ülkesinde mesleki deneyim kazanmasını, kültürel etkileşimde bulunmasını ve uluslararası iş piyasasına uyum sağlamasını hedefleyen kısa veya uzun süreli bir staj programına verilen addır. SCHUMAN STAJI. Schuman Stajı, Avrupa Parlamentosu Sekreterliği bünyesinde, Avrupa Birliği vatandaşlarının Avrupa eğitimi ve mesleki eğitimine katkıda bulunmayı ve Avrupa Parlamentosu'nun çalışmalarına dair içgörü sağlamayı amaçlayan beş aylık ücretli stajdır.
STANDART Bir mal, hizmet, süreç veya sistemin belirli bir kalite düzeyini, güvenlik şartlarını veya işlevsellik kriterlerini karşılamasını sağlamak amacıyla uyulması gereken asgari teknik ve idari kuralları tanımlayan, ilgili otoriteler tarafından kabul edilerek yayımlanan bağlayıcı veya rehber nitelikteki düzenlemelere standart denir. STANDART DOSYA PLANI. Standart dosya planı veya kısaca SDP; Kurumsal işlemler ve bu işlemler sonucunda oluşturulan veya alınan belgelerin üretim yerleri ile olan ilişkisi belirtilerek konu veya fonksiyon esasına göre dosyalanmasını sağlamak amacıyla geliştirilen ve Devlet Arşivleri Başkanlığı tarafından yayımlanan sınıflama şemasını ifade eder. TS 13298 STANDARDI TS 13298 Standardı; 16.07.2008 tarih ve 26938 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Başbakanlık genelgesinde belirtilmiş olan TS 13298 sayılı Elektronik Belge Yönetimi Standardıdır.
Ayrıca bkz.
belge
STRATEJİ. 1. Araçlar, amaçlar ve irade arasındaki ilişki ve çelişkilerin ülkenin geleceği konusunda mantıki yargılarla uyumlandırılmasına strateji denir. 2. Üniversitenin hedeflerine nasıl ulaşılacağını gösteren kararlar bütününe strateji denir. STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRESİ BAŞKANLIĞI Üniversitelerde stratejik plan çalışmalarının koordinasyonundan sorumlu birime strateji geliştirme dairesi başkanlığı denir. STRATEJİK PLAN. Kamu idarelerinin orta ve uzun vadeli amaçlarını, temel ilke ve politikalarını, hedef ve önceliklerini, performans ölçütlerini, bunlara ulaşmak için izlenecek yöntemler ile kaynak dağılımlarını içeren plana stratejik plan adı verilir. STRATEJİK PLAN GENELGESİ Stratejik plan hazırlık çalışmalarını başlatan, Strateji Geliştirme Kurulu üyelerinin isimlerini içeren ve Rektör tarafından yayımlanan genelgeye stratejik plan genelgesi denir. STRATEJİK PLANLAMA EKİBİ. Stratejik planlama ekibi bir rektör yardımcısı başkanlığında, SGDB’nin koordinasyonunda, harcama birimlerinin temsilcileri ile SGDB yöneticisinden oluşur. STRATEJİK YÖNETİM Kamu idarelerinde politika oluşturma ve karar alma süreçlerinin iyileştirilmesi, katılımcılığın sağlanması ve hesap verebilirliğin güçlendirilmesi amacıyla planlama, performans esaslı program bütçe, uygulama, izleme ve değerlendirme bileşenlerinden oluşan yönetim döngüsüne stratejik yönetim denir.
Ayrıca bkz.
idare
STS. Fransa'da bir meslekte uzmanlaşmış yüksek teknisyen yetiştiren bölümlere séction de technicien supérieur veya kısaca STS denir.
STUDIENKOLLEG. Almanya'da üniversiteye başlamadan önce yabancı öğrencilerin hazırlık eğitimi aldığı okula Studienkolleg denir.
SUNUCU. Aynı ağ içindeki diğer kullanıcı bilgisayarlarından veri veya program dosyaları indirme gibi isteklere cevap vermek için programlanmış ana bilgisayara sunucu denir.
SUNUM. Bilimsel bir çalışmanın sonucunun oturum yöneticisinin yönetiminde ve belirli bir süre içerisinde dinleyenlere anlatılmasına sözlü sunum veya kısaca sunum denir.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK. Kaynakların etkili kullanımı ve eğitim süreçlerinin gelecek kuşaklara yönelik fayda sağlamayı hedeflemesine sürdürülebilirlik denir.
SÜT İZNİ. Kadın işçilere bir yaşından küçük çocuklarını emzirmeleri için günde bir buçuk saat verilen izne süt izni denir.
SWOT ANALİZİ GZFT analizi veya SWOT analizi, bir organizasyonun içsel güçlü ve zayıf yönlerini, dış çevredeki fırsat ve tehditlerle birlikte değerlendirerek stratejik planlama süreçlerinde kullanılmak üzere mevcut durumunu anlamayı ve gelecekteki adımlarını belirlemeyi amaçlayan kapsamlı bir değerlendirme yöntemidir.
ŞARTNAME. Şartname (ﺷﺮﻃﻨﺎﻣﻪ), ihale konusu işin hangi koşullarda yapılacağı (teknik ve idari) ile muayene, kabul ve bedel ödeme esas ve usullerini gösteren belge veya belgeleri ifade eder. DÂVET ŞARTNAMESİ. Alım konusu mal veya hizmetin miktarı ile teslim veya sunum şartlarını gösteren şartnameye dâvet şartnamesi denir. İDARİ ŞARTNAME. İdari şartname; tedarik edilecek malzeme veya hizmetin ne olduğunu, teklif verme şeklini, kimlerin teklif verebileceğini ve sözleşme görüşmelerine esas idari, mali ve hukukî hususları ayrıntılı biçimde belirleyen temel belgedir. TEKNİK ŞARTNAME. Teknik şartname, ihtiyacı karşılayan mal veya hizmetin verimlilik ve fonksiyonelliğini sağlayacak şekilde taktik, teknik ve her türlü diğer özelliklerini tereddüde yer bırakmayacak, açık ve anlaşılır şekilde kesin hükümler ile tarif eden, numune alma, denetim ve muayene yöntemlerini, ret ve kabul kriterlerini ve varsa ürüne ait kalite güvence ile ilgili hususları, kullanım şartlarını, işletme ve bakım özelliklerini, ambalajlama, etiketleme, taşıma ve depolama gereksinimlerini, garanti ile ilgili hususları içeren, tedarikte serbest rekabeti engellemeyecek ve bütün istekliler için fırsat eşitliği sağlayacak biçimde hazırlanan, tedarik işlemlerine esas ve temel teşkil eden bir teknik dokümandır.
TABAN PUAN. Taban puan, bir yükseköğretim kurumunun diploma programına ÖSYM tarafından merkezi sınavla yerleştirilen en düşük puanlı öğrencinin giriş puanını ifade eder.
TAHKÎKAT (ﺗﺤﻘﻴﻘﺎﺕ). Bkz. soruşturma
TAHSİL (ﺗﺤﺼﻴﻞ). Bkz. öğrenim
TAHSİS Tahsis (ﺗﺨﺼﻴﺺ) ayırma demektir. ADEMİ TAHSİS Ademi tahsis ilkesine göre belli gelirlerin, belli giderlere tahsisi söz konusu değildir. DIŞ BORCUN TAHSİSİ Hazine Müsteşarlığı tarafından herhangi bir dış finansman kaynağından sağlanan dış finansman imkanlarının ekonominin çeşitli sektörlerinde gelişmeyi sağlamak ve/veya finansman ihtiyacını karşılamak üzere, genel ve katma bütçeli kamu kurum ve kuruluşlarına anlaşmadaki amaca sadık kalınarak kullandırılmasına dış borcun tahsisi denir.
Ayrıca bkz.
bütçe
TAKVİM YILI. Takvim yılı, 1 Ocak ile 31 Aralık tarihleri arasındaki zaman anlamına gelir.
TAM METİN. Bir veya birkaç dergi, magazin ve/veya gazetede basılmış makalelerin ya da tek bir çalışmanın tam metnini sağlayan elektronik kaynağa tam metin denir.
TÂMİM (ﺗﻌﻤﻴﻢ). Bkz. genelge
TANIMA. Tanıma; Yurtdışı bir yükseköğretim kurumunun ve bu kurumun ilgili programının akademik derece vermeye yetkili olduğunun Yükseköğretim Kurulu tarafından kabul edilmesini ifade eder. TANIMA BELGESİ. Tanıma belgesi; yurtdışındaki bir yükseköğretim kurumunun ve bu kurumun ilgili programının Yükseköğretim Kurulu tarafından tanınıp tanınmadığını gösteren, ancak diploma veya mezuniyet denklik belgesi niteliği taşımayan belgeyi ifade eder. TANINMA BELGESİ. Hareketlilik için gidilen üniversitede alınan derslerin öğrencinin kayıtlı olduğu üniversitede hangi derslere karşılık geldiğini gösterir belgeye akademik tanınma belgesi veya kısaca tanınma belgesi denir. KALİTE DEĞERLENDİRME TANINMA BELGESİ. Alana özgü önceden belirlenmiş ölçütlere göre yükseköğretim programlarını değerlendiren uluslararası bağımsız dış değerlendirme ve akreditasyon kuruluşlarına Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından verilen belgeye kalite değerlendirme tanınma belgesi denir.
TASDİK ŞERHİ Bkz. apostil
TAŞINIR. Taşınır mal veya kısaca taşınır, bir yerden diğer yere nakledilebilen canlı-cansız her çeşit mal ve malzemeler ile diğer her çeşit kıymetleri, edinmeye elverişli olan ve taşınmaz mal mülkiyetine dahil olmayan doğal güçleri (Elektronik ortamdaki yazılımlar programlar ve manyetik ürünler dahil) ifade eder. TAŞINIR BİLİŞİM SİSTEMİ. Taşınır Mal Yönetmeliğinin uygulanmasında kullanılacak olan ve taşınır kayıt ve yönetim işlemleri çerçevesinde düzenlenmesi gereken kayıt, belge ve benzeri içeriklerin elektronik ortamda oluşturulması, kaydedilmesi, iletilmesi, muhafaza edilmesi ile ibrazını sağlamak amacıyla ilgili idare tarafından; veri güvenliğini ve doğruluğunu temin eden, verilerin içerik, üst veri, format ve ilişkisel özelliklerini koruyan, verilerin ilişkili olduğu fonksiyon veya işlemler için delil teşkil eden, ilgili süreçler arasında birlikte işlerlik standartlarını ve güvenlik politikalarını gözeten ve entegrasyona açık şekilde hazırlanan elektronik/yazılımsal sisteme taşınır bilişim sistemi denir. TAŞINIR HESAP KODU. 3/12/2014 tarihli ve 2014/7052 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Genel Yönetim Muhasebe Yönetmeliği çerçeve hesap planında yer alan ve taşınırın kaydedildiği ilgili hesap koduna taşınır hesap kodu denir. TAŞINIR KAYIT YETKİLİSİ. Taşınırları teslim alan, sorumluluğundaki ambarlarda muhafaza eden, kullanıcılarına ve kullanım yerlerine teslim eden, bu Yönetmelikte belirtilen usul ve esaslara göre kayıtları tutan, bunlara ilişkin belge ve cetvelleri düzenleyen ve bu hususlarda hesap verme sorumluluğu çerçevesinde taşınır kontrol yetkilisi ve harcama yetkilisine karşı sorumlu olan görevlilere taşınır kayıt yetkilisi denir. TAŞINIR KODU. Taşınırın kayıtlarda detaylı izlendiği, Taşınır Hesap Kodu ile Taşınır I. Düzey Detay Kodu, Taşınır II. Düzey Detay Kodu ve varsa sonraki düzey detay kodlarının birleşiminden oluşan koda taşınır kodu denir. TAŞINIR KOD LİSTESİ. Hazine ve Maliye Bakanlığınca hazırlanarak Bakanlığın internet sitesinde güncel hâli bulundurulacak olan ve bu Yönetmelik kapsamındaki taşınırları Taşınır Hesap Kodu, Taşınır I. Düzey Detay Kodu, Taşınır II. Düzey Detay Kodu ve varsa sonraki düzey detay kodları ile birlikte gösteren listeye taşınır kod listesi denir. TAŞINIR KONSOLİDE GÖREVLİSİ. Taşınır kayıt yetkililerinden aldığı harcama birimi taşınır hesaplarını konsolide ederek taşınır hesap cetvellerini hazırlamak ve biriminin bir üst teşkilattaki taşınır konsolide görevlisine vermekle sorumlu olan görevlilere taşınır konsolide görevlisi denir. TAŞINIR KONTROL YETKİLİSİ. Taşınır kayıt yetkilisinin hazırlamış olduğu taşınır mal yönetim hesabına ilişkin belge ve cetvellerin mevzuata ve mali tablolara uygunluğunu kontrol eden, Harcama Birimi Taşınır Mal Yönetim Hesabı Cetvelini imzalayan ve bu konularda harcama yetkilisine karşı sorumlu olan görevlilere taşınır kontrol yetkilisi denir. DAYANIKLI TAŞINIR. Çeşitleri ile kod numaraları Taşınır Kod Listesinde gösterilen tesis, makine, cihaz, taşıt ve demirbaşlara dayanıklı taşınır denir. DAYANIKLI TAŞINIRLAR DEFTERİ. Taşınır Kod Listesinde gösterilen dayanıklı taşınırların kayıtları için kullanıla deftere dayanıklı taşınır defteri denir. İHTİYAÇ FAZLASI TAŞINIR. Zorunlu veya öngörülemeyen sebeplerle ortaya çıkan ve yapılan araştırma ve değerlendirmeler sonucunda kamu idaresinin merkez ve merkez dışı birimleri itibarıyla kullanım imkânı olmadığı anlaşılan taşınırlara ihtiyaç fazlası taşınır denir.
TAŞINIR MAL. Bkz. taşınır
TAZMİNAT. 1. Bir zarar karşılığı ödenen paraya tazmînat (ﺗﻀﻤﻴﻨﺎﺕ) veya tazminat (ﺗﻀﻤﻴﻨﺎﺕ) denir. 2. Görevle ilgili ek yükler veya zorluklar nedeniyle yapılan ek ödemeye tazmînat (ﺗﻀﻤﻴﻨﺎﺕ) veya tazminat (ﺗﻀﻤﻴﻨﺎﺕ) denir. 3. Akademik personelin özel nitelikleri veya üstlendiği ek görevler nedeniyle yapılan ek ödemeye tazmînat (ﺗﻀﻤﻴﻨﺎﺕ) veya tazminat (ﺗﻀﻤﻴﻨﺎﺕ) denir. İşkence ya da zalimane, gayri insani veya haysiyet kırıcı muamele suçları nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince verilen kararlar sonucunda Devletçe ödenen tazminatlardan dolayı sorumlu personele rücu edilmesi hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır. (657 SK m. 13/2) ARAZİ TAZMİNATI. Memuriyet mahalli içinde fiilen arazi üzerinde görev yapan ve ilgili kanunun 50 inci maddesinde sayılan personele ödenen tazminata arazi tazminatı denir. MAKAM TAZMİNATI. Makam tazminat göstergesi ile aylık katsayının çarpımı sonucu bulunan miktara makam tazminatı denir. GÖREV TAZMİNATI. Görev tazminatı, görev tazminat göstergesi ile aylık katsayının çarpımı sonucu bulunan tutardır. MALİ SORUMLULUK TAZMİNATI. Sayıştaya hesap vermekle yükümlü saymanlar ile kasa açığından sorumlu veznedarlara ödenen paraya mali sorumluluk tazminatı denir. ÖZEL HİZMET TAZMİNATI. Genel İdare Hizmetleri Sınıfına dahil kadrolarda bulunanlarla üst yönetim görevi yapanlara, Sağlık Hizmetleri Sınıfına dahil kadrolarda görev yapanlara, Teknik Hizmetler Sınıfına dahil kadrolarda görev yapanlara, Avukatlık Hizmetleri Sınıfına dahil kadrolarda bulunanlara, Kariyer denetim elemanları ve kariyer uzmanlara verilen tazminata özel hizmet tazminatı denir. EK ÖZEL HİZMET TAZMİNATI. Teknik Hizmetler Sınıfına ait kadrolarda bulunan personelden; büro, atölye, ısı santralı, laboratuar, tesis (sosyal tesisler dahil), işletme, fabrika ve hizmet binaları dışında olmak şartıyla; arazi, şantiye, inşaat, baraj, park, bahçe, maden, açık alanlarda kurulu tarım ve hayvancılık uygulama birimleri ve yol gibi açık çalışma mahallerinde fiilen çalışanlara (belirtilen mahallerde yapılan kontrollük hizmetleri dahil), yol, tünel, demiryolu, büyük içme suyu, köprü, kıyı yapıları, baraj v.b açık çalışma mahallerinde görevlendirilmiş ve bu mahallerde fiilen çalışanlara, çalışılan her gün için aşağıda gösterilen oranlarda ayrıca özel hizmet tazminatı ödenir. SEYYAR GÖREV TAZMİNATI. Asli görevleri gereği memuriyet mahalli dışında ve belirli bir görev bölgesi (merkez veya il kuruluşuna dahil birimlerde il sınırı, bölge şeklinde çalışan birimlerde bölge sınırı) içinde fiilen gezici olarak görev yapan memur ve hizmetlilere, gündelik yerine ödenen tazminata seyyar görev tazminatı denir. YABANCI DİL TAZMİNATI. Yabancı dil tazminatı, yabancı dil sınavında (A), (B) ve (C) düzeyinde başarılı olanlara, her bir dil için başarı düzeyine göre tespit edilmiş göstergeyle aylık katsayının çarpımı suretiyle hesaplanır. YIPRANMA TAZMİNATI. Olağan işlere oranla, niteliği gereği çalışanları kısa sürede yıpratan ağır işler bakımından ödenen tazminata yıpranma tazminatı denir.
TEBLİĞ. Hakemli uluslararası bilimsel konferans, sempozyum veya kongrede sözlü olarak sunulan ve yayımlanan bildiriye tebliğ (ﺗﺒﻠﻴﻎ) denir. TEBLÎGAT. Teblîgat (ﺗﺒﻠﻴﻐﺎﺕ), hukuki bir işlemin, ilgili kimsenin bilgisine sunulması için yetkili makamın, yasa ve usulüne uygun bir biçimde yazı ile veya ilanla yaptığı bildirim işlemidir.
TEDÂRİK. Tedârik (ﺗﺪﺍﺭﻙ), teknik şartname ve/veya diğer dokümanlar ile tanımlanmış mal/malzeme veya hizmetin tahsis edilen ödeneğinden aktarılması ile başlayan ve mahsup aşamasına kadar süren tüm fonksiyonları kapsayan işlemler/faaliyetler zincirine verilen addır. TEDÂRİKÇİ. Mal alımı ihalesine teklif veren gerçek veya tüzel kişileri veya bunların oluşturdukları ortak girişimleri ifade eder.
Ayrıca bkz.
ihale, ortak girişim, teknik şartname
TEDRÎSAT (ﺗﺪﺭﻳﺴﺎﺕ). Bkz. öğretim
TEKLİF. Teklif (ﺗﻜﻠﻴﻒ); 4734'e göre yapılacak ihalelerde isteklinin idareye sunduğu fiyat teklifi ile değerlendirmeye esas belge ve/veya bilgileri ifade eder. TEKLİF ÇAĞRISI. Belirli bir süre içinde, izlenen hedeflere karşılık gelen ve gerekli koşulları yerine getiren bir eylem önerisinin sunulması için Avrupa Komisyonu tarafından veya adına yayınlanan davete teklif çağrısı denir. ALTERNATİF TEKLİF. Alternatif teklif, ihale dokümanında hüküm bulunması halinde, bir ihalede aynı istekli tarafından ihale konusu malın teknik şartnamesinde belirlenen asgari özellik ve şartları sağlamakla birlikte birbirinden farklı teknik özelliklere sahip ürünlerin, asıl teklifin yanı sıra alternatif olarak sunulmasıdır. E-TEKLİF. Elektronik ortamda EKAP üzerinden hazırlanarak istekli veya istekli adına yetkili kişi veya kişilerce e-imza ile imzalanmış teklife e-teklif denir. KISMÎ TEKLİF. Kısmi teklif; birim fiyat teklif ve sözleşme türünün uygulandığı ihalelerde; idarelerce ihaleye katılımı, rekabeti, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında teminini ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamak amacıyla; ihale konusu alımın birden fazla kalemden oluşması halinde, ihale konusu alımın tamamına veya bazı kalemlerine teklif verilmesine, ihale konusu alımın tek bir mal veya hizmete ilişkin olması durumunda ise farklı şartları ihtiva eden kısımlara ayrılarak ihale konusu mal veya hizmetin tamamına veya bir kısmına/ kısımlarına teklif verilmesine imkân verilen ihalelerde, bazı mal veya hizmet kalemleri veya kısımlar itibarıyla teklif verilmesidir.
Ayrıca bkz.
ihale, istekli
TEKNOLOJİ Bir sanayi dalı ile ilgili yapım yöntemlerini, kullanılan araç, gereç ve aletleri, bunların kullanım biçimlerini kapsayan uygulama bilgisine teknoloji denir.
TELAFİ ÇALIŞMASI. Zorunlu nedenlerle işin durması, ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi veya benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi ya da işçinin talebi ile kendisine izin verilmesi hallerinde, işveren iki ay içinde çalışılmayan süreler için yapılan çalışmalara telafi çalışması denir.
TELİF HAKKI. Telif hakkı. bir edebi, dramatik, müzik veya sanatsal eserin basımı, üretimi veya satışı ile ilgili sahip olunan yasalarla belirlenmiş bütün hakları ifade eder.
TEMÂYÜZ. Temâyüz (ﺗﻤﺎﻳﺰ), kendini gösterme demektir. Yükseköğretim Kurulu; Cumhurbaşkanı tarafından; rektörlük ve öğretim üyeliğinde başarılı hizmet yapmış profesörlere öncelik vermek suretiyle seçilen yedi, temayüz etmiş üst düzeydeki Devlet görevlileri veya emeklileri arasından seçilen yedi, Üniversitelerarası Kurulca, Kurul üyesi olmayan profesör öğretim üyelerinden seçilip Cumhurbaşkanı tarafından atanan yedi, olmak üzere toplam yirmibir kişiden oluşur (2547 SK m. 6).
TEMEL BECERİLER. Çağdaş toplumda yaşamak için gerekli olan becerilere temel beceriler denir.
TEMERKÜZ. Temerküz (تمركز ) bir yerde birikme demektir.
TEMİNAT. Alınan sorumluluğa karşı olarak ortaya konulan şeye teminat denir. TEMİNAT MEKTUBU. Teminat mektubu; bankalar tarafından verilen teminat mektupları ile Türkiye’de yerleşik sigorta şirketleri tarafından kefalet sigortası kapsamında düzenlenen kefalet senetlerini ifade eder. AVANS TEMİNAT MEKTUBU. Avans teminat mektubu, ihaleyi alan kişi veya firmanın yüklendiği işi yapabilmesi için avansa ihtiyacı olması halinde ödenecek peşin miktara karşılık, yetkili banka kontrgarantisine dayanılarak yabancı bir bankadan sağlanan ve yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde avansın geriye verileceğini belirten teminat mektubudur. GEÇİCİ TEMİNAT. İhaleye teklif veren firmalardan teklifleri ile beraber, tekliflerinden dönmelerini önlemek ve tekliflerini verdikten sonra ortaya çıkabilecek yükümlülüklerini yerine getirmelerini sağlamak amacıyla belli bir oranda alınan teminata geçici teminat denir. GEÇİCİ TEMİNAT MEKTUBU. Geçici teminat mektubu, ihaleye teklif veren isteklilerden teklifleri ile beraber, tekliflerden dönmelerini önlemek, tekliflerini verdikten sonra ortaya çıkabilecek yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlamak amacıyla belli bir oranda alınan, bankalar veya özel finans kurumları tarafından verilen ve şeklini Kamu İhale Kurumunun belirlediği teminat mektubudur. KESİN TEMİNAT MEKTUBU. Yüklenicinin yükümlülüğünü yerine getireceğine dair bankalar veya özel finans kurumları tarafından verilen ve şeklini Kamu İhale Kurumunun belirlediği teminat mektubuna kesin teminat mektubu denir.
TEMİNİNDE GÜÇLÜK ZAMMI. Temininde, görevde tutulmasında veya belli yerlerde istihdam edilmesinde güçlük bulunan personele yapılan ödemeye temininde güçlük zammı denir.
TEMSİL GİDERİ. Belirli yetki ve sorumluluk makamlarını işgal eden memurlara temsili mahiyette ve görevleri icabı olarak yaptıkları gerçek giderleri karşılamak üzere ilgili kurumların bütçelerine bu maksat için konulan ödenekten ödenen paraya temsil gideri denir.
TESTDAF. TestDaF, Marmara Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu bünyesinde girilebilen Almanca sınavıdır.
TEVHİD-İ TEDRİSAT Tevhid-i tedrisat, 3 Mart 1924 tarihinde çıkarılan kanunla Türkiye'de eğitim ve öğretim birliğini sağlamak amacıyla medrese ve mektep gibi farklı eğitim kurumlarının Millî Eğitim Bakanlığı çatısı altında birleştirilerek modern, laik ve bilimsel temelli bir eğitim sisteminin oluşturulmasını ifade eden bir reforma verilen addır.
TEZ. Yükseköğretim Kurumlarında öğrencilerin veya öğretim üyelerinin hazırlayıp, akademisyenlerden oluşan bir heyet önünde savundukları bilimsel esere tez denir. TEZ DANIŞMANI. Enstitüde kayıtlı bir öğrenciye ders ve tez çalışması dönemlerinde rehberlik etmek üzere enstitü yönetim kurulu tarafından atanan öğretim elemanına tez danışmanı denir. DOKTORA TEZİ. Doktora derecesi alabilme koşulu gereği lisansüstü öğrencisinin sunduğu bir konu hakkında genişletilmiş biçimdeki yazılı incelemesine doktora tezi denir.
TIER-4. Tier-4, İngiltere’de 6 aydan fazla alınacak lisans ve yüksek lisans seviyesindeki eğitimler için başvurmanın zorunlu olduğu öğrenci vizesinin kod adıdır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, SAT, TOEFL, UCAS
TIP Hastalıkları iyileştirmek, hafifletmek veya önlemek amacıyla başvurulan teknik ve bilimsel çalışmaların tümüne tıp denir. TIPTA UZMANLIK. Tıpta uzmanlık; Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı tarafından düzenlenen esaslara göre yürütülen ve tıp doktorlarına belirli alanlarda özel yetenek ve yetki sağlamayı amaçlayan bir yükseköğretimdir.
TOEFL. Test of English as a Foreign Language veya kısaca TOEFL, İngilizce dilinde yeterlilik için resmi sınava verilen addır.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, SAT, tier-4, UCAS
TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ. İşçi sendikası ile işveren ya da işveren sendikası arasında yapılan, çalışma ilişkilerinden doğan hak ve menfaatlerin korunması, geliştirilmesi amacıyla yapılan ve objektif norm etkisi gösteren bir hukuksal kaynağa toplu iş sözleşmesi denir.
TOPLU SÖZLEŞME. 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nda belirtilen esaslar çerçevesinde kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını belirlemek üzere yürütülen toplu sözleşme görüşmeleri sonucunda mutabık kalınması durumunda taraflarca imzalanan sözleşmeye toplu sözleşme denir.
TOPLU SÖZLEŞME İKRAMİYESİ. Toplu sözleşme ikramiyesi; 375 sayılı KHK’nin ek 4 üncü maddesi ve toplu sözleşme hükümleri uyarınca 4688 Sayılı Kanun hükümleri kapsamında kamu görevlileri sendikalarına üye olan ve maaşından üyelik ödentisi kesilenlere, 750 gösterge rakamının memur aylık katsayısının çarpımı sonucu bulunacak tutarda yapılan ödemedir.
TRANSKRİPT. Bkz. not çizelgesi
TRİMESTER. On beş haftalık akademik takvim süresine trimester denir.
TURNA. Türkiye Ulusal Ajansının proje başvurularının alınması ve ve yönetilmesinde kullanılan elektronik proje yönetim sistemine TURNA denir.
TUS. Bkz. Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı
TÜKETİM MALZEMESİ. Belirli bir hizmetin üretilmesinde kullanılan, kullanımı sonucunda tükenen veya bir süre kullanıldıktan sonra ilk özelliklerini kısmen veya tamamen kaybederek bir daha kullanılamayacak duruma gelen, çeşitleri ile kod numaraları Taşınır Kod Listesinde gösterilen malzemelere tüketim malzemesi denir. Kullanıma verilen tüketim malzemelerinden herhangi bir nedenle iade edilenler, iadeyi yapan birim yetkilisinin onayını taşıyan ve iade edilen malzemenin cins ve miktarını belirten belge karşılığında teslim alınır ve söz konusu taşınırla aynı nitelikte son bir yıl içinde girişi yapılan taşınır varsa bu değer, aksi hâlde değer tespit komisyonu tarafından belirlenecek değer esas alınarak Varlık İşlem Fişi düzenlenmek suretiyle tekrar giriş kaydedilir. Fişin bir nüshası taşınırları iade edene verilir. (Taşınır Mal Yönetmeliği m. 18) TÜKETİM MALZEMELERİ DEFTERİ. Taşınır Kod Listesinde gösterilen tüketim malzemelerinin giriş ve çıkış kayıtları için kullanılan deftere tüketim malzemeleri defteri denir.
TÜRK DEVLETLER TEŞKİLATI Türk Devletler Teşkilatı, Türk dili konuşan ülkeler arasında siyasi, ekonomik, kültürel ve sosyal iş birliğini güçlendirmeyi amaçlayan uluslararası bir örgüttür.
TÜRKİYE ULUSAL AJANS. Erasmus programının Türkiye'de ulusal düzeyde uygulanmasını yönetmekle yetkilendirilmiş kuruluş, AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi veya kısaca Türkiye Ulusal Ajans olarak adlandırılır.
TÜRKİYE YETERLİLİKLER ÇERÇEVESİ. Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi ile uyumlu olacak şekilde tasarlanan; ilk, orta ve yükseköğretim dâhil, mesleki, genel ve akademik eğitim ve öğretim programları ve diğer öğrenme yollarıyla kazanılan tüm yeterlilik esaslarını gösteren ulusal yeterlilikler çerçevesine Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi denir.
TÜRKÜNİB. Bkz. Türk Üniversiteler Birliği
UA. Bkz. ulusal ajans
UCAS. UCAS, Birleşik Krallık’taki üniversitelere başvuru merkezidir.
Ayrıca bkz.
ATAR, bac, borsa di studio, community college, CROUS, DAAD, dean's list, DELE, DELF, GMAT, Goethe zertifikitat, home institution, host family, host institution, HSK, ivy league, LSAT, MCAT, personnummer, SAT, tier-4, TOEFL
ULAKBİM. ULAKBİM, TÜBİTAK Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi demektir.
ULUSAL AJANS. Erasmus+ Programına taraf bir üye ülke ya da üçüncü ülkede, programın ulusal düzeyde uygulanmasını yönetmekle yetkilendirilmiş kuruluşlara ulusal ajans denir.
ULUSAL PATENT. Ulusal mevzuat kapsamında başvurusu yapılan ve inceleme raporu sonucunda Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından verilen patente ulusal patent denir.
ULUSLARARASI İLİŞKİLER DAİRE BAŞKANLIĞI Üniversitenin uluslararası iş birliği faaliyetlerini koordine eden ve yabancı öğrencilerle ilgili süreçleri yöneten birim uluslararası ilişkiler daire başkanlığı olarak adlandırılır.
UNESCO UNESCO; eğitim, sanat, bilim ve kültür alanlarında uluslararası iş birliği yoluyla dünya barışını ve güvenliğini koruma amacını güden bir Birleşmiş Milletler kurumudur.
UNITED NATIONS VOLUNTEERS. Bkz. UNV
UNIVERSITY COLLEGE. Yüksek öğretim veren ancak tam veya bağımsız üniversite statüsüne sahip olmayan yüksekokul kurumlarına university college denir.
UNV. United Nations Volunteers veya kısaca UNV, Birleşmiş Milletler'in uluslararası barış, gelişim ve dayanışma projelerinde görev yapmak isteyen gönüllülere fırsatlar sunan bir programıdır.
UYARMA. Memura, görev ve davranışlarında daha dikkatli olması gerektiğinin yazı ile bildirilmesine uyarma denir.
Ayrıca bkz.
memur, kınama, kademe ilerlemesinin durdurulması, aylıktan kesme, devlet memurluğundan çıkarma
UYDURMA. Uydurma; hayali veriler sunma, rapor etme veya yayımlama olarak tanımlanır.
UYGULAYIM BİLİMİ. Bkz. teknoloji
ÜCRET. Bir kimseye, bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutara ücret denir. ASGARİ ÜCRET Bir işçinin çalıştırılabileceği en düşük ücreti gösteren ve hükümet kararı ya da toplu sözleşmeyle belirlenen ücret düzeyine asgari ücret denir. ÇIPLAK ÜCRET Bir çalışana bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve nakden ödenen tutara çıplak ücret denir. PERFORMANSA DAYALI ÜCRET. Üstün performans sağlayanlara verilen ek ücret veya maddi mükafattır. Bireysel performansa bağlı olarak temel ücrette yapılan artışa performansa dayalı ücret denir.
ÜNİVERSİTE. Üniversite, bilimsel özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip, yüksek düzeyde eğitim, öğretim, bilimsel araştırma ve yayın yapan fakülte, enstitü, yüksekokul vb. kuruluş ve birimlerden oluşan öğretim kurumuna verilen addır. Doçent kadrosuna başvuran adayların durumlarını incelemek üzere rektör tarafından, varsa biri ilgili birim yöneticisi, en az biri de o üniversite dışından olmak üzere üç profesör tespit edilir (2547 SK m. 24). ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN HAREKETLİLİĞİ İÇİN AVRUPA TOPLULUĞU EYLEM PROGRAMI. Bkz. Erasmus+ öğrenim hareketliliği
AÇIK ÜNİVERSİTE. Öğrenme malzeme ve süreçlerini herhangi bir ön koşul olmadan isteyen herkese sunma politikasını benimseyen üniversiteye açık üniversite denir. ÜNİVERSİTE YÖNETİM KURULU. Üniversite yönetim kurulu; rektörün başkanlığında dekanlardan, üniversiteye bağlı değişik öğretim birim ve alanlarını temsil edecek şekilde senatoca dört yıl için seçilecek üç profesörden oluşur. ANADOLU ÜNİVERSİTELER BİRLİĞİ Anadolu Üniversiteler Birliği, Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi öncülüğünde 2021'de kurulmuştur. AVRUPA ÜNİVERSİTELER BİRLİĞİ. Avrupa Üniversiteler Birliği (EUA), 49 Avrupa ülkesinde 800'den fazla üniversiteyi ve ulusal rektörlerin konferanslarını temsil eder. TÜRK ÜNİVERSİTELER BİRLİĞİ. Türk Üniversiteler Birliği, Türk Devletleri Teşkilatı üyesi ülkeler arasında yükseköğretim alanında iş birliğini teşvik eden ve üye üniversitelerin öğrencileri arasında eğitim, spor ve kültürel alanlarda ortak faaliyetler düzenleyen organizasyona verilen addır. VAKIF ÜNİVERSİTESİ. Vakıf üniversitesi, kâr amacı gütmeden devlet yardımı, vergi indirimi gibi yardımlar ve kısmi burslu/burssuz öğrencilerden aldığı öğretim ücreti sayesinde varlığına devam eden devlet tarafından değil bir Mütevelli Heyet tarafından işletilen üniversitelere verilen addır. Devlet ve vakıf üniversitelerine rektör, Cumhurbaşkanınca atanır. (2547 SK Ek m. 13).
ÜST YAZI. Üst yazı, belgenin ek veya ekleri hariç kısmını ifade eder.
Ayrıca bkz.
belge
ÜST YÖNETİCİ. Üst yönetici; bakanlıklarda bakana doğrudan bağlı hizmet birimleri bakımından bakanı, bakan yardımcılarına bağlı hizmet birimleri bakımından bakan yardımcılarını, diğer kamu idarelerinde en üst yöneticiyi, il özel idarelerinde valiyi, belediyelerde belediye başkanını ifade eder.
ÜSTVERİ. 1. Üstveri veya metadata, bir kaynağın ya da verinin öğeleri hakkında bilgi veren dataları ifade eder. 2. Üstveri veya metadata, bir belgeyi tanımlayan gönderici, konu, tarih, sayı ve benzeri tüm bilgileri ifade eder.
Ayrıca bkz.
belge
ÜYELİK AİDATI. Sendika üyelerinin, üyesi bulundukları sendikaya düzenli biçimde ödemek zorunda oldukları paraya üyelik aidatı denir.
VAKIF. Bir malın belirli bir amaca tahsis edilmesine vakıf (ﻭﻗﻒ) denir.
Ayrıca bkz.
vakıf üniversitesi
VARLIK İŞLEM FİŞİ. Kamu idarelerine ait taşınır, taşınmaz ve haklar ile diğer varlıkların edinimi, yönetimi, tahsisi, devri ve elden çıkarılması gibi varlık yönetimine ilişkin işlemlerde kullanılan belgeye varlık işlem fişi denir.
VEKÂLET. Vekâlet (ﻭﻛﺎﻟﺖ), birini temsil etme demektir.
VERİ. Bilgisayar ortamında sayısal, alfasayısal veya mantıksal biçimlerde ifade edilebilen her türlü değere veri denir. VERİ TABANI. Çeşitli amaçlar için düzenlemeler yaparak farklı yollarla erişilebilen bilgisayar sisteminde kaydolmuş bilgi birikimine veri tabanı denir. AÇIK VERİ. Çevrimiçi ücretsiz erişilebilen, veri kaynağına atıf yapılması koşuluyla kullanılabilen, yeniden kullanılabilen ve dağıtılabilen verilere açık veri denir.
VERİLE EMRİ. Devlet dairelerinde, ödemenin yapılabilmesi için yetkilinin verdiği izin yazısına verile emri denir.
VET. Bkz. mesleki eğitim ve öğretim
VETERİNER HEKİMLİKTE UZMANLIK. Veteriner hekimlikte uzmanlık, gıda, tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından düzenlenen esaslara göre yürütülen ve veteriner hekimlere belirli alanlarda özel yetenek ve yetki sağlamayı amaçlayan bir yükseköğretimdir.
VİZE. 1. Bir ülkeye girmek veya bir ülkeden çıkmak için yetkili makamlardan alınması gerekli izne vize denir. 2. Bkz. ara sınav F1 VİZESİ. F1 Vizesi, ABD’de akademik eğitim almak için gereken öğrenci vizesine verilen addır. J1 VİZESİ. J1 Vizesi, ABD’de değişim programlarına katılmak için gereken vizeye verilen addır.
VİZYON Vizyon üniversitenin geleceğini sembolize eden genel amacıdır.
WEB SİTESİ. Bir web sunucusuna yüklenmiş bir grup birbirine bağlı web sayfasına web sitesi denir.
WEBINAR. Webinar veya çevrimiçi seminer internet teknolojileri yardımıyla sesli ve görüntülü olarak öğretim/sunum/seminer yapılmasına verilen addır.
WHED WHED (World Higher Education Database) UNESCO ve IAU'nun işbirliği ile oluşturulan, dünya genelinde yükseköğretim kurumlarının, kredi ve sertifikasyon sistemlerinin bilgilerini sağlayan bir portaldır.
WORK AND TRAVEL: Work And Travel programı, Amerikan Hükümetinin kontrolünde yapılan, dünyanın değişik yerlerinden üniversite öğrencilerinin yaz tatilleri boyunca Amerika’da çalışıp İngilizcelerini geliştirme imkanları buldukları, dünyayı ve farklı kültürleri tanımalarını sağlayan bir öğrenci kültürel değişim programıdır.
WORKSHOP. Bkz. çalıştay
YAN ÖDEME AYLIĞI. Yan ödeme puanıyla yan ödeme katsayısının çarpımı sonucu bulunan miktara yan ödeme aylığı denir. YAN ÖDEME KATSAYISI. Yan ödeme kararnameleri ile sınıf, unvan, derece ve görev mahalli vb. niteliklere göre tespit edilen işgüçlüğü, iş riski, mali sorumluluk ve temininde güçlük zamlarının (yan ödeme puanlarının) tutara çevrilmesinde kullanılan katsayıya yan ödeme katsayısı denir.
YANLI DAVRANMA. Bkz. yanlılık
YANLILIK. Yanlılık, taraf tutma ve önyargılı yaklaşmayı ifade eder.
Ayrıca bkz.
intihal, sahtecilik, tekrar yayım, dilimleme, haksız yazarlık
YAPI İŞLERİ VE TEKNİK DAİRE BAŞKANLIĞI Üniversitenin bina, tesis ve altyapı projelerini planlayan, inşa eden ve bakımını yapan birim yapı işleri ve teknik daire başkanlığı olarak adlandırılır.
YAPIM. Bina, karayolu, demiryolu, otoyol, havalimanı, rıhtım, liman, tersane, köprü, tünel, metro, viyadük, spor tesisi, alt yapı, boru iletim hattı, haberleşme ve enerji nakil hattı, baraj, enerji santrali, rafineri tesisi, sulama tesisi, toprak ıslahı, taşkın koruma ve dekapaj gibi her türlü inşaat işleri ve bu işlerle ilgili tesisat, imalat, ihzarat, nakliye, tamamlama, büyük onarım, restorasyon, çevre düzenlemesi, sondaj, yıkma, güçlendirme ve montaj işleri ile benzeri işlere yapım adı verilir. Eşik değerlerin altında kalmak amacıyla mal veya hizmet alımları ile yapım işleri kısımlara bölünemez (4734 SK m. 5/3). YAPIM MÜTEAHHİDİ. Yapım müteahhidi, yapım işi ihalesine teklif veren gerçek veya tüzel kişileri veya bunların oluşturdukları ortak girişimleri ifade eder.
Ayrıca bkz.
ihale, ortak girişim
YARIYIL. Bir öğretim yılının ayrıldığı iki dönemden her birine yarıyıl denir.
Ayrıca bkz.
öğretim
YAŞAM BOYU ÖĞRENME. Bkz. hayat boyu öğrenme
YATAY GEÇİŞ. Yatay geçiş; bir yükseköğrenim kurumunda kayıtlı olan öğrencinin yönetmelikteki esaslar çerçevesinde aynı düzeydeki diğer diploma programlarında öğrenime devam etme hakkı kazanmasını ifade eder. KURUM İÇİ YATAY GEÇİŞ. Kurum içi yatay geçiş, bir öğrencinin kayıtlı olduğu yükseköğretim kurumu içindeki aynı düzeydeki diğer diploma programlarına geçişini ifade eder. KURUMLAR ARASI YATAY GEÇİŞ. Kurumlar arası yatay geçiş; bir üniversite, yüksek teknoloji enstitüsü veya vakıflar tarafından bir üniversiteye bağlı olmaksızın kurulan meslek yüksekokullarından aynı düzeyde başka bir üniversite, yüksek teknoloji enstitüsü veya vakıflar tarafından kurulan bağımsız meslek yüksekokullarına yapılan geçişi ifade eder.
Ayrıca bkz.
yükseköğretim kurumu, üniversite, öğrenci, diploma programı, öğrenim, meslek yüksekokulu, yüksek teknoloji enstitüsü, vakıf
YAYIN. Yayın, dergilerde yayımlanmış derleme, makale veya kısa makale (editöre mektup, yorum, vaka takdimi, teknik not, araştırma notu, özet ve kitap kritiği), kitap veya kitap bölümü, editörlük ve editör kurulu üyeliği ve ses ve/veya görüntü kaydını ifade eder. AKADEMİK YAYIN. Bilimsel araştırmaların ve çalışmaların sonuçlarını paylaşmak, bilim dünyasına katkıda bulunmak ve bilgi birikimini artırmak amacıyla hazırlanmış yazılı eserlere akademik yayın denir. BİLİMSEL SÜRELİ YAYIN. Akademik olan süreli yayınlara bilimsel süreli yayın denir. MAKALE YAYIN ÜCRETİ. Akademik dergilerde bir makalenin yayınlanması için yazarlardan talep edilen ücrete makale yayın ücreti (APC) denir. TANINMIŞ ULUSLARARASI YAYINEVİ. En az beş yıldır uluslararası düzeyde düzenli faaliyet yürüten, Türkçe dışındaki dillerde aynı alanda farklı yazarlara ait en az yirmi kitap yayımlamış yayınevine tanınmış uluslararası yayınevi denir. ULUSLARARASI STANDART SÜRELİ YAYIN NUMARASI. Bir yayın dizisinin belirli bir başlığına verilen 8 haneli özel koda uluslararası standart süreli yayın numarası veya kısaca ISSN denir.
YAYIM. Kitap, gazete eserlerin basılıp dağıtılmasına yayım denir. TEKRAR YAYIM. Tekrar yayım; mükerrer yayınlarını akademik atama ve yükselmelerde ayrı yayınlar olarak sunmaktır.
Ayrıca bkz.
intihal, sahtecilik, çarpıtma, dilimleme, haksız yazarlık
YAZAR. Bir belgeyi yazan veya düzenleyen kişiler veya kuruluşlara yazar denir. YAZAR ÜRETME. Bir çalışmada katkıda bulunmayan veya çalışmaya sınırlı, önemsiz katkılar sunan kişilerin yazar listesine dahil edilmesi ya da var olmayan kişilerin yazar olarak gösterilmesine yazar üretme denir.
Ayrıca bkz.
belge
YEREL YÖNETİM. Bkz. mahalli idare
YERLEŞKE. Bkz. kampüs
YERLEŞTİRME. Değerlendirme sonucunda oluşan puanlar, tercihler, önceden belirlenen kontenjan ve şartlar dikkate alınarak adayların yükseköğretim kurumlarına veya ilgili kurum ve kuruluşlara yerleştirilme işlemlerine yerleştirme denir.
YEŞİL BECERİ. Düşük karbonlu ekonomiye geçiş için temel beceriler yeşil beceri olarak adlandırılır.
YEŞİL SEYAHAT. Seyahatin ana kısmı için otobüs, tren veya toplu taşıma gibi düşük emisyonlu araçların tercih edilmesine yeşil seyahat denir.
YEŞİL YAKALI. Çevreye duyarlı alanlarda araştırma ve geliştirme, ürün tasarımı, üretim, dağıtım, satış, tesislerin kurulumu ve işletilmesi ile bakım-onarım süreçleri gibi işlerde çalışanlara yeşil yakalı denir.
YETERLİLİK. Yeterlilik; bilgi, beceri ve tutumların bir kombinasyonuna verilen addır. DİJİTAL YETERLİLİK. Dijital yeterlilik; eğitime, iş hayatına ve topluma katılım için bireyin dijital teknolojileri kendinden emin, eleştirel ve sorumlu kullanımını ve bunlarda etkileşimini kapsar.
YETKİ. Bir idari makamın belli bir işlemi yapabilme ehliyetine yetki denir. Yükseköğretim Kurulu, tüm yüksek öğretimi düzenleyen ve yükseköğretim kurumlarının faaliyetlerine yön veren, bu kanunla kendisine verilen görev ve yetkiler çerçevesinde özerkliğe ve kamu tüzel kişiliğine sahip, bir kuruluştur (2547 SK m. 6).
Ayrıca bkz.
yetkili makam
YETKİNLİK. Üniversitenin hedefleriyle uyumlu, kurumsal ve bireysel performans için kritik olan bilgi, beceri ve tutumların tümünü kapsayan davranışlara yetkinlik denir.
Ayrıca bkz.
üniversite, performans
YOLLUK. İş ya da tedavi için başka bir yere gidene ödenen yol ve geçim bedeline yolluk denir. Kamu Görevlileri Hakem Kurulunun sekretarya hizmetleri Devlet Personel Başkanlığınca yürütülür. Toplu sözleşme görüşmeleri ile Kamu Görevlileri Hakem Kurulu çalışmalarına katılacak olanların ağırlama, konaklama, yolluk ve gündelikleri ile diğer her türlü giderleri Devlet Personel Başkanlığı bütçesine konulacak ödenekten karşılanır. (4688 SK m. 34)
Ayrıca bkz.
iş, harcırah
YÖK. Bkz. Yükseköğretim Kurulu
YÖKAK Bkz. yükseköğretim kalite kurulu
YÖKSİS. Bkz. Yükseköğretim öğrenci veritabanı
YUMUŞAK BECERİ. Yumuşak beceriler; eleştirel düşünme, meraklı ve yaratıcı olma, inisiyatif alma, sorunları çözme ve işbirliği içinde çalışma, çok kültürlü ve disiplinler arası bir ortamda verimli bir şekilde iletişim kurabilme, bağlama uyum sağlama ve stres ve belirsizlikle baş edebilme becerisini kapsar.
Ayrıca bkz.
disipliler arası etkileşim, disiplinler arası etkileşim
YÜKLENİCİ. Yüklenici; üzerine ihale yapılan ve sözleşme imzalanan istekliyi ifade eder. İhale konusu işin danışmanlık hizmetlerini yapan yükleniciler bu işin ihalesine katılamazlar (4734 SK m. 11). ALT YÜKLENİCİ. Sözleşme konusu işin nev’i itibarıyla bir kısmını yüklenici ile yaptığı sözleşmeye dayalı olarak gerçekleştiren gerçek veya tüzel kişilere alt yüklenici denir. İhale konusu işin özelliği nedeniyle ihtiyaç görülmesi halinde, ihale aşamasında isteklilerden alt yüklenicilere yaptırmayı düşündükleri işleri belirtmeleri, sözleşme imzalamadan önce de alt yüklenicilerin listesini idarenin onayına sunmaları istenebilir. Ancak bu durumda, alt yüklenicilerin yaptıkları işlerle ilgili sorumluluğu yüklenicinin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz (4734 SK m. 15).
Ayrıca bkz.
ihale, sözleşme, istekli
ZAMANAŞIMI. Yasada belirtilen hallerde belirli zamanın geçmesi ile bir hakkı kazanma ya da bir sorumluluktan kurtulma durumuna zamanaşımı denir. Disiplin amirleri, memurların 657 sayılı Kanunun 125 inci maddesinde yer alan disipline aykırı davranışlarını öğrendikleri tarihten itibaren 657 sayılı Kanunda ve ilgili mevzuatında belirtilen süreler içinde disiplin soruşturmasını başlatmak ve gerekli cezayı uygulayarak disiplin cezası verme yetkisinin zaman aşımına uğramasını önlemek zorundadır (Devlet Memurları Disiplin Yönetmeliği m. 7).
Ayrıca bkz.
sözleşme, ibra
ZAMAN DAMGASI. 1. Zaman damgası, bir bilgisayar dosyasının veya verisinin içeriği ve türü ne olursa olsun, güvenilir zaman bilgisi ile damgalanmasıdır. 2. Zaman damgası, bir elektronik verinin üretildiği, değiştirildiği, gönderildiği, alındığı, kaydedildiği ve bu işlemlerin ne zaman gerçekleştiğini, elektronik sertifika hizmet sağlayıcısı tarafından, elektronik imzayla kayıt edilmesi durumudur. Belgenin en son yetkili tarafından güvenli elektronik imza ile imzalandığı zamanı gösteren zaman damgasındaki tarih bilgisi, belge tarihi olarak esas alınır ve tarih bilgisi üstveri alanında yer alır (Resmi Yazışmalarda Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik m. 12).
Ayrıca bkz.
elektronik imza
ZÂYİ, -İ. Żāyi‘ (ﺿﺎﻳﻊ) veya zâyi (ﺿﺎﻳﻊ), kaybolmuş demektir. Diploma/mezuniyet denklik belgesinin zayii hâlinde Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen usule göre işlem yapılır (Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Tanıma ve Denklik Yönetmeliği m. 12/1).
Ayrıca bkz.
taşınır
ZERO WEEK. Bkz. O-week
ZEYİLNÂME. 1. Zeyilnâme (ﺫﻳﻞ ﻧﺎﻣﻪ), bir belgenin eki ve açıklaması niteliğindeki yazı demektir. 2. Zeyilnâme (ﺫﻳﻞ ﻧﺎﻣﻪ), değişiklik yapılan bir sözleşmeye yeniden eklenen kısımlar anlamına gelir. Verilen teklifler, zeyilname düzenlenmesi hali hariç, herhangi bir sebeple geri alınamaz ve değiştirilemez (4734 SK m. 30/4).
Ayrıca bkz.
belge
ZORLAYICI SEBEP. Zorlayıcı sebep veya mücbir sebep, önceden göz önüne alınmasına ve bunun sonucu olarak ortadan kaldırılmasına olanak bulunmayan ve dış bir etkiden ileri gelen, olay, zorlayıcı neden, borçluyu borcundan kurtaran olayı ifade eder. Bir göreve ilk defa veya yeniden atananlardan belge ile isbatı mümkün zorlayıcı sebepler olmaksızın 62 nci maddedeki süre içinde işe başlamayanların atanmaları iptal edilir ve bunlar 1 yıl süreyle Devlet memuru olarak istihdam edilemezler (657 SK m. 63/1).
Ayrıca bkz.
sözleşme
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder