ÜLKÜCÜLERE
AÇIK ÇAĞRI!
AHBAP diye Sayın Devlet Bahçeli’nin bile kızdığı ve
tepki gösterdiği bir dernek var. Bu dernek Kızılay’dan çadır satın almış ve 10
Şubat günü çadırlar bölgeye sevk edilmiş ve bu dernek tarafından AFAD
koordinasyonunda çadırkentler oluşturulmaya başlanmış. Kızılay’ı elbette
savunalım. Şirket kurmuş, para kazanıyormuş, maliyetine veriyormuş falan filan.
Bence olmamalı ancak diyelim ki hepsine tamam. Peki, 6 Şubat günü meydana gelen
deprem için elinde 2050 çadır olan Kızılay neden satış için beklemiş? O gün
sabah “benim elimde 2050 çadır var acil olarak bölgeye sevk edeyim” dememiş de
üç gün AHBAP’ın satın almasını mı beklemiş? AHBAP satın almasaydı o 2050 çadır
ne olacaktı, bölgeye gönderilecek miydi? Gönderilecekse neden üç gün beklendi
ve sonra bir derneğe satıldı?
Geçelim. Kızılay için yetmemiş, elindeki gıda
maddelerini de aynı derneğe satmış. Dernek başkanının kendi ifadeleri. Adamın elinde
faturalar var. Satılan gıdalar neden aynı gün bölgeye gönderilmemiş de iki üç
gün sonra bir derneğe satılmış?
Tüm bu çadır ve gıda satma işi üçüncü gün meydana
geliyor. Üçüncü güne kadar bu çadır ve gıda neden bölgeye sevk edilmemiş? Depoda
olan bu acil destek malzemeleri nasıl olur da bölgeye gönderilmez ve satılır?
Geçelim. Kızılay Başkanı çadır satılmasıyla ilgili
sorulan sorulara çeşitli cevaplar verdi. “”Çadır satan şirketimize ulaşmış
dernek yetkilileri benim de haberim yoktu. Sonradan arkadaşları eleştirdim.”” “”"Siz bir taraftan S4 seviyesinde
uluslararası yardım çağrısında bulunuyorsunuz, ama kendi içinizde sivil-asker
işbirliği mekanizmanız maalesef bu geçmiş dönemlerde çökertildiği için bu
mekanizmadan faydalanamıyorsunuz"””” bu cümleler Kızılay
başkanına ait.
15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra ittifakta
bulunan MHP ve Devlet Bahçeli sayesinde ülkücüler Kızılay’ın yönetim kurullarında
görev almaya başladılar. Yerelde ve Genel Merkez’de ülkücü teşkilatlar
vasıtasıyla yönetimlere giren, bağlı iştiraklerde görev verilen Ülkücüler olduğunu
biliyoruz. Ülkücülere, Türk Milliyetçilerine açık çağrımdır. Bu günaha, bu
saçmalığa ortak olmayın. Görev almış olduğunuz Kızılay yönetimlerinden istifa
edin. Yanlışa, haksızlığa, saçmalığa, göz yummayın, çanak tutmayın, milleti
kendinize güldürmeyin. Makam mevki adına nelere ortak olduğunuzu iyi düşünün,
iyi ölçün, biçin, tartın. Çin seddinden Adriyatik’e nam salmış, tarih yazmış
şerefli bir milletin, Türk İslam Ülküsünün evlatlarısınız. Titreyin ve neyi temsil
ettiğinizin, kim olduğunuzun farkına varın; kendinize dönün. Ya olduğunuz yeri
düzeltin ya da oradan ayrılın.
Şöyle diyen arkadaşları duyar gibiyim. ""HDP'lilere, teröristlere, fetoculara yedirmeyiz Kızılay'ı""
Peki Kızılay'ı HDP'lilerin, teröristlerin diline düşürenler ne olacak? Buna sebep olan Kızılay yönetiminin hiç mi suçu yok?..
Aşağıda yazan cümlelere dikkat edelim.....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder